ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
buket'i amerika'ya yolluyoruz
-
duyarsız sözlük yazarlarının sulandırdığı kampanya. bir genç kızın hayalleri gerçek ola, şaka lan şaka. nasıl bir kazanmaysa yıllık 42 bin dolar ödenecekmiş, kazanamasa ne olacaktı kimbilir.
(bkz: gel gel çüküme gel çüküme)
sözlükte herkesin hemfikir olabileceği tek konu
-
(bkz: 10 mart 2015 ekşi sözlük'te yapılan yenilikler)
entry numaralarının silinmesine sevinen var mı lan? hala içimde kanayan bi yara.
iş mülakatlarında sorulan sinir sorulara cevaplar
-
başka bir mülakat sırasında, bir danışmanlık şirketinin işe alım uzmanı ile gelişen bir diyalog;
+: şirketin işe alım uzmanı
- : ben
+ müşteriniz sizden bir konuda acil bir sunum istedi. müdürünüz 1 saat içinde bu sunumu hazırlamanızı ve müşteriniz gelince onlara sunmanızı bekliyor. ama konuyu hiç bilmiyorsunuz, en ufak bir fikriniz bile yok, ne yaparsınız?
- bu konuda bilgi sahibi olan takım arkadaşlarıma danışırım.
+bu konuda bilgi sahibi olan kimse yok ekipte.
- o zaman müdürüme sorarım, nasıl bir yol izlemem gerektiğini.
+ müdürünüz de bu konu hakkında bilgi sahibi olmadığını, müşteriden acil istenen bir sunum olduğunu ve sizin halletmeniz gerektiğini söyledi.
- konuya bağlı olarak şirket içi belgelerden, eğitimlerden veya internet üzerinden araştırma yaparım. en kısa sürede bulabildiklerimi derleyip sunumu hazırlarım.
+ bu konuyla ilgili şirketinizde bir bilgi veya doküman bulunmuyorsa?
- o zaman bu sunumu yapmak için doğru adres değiliz demektir. belki de müşteri yanlış bir şirketten yanlış birşey istemiştir, karıştırmıştır. en önce bunu kontrol ederim.
+... (gülümseme ve sessizlik)
hayır nasıl profesyonel bir şirketsek artık, sahip olduğumuz hiç birşey yok. sadece müdür, müşteri ve ben varız sanırım. insanın çalışası gelmiyor zaten bu sorulardan sonra.
başbakanınız konuşuyor önce bunu bir dinle
-
münasip ortamda olmadığımdan ötürü göz yaşlarımı kulaklarımdan akıtmama vesile bir tayyip erdoğan azarı.
http://www.radikal.com.tr/…id=1083677&categoryid=77
ülkeyi hepten lise müdürü gibi kontrolüne aldı sn. başbakan. istiklal marşı öncesi okula fırça basıyor gibi.
"gülünecek bir şey varsa hep beraber güleriz" çıkışını bir sonraki toplantısına bırakmıştır diye düşünüyorum...
"allah tebeşir fırlattı" :)
kendinin sıradan biri olduğunu fark etmek
-
cool abi takılınmış yılların ardından, kendini istikbal mobilyada taksit pazarlığı yaparken araklama anı.
okunması gereken edebiyat dışı kitaplar
-
(bkz: soluk mavi nokta) - carl sagan
bitirdikten sonra, içinizde yıllar önce çekilen cosmos'u tekrar izleme isteği doğacaktır.
bahçeli'nin imamoğlu'nu tehdit etmesi
-
başkanı olduğu partiye oy dahi vermeyen genel başkan açıklaması. çok da dikkate almayın derim.
acun ılıcalı'nın ekşi sözlük okuyor olması
-
acun ılıcalı için büyük, ekşi sözlük için küçük bir ayrıntıdır.
nejat işler'in sesi
-
nejat işler'in gırtlağında bulunan ses tellerinin akciğerlerinde bulunan hava ile titreşmesiyle oluşandır. aynı işlem bende de gerçekleşiyor ama hayat işte. onun sesi hüzne davet ediyor benim sesim gece 10-11 halı saha maçına.
her gün 1 metre girerek çaktırmadan ülke almak
-
yapılıp yapılamayacağını merak ettiğim hadise. misal atıyorum bulgaristan sınırına yollayalım insanımızı. her gün birer metre ileri gitsinler yavaştan. eğer birader hayırdır filan derlerse hemen "ne hayırdır ya biz zaten burdaydık olm" filan deriz. ölüm yok savaş yok. tsk beni general yapar mısın pls teşekkür ederim. taktikçiyiz.
kadınların lüks yaşam sağlayan herkese aşık olması
-
bizzat olayı yaşayan biri olarak saçma bulduğum düşünce.
üniversite zamanında kız arkadaşımla bir keresinde sinemaya gitmiştik. bilet kuyruğundayken bana "bilet paralarını sen ödeyeceksin değil mi?" diye sormuş, ben de çekinerek "o kadar param yok bugünlük herkes kendi bilet parasını ödese olur mu?" demiştim.
yüzünde iç ısıtan sıcacık bir gülümsemeyle birlikte " tabi, olur" diyip, anlayışla karşılamıştı. hatta içeriz diye suları bile o ısmarlamıştı.
işte o an, onun masmavi gözlerine dalmış ve böyle anlayışlı, paraya değer vermeyen bir kız arkadaşım olduğu için o kadar mutlu olmuştum ki anlatamam. hatta o gün hayatımda en çok keyif aldığım sinema deneyimlerimden birini yaşamıştım sayesinde.
ertesi gün sebepsiz yere ayrılmasaydı benden, eminim çok da güzel bir ilişkimiz olacaktı.
hala merak ederim niye ayrıldı acaba diye.