ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
her şey dahil otelde tatil yapmak
-
tatil dediğimiz olay kişiden kişiye değişen bir zevk olup neden milletin birbirini gömdüğünü anlamadığım eylem.
ben belki bu yaşıma kadar bir sürü yer gezdim artık bütün gün yiyip içip denize girip yatmak istiyorum kime ne alüminyum?
biri de demiş ki:
“şu saatte şu olacak, bu olacak. kafama göre hareket etmedikçe o benim için tatil değildir.”
eleman her şey dahil oteli nazi kampı falan sandı galiba. olm yine istersen dışarı çıkabiliyorsun la kimse seni zorla bir yerde tutmuyor.*
sokrates
-
sokrates bir ironistti: "insan sahip olmadığı şeyi elde etmeyi arzularken, zaten elinde olan bir şeyi gelecekte de elinde tutmayi ister."
6 mart 2020 idlib ateşkes antlaşması
-
savaşa evet barışa hayır
alkış
barışa evet savaşa hayır
alkış
suriye'ye giriyoruz
alkış
suriye'den çıkıyoruz
alkış
dostum putin
alkış
hain putin
alkış
dostum trump
alkış
hain trump
alkış
s400 alıyoruz
alkış
patriot alıyoruz
alkış
israil dostumuz
alkış
israil düşmanımız
alkış
ateşkes isteyen haindir
alkış
ateşkese laf eden haindir
alkış
bop eşbaşkanıyım
alkış
bop eşbaşkanı olduğum iftiradır
alkış
şehitler tepesi boş kalmayacak
alkış
bay kemal şehit gelsin istiyor
alkış
efendim şu öyledir böyledir
alkış
ben hiçbir zaman şu öyledir böyledir demedim
alkış
alkışlar akp..
nato'nun türkiye'den rusya için yaptırım talebi
-
ülke olarak bu savaştaki taraflara olan mesafemizi aynen korumamız gerek , zaten ne ukrayna'ya yardım edecek ne de rusya'ya yaptırım uygulayacak gücümüz ve ekonomimiz var maalesef.
ekşi sözlük yazarlarının ilk 3 sevgilisinin adı
dindar seçmen başörtüsü konusunda endişeli
-
bir kere de ekmek için endişelenin be, bi bitmedi mağdurluğunuz. size akp müstehak, açlıktan ölene kadar oy verin.
aşırı kitap okumanın kişiyi dünyadan koparması
-
aşırı kitap okuyanlar gittikçe uzaklaşırken, aşırı kitap okumayanlar dünyada kalmaya devam ettiği için dünya böyle boktan bir yere dönüşmüş olmalı. bu açıdan bakıldığında doğru bir önerme.
sözlük yazarlarının okurken zorlandığı kitaplar
-
(bkz: ilyada)
ebem skildi yeminle. lan arkadaş, yunanla truvalı birbirine kılıç çekiyor. yunan diyor ki, sen benim karşıma çıkacak adam mısın? truvalı bir başlıyor 20 sayfa soyunu sopunu anlatmaya...
yunan, tamam hadi vuruşak gardaş diyor. yoook. truvalı ibne soruyor bu sefer, peki sen kimsin?..
al sana bi 20 sayfa daha.
allahsız putperestler...
epilepsi
-
insanın canından can koparan illet. zihinsel ve bedensel engelli ağabeyim var bu hastalığa muzdarip. başlarda ne yapacağımızı bilemiyorduk tabi öyle dolu dolu mevsimler geçip gitti ki her nöbette binbir tecrübe ediniyorsunuz.
ola ki bir otobüste bir kafe de ya da sokakta nöbet geçiren biri olur ya da ailenizden bir kişi de olabilir yapacağınız tek şey hastanın nöbetini rahatça atlatmasını sağlamak.
şayet sokaktaysanız o çırpınma esnasında başını yaralamaması için kafasının altına kazak ya da yumuşak bir şeyi dürüp yastık gibi koyun.
hastayı yan çevirin bu çok önemli çünkü nöbet esnasında salgıladığı tükürükler köpükler nefes borusuna kaçabilir ve ölümüne neden olabilir. beyin sürekli salya ve köpük üretiyor.
kesinlikle kuru soğan koklatmak sarımsak koklatmak su içirmek yüzünü ellerini yıkamaya çalışmak gibi eylemlerde bulunmayın. onun sizden tek isteği etrafının bomboş olması (malum burası hastaya müdahale edeyim derken ölümüne sebep olan insanların ülkesi) ve kendisine müdahale etmemeniz. bırakın nöbetini rahatça geçirsin.
bazı nöbetler 2 dakika bazıları 5-10 dakika sürüyor. hasta krizin başladığı ilk an acı ve ağrıdan dolayı inler sonrasında güçlü bir çırpınma vücudun kaskatı kesilmesi başlar gözleri yuvalarından fırlayacak gibi oluyor şakaklarındaki damar daha belirgin ve kalp atış hızını bu damardan görebilirsiniz. kriz bittiğinde ağızdaki tükürük dışarı atılmaya devam ediyor bir beş dakika kadar. bilinç kapalı sürekli bir uyku evresine geçiyor sonrasında. beyin krizi atlattıktan sonra bu uyku evresinde hastanın birkaç saniye aralıklarla ses çıkarması normal. yani sesten kastım hırıltılı bir off gibi.
krizin başlaması ve bitmesi sonrasındaki evreler derken nöbet geçiren kişinin eski haline dönmesi 35 dakikayı buluyor.
hastanın bilinci geldikten sonra ona su verebilirsiniz biraz. bir de o uyuklamalı yarı baygın haldeyken sürekli soru yağmuruna tutmayın hatta hiçbir şey sormayın size cevap verecek metanette değil çünkü. bir 10 dakikaya kendine gelecektir zaten.
böyle işte bu hastalık. kardeşimi o kadar çok seviyorum aramızda hiçbir kan bağı olmamasına rağmen annemden kendi öz kardeşlerimden daha çok hem de. o üvey babamın ilk eşinden olan oğlu öz annesinin ölmesi için çamaşır suyu içirdiği bir çocuk senelerce babaannesinin patik örüp pazarda satarak geçimini sağladığı alkolik kumarbaz bir adamın oğlu. annemin benden çok sevdiği altını bezlediği her gün her dakika üzerine titrediği misler gibi kokan kardeşim. armağanım. bazen düşünüyorum da bu aileyi bir arada tutan tek bağ o sanırım. canım kardeşim. sevgi neydi sevgi emekti.
yaran fıkralar
-
new york'tan los angeles'e giden ucakta cingoz bir avukat ile sarisin aptal gorunuslu bir hanim yanyana oturuyorlar. avukat hem hanimla yakinlasmak hem de hosca vakit gecirmek icin bir oyun teklif ediyor. kabul gorunce oyunu anlatiyor:
-size bir soru soracagim, cevabi bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz, sonra siz soracaksiniz bilemezsem ben size 50 dolar verecegim.
ve ilk soruyu soruyor:
-ay ile dunya arasindaki uzaklik ne kadardir?
kadin tek soz soylemeden cantasindan 5 dolar cikarip adama uzatmis.
soru sorma sirasi sarisina gelmis:
-tepeye 3 ayakla tirmanip 4 ayakla asagi inen sey nedir?
adam dakikalarca dusunmus... yaniti bulamamis... cuzdanindan 50 dolar cikarip kadina uzatmis. kadin parayi kibarca alip cantasina koyarken avukat merakla sormus:
-cevap ne?
kadin tek kelime etmeden cantasini acmis ve 5 dolar cikarip adama uzatmis...