sülale

• bireysel varolu$larin onune gecmede kullanilan etkin bir yontem
• tum akrabalara verilen isim..
• gorusmeyi red ettigim insan grubu.. gereksiz "aman da ne buyumus" "ben senin su gaddarcik halini bilirim" "eee okul nasi?" vs muabbeti yapan topluluk..
  dedikoducu, merakli ve sadece kan bagi oldugu icin gorusmek zorunda kalinilabilen ama hep hep hep kacacagim seeyler..
• her birini çok sevdiğim, parayı bulursam kocaman bir malikane alıp bahçesinde barbekü partisi vermek istediğim insanlar. yıllar geçtikçe çağın manyaklığından mıdır bilmem, daha az görüşür olduk her biriyle. eskiden iki haftada bir, birinin evine cümbür cemaat toplaşılırdı. bayramlar, ramazanlar, kandiller, yılbaşıları... herbiri ayrı güzel olurdu beraberce. yazın beraber tatile gidilir, ev ortamı olsun diye pansiyonlarda kalınırdı....ah mazi
• hanedanlıklar kurulmadan önce özellikle antik uygarlıklarda iktidardaki soylu aileyi temsilen kullanılan laf.
• lafta tek ki$inin kahramanlik ornegi sergileyerek defalarca siktigi, fakat eyleme gelince olu balik tepkisi gosterdikleri topluluk..
• geniş aileyseniz küçük de olsa bir sülalenin varlığı daimi olarak hissedilir ya; şunu söylemek lazım: hemen hemen herkesin iyi kötü bir ailesi vardır ama "sülale" çok başka. sülalesi olanları, olmayanlardan ayıran o kadar çok şey vardır ki... olmayanların hayal dahi edemeyeceği^* bir sürü deneyim, detay hayata adeta çeşnisini katar.^* örneğin çoğu sülale vakasında gidilmesi gereken bir memleket, gidildiğinde orada bulunacak/buluşacak "onlarca" sülale elemanı, bu sebeplerle örneğin 30 kişiye^*yemek yapmak, sofra kurmak, bu sofraların ardını toplamak, onca bulaşığı yıkamak, o kadar kişinin oturabileceği sandalye/masa vb. ayarlamak, yatacağı yeri hazırlamak, 2-3 çaydanlıkta çay demlemek, 5-6 araba ard arda konvoy yapmak, sigara içmek için kalabalıktan saklanıp/kaçıp başka bir kalabalığa katılmak, yaş ne kadar küçükse o kadar bitişik nizamda yaşamak, bir önceki toplaşmadan itibaren olanları özetleşmek, aynı soruya on beş kez yanıt verip aralıklarla röportaj veren ünlü tandansı yakalamak, tanı(n)mamaktan mütevellit ezik/popüler liselim hissiyatına zamanda yolculuk yapmak, türlü çeşitli ve akla hayale gelmez baskılara/sevgi gösterilerine/kıskançlıklara/kavgalara vs. maruz kalmak ve daha birçok eşsiz unsur mevcuttur... hal böyleyken; yiyen bir yemeyen bin pişman bir şeydir bu sülale.
• sülale kelimesini gündelik kullanımda olumlu bir cümle içinde bulabilmek pek mümkün değil. sülale, doğrudan olumsuz. ya biri için "sülalesini zengin etti, sülalesine yeter" vs diyoruz, ya da sülalesini sıradan geçiriyoruz.
  
  sülale negatif bi kelime.
• aynı soydan gelen kişilerin oluşturduğu topluluk.
  
  türkiyenin en kalabalık sülalesi ekşioğulları sülalesidir.
  
  sözlükle bir alakaları yoktur zaten sözlükde ki yazar sayısından çok çok fazladırlar.
  
  resmi kayıtlara göre dünyanında bilinen en kalabalık 2. sülalesidir.
  
  daha çok bilgi edinmek isteyenler tarihi osmanlı mecmuasının 3.cüzünün 1912. sayfasına bakabilirler efem.
• akrabalarınızın toplam ismi.
  
  bazen iyi, bazen ise kötü gördüğümüz insanlar aslında. bazen canından can oluyorlar, bazen sordukları sorular ile bir düşseniz yakamdan diye isyan etme sebebi yaratıyorlar.
  
  bizim sülale baya büyük. 4 erkek kardeş olan baba tarafı, 2 kız, 2 erkek olan anne tarafı ve bunların çocukları. tabi bunlar yakın olanlar, uzaklarda var. dedemin kardeşlerinin çocukları ve onların çocukları. bitmiyordu liste.
  
  bugün bir aile toplantısı vardı ve sadece 4 erkek kardeş toplandı. çocuklardan bir tek ben olduğum için bugünkü garson benim. bir de aile garip bir şekilde damaksızlar. çay koyuyorsam, bitmesi ile mutfağa gitme sürem arasında zaman kaybı olmuyor. adeta sünger gibiler. 2 ayrı odada oturan, kadın ve erkeklere 1 saattir garsonluk yapıyorum. belim kitlendi. bir çaydanlık var, ordunun çay ihtiyacını karşılar. yalnız ben niye bunları yazdım ki şimdi?!?!?