hesabın var mı? giriş yap

  • bütün kış doğalgaz sürekli açıkken 200-250 tl gelen faturalar, bu ay evde olmadığım ve doğalgazım kapalı olduğu halde 342 tl gelmiştir. ortalama fatura sistemiyle önceki yılların aynı ay ortamalarının alınacağı söylenirken, benim nisan aylarında ödediğim faturaların 20-30 tl bandında (ocak ve sıcak su kullanımından ötürü) olduğunun altını çizmek istiyorum. şimdi bu faturanın nedenini bilmek istiyorum, tam olarak suçumuz nedir?
    virüs dolayısıyla sayaç okumak riskli dendi eyvallah, peki sokağa çıkma yasağı varken bile, marketlerden eve sipariş getiren yada damacana su satışı yapan şirketlerin çalışanlarının muaf tutulduğu bu dönemde o insanların canının kıymeti yok mu? ona izin veriyorsan sayaç okumak için gelen görevliye neden izin verilmiyor? çoğu insanın zorla ücretsiz izne ayrıldığı, işsizlik maaşı bile alırken belirli prosedürleri yerine getirmesi gerektiği bu dönemde bu faturalar hangi para ile ödenecek?

    edit: allahım aklıma mukayyet ol, küfretmeyeceğim. be kardeşim sayaç değerini karşılaştır yazan var mesaj atan var. şurada iki satır yazmışım okusana. evde değilim. evde değilim diyorum. doğalgazı kapattım ayrıldım evden bir ay önce. hala burda bu hırsızlığa kılıf bulmaya çalışan, normalleştirme çabası içinde olanlar var. ne kadar kazanıyorsunuz kardeşim bu yardakçılıktan.

    edit2: arkadaşlarım yazılan entryleri ve gelen mesajları okuyorum. bunun igdaş özelinde olmadığını genel olarak absürt faturalar geldiği yazılıyor. ben başlığı igdaş olarak açtım ama elbette bilindiği gibi birim fiyatı belirleyen ana şirket botaş. yani bunun direkt igdaş ile alakası yok. 20 yıldır ne kadar fakirleştiğimizden haberi olmayanlar buradan bile imamoğluna giydirmeye çalışıyor, gerçekten inanılmaz.

  • düşünsenize maraşlı bi kızı istemeye gidiyorsunuz babası kızı kapıdan uzatıp uzatıp çekiyor.

  • abd versiyonunu bir süredir kullandığım video servisi. aynı anda hulu, disney+, netflix, amazon prime da kullandığım için karşılaştırma şansım oldu.

    iyi tarafları:

    -malum kaliteli hbo dizileri. bu konuda zaten fazla yazmaya gerek yok. imdb top 250'deki ilk 20 dizinin yarısı hbo yapımı.

    -bünyesindeki filmler her ay değişiyor. her ay bir sürü yeni film geliyor ve bir sürü film ayrılıyor. yine de getirdikleri filmlerin büyük çoğunluğu belli bir kalite eşiğinin üzerinde oluyor. ıvır zıvır film fazla olmuyor.

    -çocuklara hitap eden içerikleri hem zengin hem kaliteli. mesela susam sokağı'nın abd'de yayınlanan orijinal programının 1970'lerdeki bölümleri bile mevcut. bunun dışında türkiye'de 90'larda yayınlanmış olan ve herkesin severek izlediği flintstones (taş devri), şirinler, ayı yogi, looney tunes serisi, tweety, jetgiller, scoobie doo, bugs bunny, road runner gibi bir çok çizgi film serisi mevcut.

    -bünyesinde south park var.

    kötü tarafları

    -arama motoru çok kötü. mesela netflix'te bir filmi arattığınızda o filmi bulamasa bile o filme stil veya konu olarak benzeyen veya aynı yönetmenin elinden çıkmış başka filmler buluyor. mesela tarantino'nun bir filmini arattığınızda bulamazsa başka filmlerini önerebiliyor. hbo max'te arattığınız bir filmi direkt bulamazsa "bulamadık kardeş, olsa dükkan senin" diye kesip atıyor. bir de aradığınız filmin ismini yanlış hatırlıyorsanız bulamama riskiniz yüksek. netflix'te filmin ismini yaklaşık olarak aratarak bulabilirsiniz.

    -film ve dizi öneri algoritması çok iyi değil. netflix, hulu ve disney gibi servislerde bir film veya dizi izleyince ona benzer başka şeyler öneriyor ve genelde öneriler %70 oranında başarılı oluyor. hbo max'te ne izlerseniz izleyin aynı şeyleri öneriyor. mesela bugs bunny izledikten sonra south park öneriyor.

    -hbo'nun yapımları çok kaliteli olsa da sayı olarak az. adamların 20-25 demirbaş dizisi var ve bunlar zaten herkesin bildiği yapımlar. bunları çoğu insan zaten izlemiştir ve bunları izleyip bitirince izleyecek şeyler çok kısıtlı oluyor. hbo'nun olayı az ama kaliteli içerik olduğu için içerikleri tükettiğinizde boşluğa düşebiliyorsunuz.

  • hayatimi borclu oldugum dizi. trafik kazasindan sonra 6 aylik komadaydim. tum ailem perisan haldeydi. bir turlu uyanmiyordum. bir gun televizyonu acmislar arka sokaklar varmis. hemen kalkip kapatmisim. kendilerine tesekkur ediyorum...

  • erkeklerin tek montla 8 kışı geçirmesi başlığı varsa oraya gideyim; zira 2016 aralığında abime iş yerinden verilen giyim çekiyle aldığım mont ile sekizinci kışımı tamamladım.

  • izleyicilerini ve dahi izlemeyenlerini bir konuda aydınlatma gereği duyduğum dizi: osmanlı'da bir sultanın evlendirilmesine karar verilmişse damadın evli olup olmadığı önem arz etmez. yani "rüstem'i mihrimah'la evleniriyorlar ooovv o zaten evli, hem de kızdan çok büyük" demenin bir mantığı yok. zira, bir padişah kızı ya da kızkardeşinin evlendirilmesi önemli bir mevzu ve enderundan yeni çıkmış genç ve yakışıklı adamlarla değil, devlete sadakatini ve hayattaki başarısını kanıtlamış, bu esnada da kıçının kılları ağarmış adamlarla evlendiriliyorlar, onların da yaş nereden baksan 40-50 hatta 60, bekar duracak halleri yok. lütfi paşa misal, şah-ı huban'dan önce evli ve oğulları var, bir sultanın kendisine yakın yaşta bir adamla evlenmesinin tek örneği olan hatice sultan - ibrahim paşa (ki hatice'nin de 2. evliliği ve ilk kocası gulyabani kadar yaşlı) evliliğinde de aynı olay var.
    insanların takıldığı nokta sanırım şu kuma meselesi, merak etmeyin padişah kızları hiçbir kadına kuma gidemez, eşlerinin yegane karısı olurlar çünkü evliliğe karar verildiği an söz konusu paşanın ne kadar eşi varsa hepsinden boşanıyor. tarihte "amaaan karılarını boşama, ne boşayacaksın, zaten dedem yaşında herifin tekisin, bari sen yokken oturur da dedikodunu yaparız" diyen sultan kızı var mıdır onu bilemem.

    yani üzülmeyin, nigar değil mihrimah'ın kuması olmak, aynı çatı altında bile yaşayamaz. xoxo nassip girl.