ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
diyanet işleri başkanlığı'ndan 72 liramı istiyorum
-
ben muslumanim ve bu talebi yerinde buluyorum. elektrigi kullanan, gazi yakan oduyorsa diyaneti de diyanetten yararlananlar finanse etsin.
1930'lara ait mustafa kemal atatürk görüntüleri
-
aralarında efsanevi atatürk'ün arkasında şeftali yiyen adam'ın da olduğu, 1930'lu yıllara ait sıcacık görüntüler. sabah sabah yüzümde tarifsiz bir gülümseme ile, biraz da buruk halde izledim..
https://www.facebook.com/…o.php?v=10204912537964751
hem minyon hem de at gibi kadın
-
(bkz: midilli)
türk sinemasında dairesel dayak geleneği
-
60'lı ve 70'li yıllara ait yeşilçam avantur filmlerinin olmazsa olmaz sahnelerinde yer alan kötü adamların daire şeklinde dizilip jonu belli bir sistem dahilinde gerek kısa, gerek uzun paslarla birbirine gönderip tek yumrukla dövme geleneği. jön ayağa kalkamayacak hale gelip yere yıkıldığında herkes gider sarı bıyıklı kötü karakter geri döner jön ün karın boşluğuna bir tekme atar ve yüzüne tükürür sahne biter.
friedrich nietzsche
-
olağanüstü tespitleri olan şahsiyet.
''bir şeyden hoşlanmaktan söz edilir, aslında doğrusu, bu şey aracılığıyla, kendinden hoşlanmaktır.''
ulan ben bunu yıllar önce fark etmiştim ama açıklayamadım hiç. şerrefsizim benim aklıma gelmişti.
türkiye'nin 10 yıldır eurovision'a katılmaması
-
ülkeler arası siyaset ağır basıyor denmiş.
bassa ne olacak eurovision’da bu birini kazandırmayı bırak ilk 5’e sokmak için bile yeterli değildi.
bok gibi şarkılarla katılıp “ama falanca bize puan vermedi” demek de yüzsüzlük.
hatta türkiye’nin 2003’ten 2012’ye kadarki derecelerine dönün bakın, hemen hepsinde hak ettiğini aldığını göreceksiniz. 10 yıl içinde neredeyse sürekli 2 ve 4.olmuş türkiye. neredeyse yüzde 70-80 ilk 5’te kalmış. daha ne derecesi alacaksın “shake it up şekerim” falan deyip.
sen gel “düm tek tek” diye bir şarkıyla katıl, sonra bekle ki kazanasın.
sertab’ın şarkısıyla o “düşman” dediğiniz ülkelerin bile türkiye’ye nasıl çatır çatır 10-12 puan verdiğini görmüştük. iyi iş çıkarırsan sonucu da iyi olur.
kaldı ki ingiltere’nin yıllar boyu sıfır çektiğini de cümle alem biliyor. demek ki bu adamların dostu yok, ondan sıfır çekiyor.
türklerin yersiz derecede duygusal olduğunu daha önce yazmıştım. bu saçma sapan duygusallığın içine bürünüp ülke politikasını ona göre belirlemek de neresinden baksan anlamsız.
simge sağın
-
fanatizm gerçekten tedavi edilemeyen bir hastalık. n'olmuş kadın kendisiyle özdeşleşen, her golünden sonra çalan bir şarkıyı gidip futbolcuyla beraber söylemişse. ne kadar ilginç kafalar ya. hemen taraftarlığı sorgulanmış. napacaktı gidip düşman mı olacaktı?
türklerin öğrenemediği şeyler
-
- yaşamak ile hayatta kalmanın farklı olması
- din ile ahlak kavramlarının farklı olması
ve tabi ki saygı.
erkekleri çekici yapan detaylar
-
ne para
ne ev
ne yat
ne kat
ne araba
ne pahalı elbiseler
ne de şan şöhret
gerçek detay: öz güven
sıfırdan tanışılıp sabaha kadar konuşulan o gece
-
işte belanızın sikileceği gün
diyanet'in parasını bitirip ek bütçe istemesi
-
(bkz: tanrılar nakit istiyor)
10 mayıs 2021 bbc'nin istanbul'da çektiği fotoğraf
-
turist: türko sigara verelim mi?
türk: ver abim, siğala ver.
turist: şu fransıza küfret sana sigara verelim.
sadece evli erkeklerin bildiği gerçekler
-
evli arkadaşlarıma ''nasıl evlilik tavsiye eder misin?'' diye sorduğumda hiçbiri kötü demiyor.
hepsi iyi diyor ama derken ki yüz ifadeleri böbreğine bıçak saplanmış bir adam gibi ''abii çok iyi ıh kesin evlen yani insan tatmad.. ıh anlamıyo''.