ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
yer: bilkent merkez kampüs, ihsan doğramacı heykelinin önü
şahıs : tikican
- ok, gözlüklü atatürk heykelinin orada bekliyorum, öptüm, bye.
ümitcan uygun'un abisinin açıklamaları
-
#helpturkey yazan insana, devlete hakaret etti diye soruşturma açan yöneticilerin ne yapacağını merakla beklediğim açıklamalardır.
avustralyalı karikatüristin rte karikatürü
-
malum sözler söylendiğinde bir çok kişinin verdiği tepkiyi yansıtmış efsane karikatürdür.
kemal kılıçdaroğlu'nun lgbti'ye verdiği söz
-
insan haklarının gerekliliğidir, helal olsun.
sınavlarda alınmış komik notlar
-
ders : fluid mechanics
not : 1
işin enteresanı 2 sayfa doldurduğum kagıttan nasıl 1 alırım diye hocaya isyan ettim, kağıdı çıkardı gösterdi tepede yazan not 1 değil 0.5 di. insafsiz 0.5 dan 1 vermiş yani bana anlayacağınız.. *
aynı hocanın olaydan 1 sene sonra yine aynı derste herkese açıklanan notlarıyla birlikte sınav kağıtlarını dağıtıp rezil etme gibi bir girişimi oldu; kağıtlar dağıtıldı 1 tane boşta kağıt kaldı, bu mal kim diye bağırmaya başladı sınıfta..hem en yüksek notu almış hemde ismini yazmayı unutmuş kim bu salak diye geziniyor, kağıdın notu da 75 civarı bir nottu yanlış hatırlamıyorsam. sonra kağıtları sayınca anlaşıldı ki bu pek başarılı profumuz kendi cevap kağıdını okumuş birde kendine 75 vermiş, tarihte böyle bir olay yoktur herhalde...
yaran inci sözlük entry'leri
-
ba$lık: fakirlikten beni berbere sünnet ettirmişler
1.) üstten almış yanlarda duruyor amk
2.) arkayıda düzlemiş anlaşılan
26 eylül 2019 istanbul depremi
-
hayvan gibi sallandık. çalıştığım şirketteki tüm departmanlar sokağa çıktı, yalnız içinde bulunduğum departman ofiste kaldı.
neden mi?
çünkü yöneticimiz dışarı çıkanların işten kaytarmak için durumu abarttıklarını söyledi.
kendisi los angeles'da her gün sallanırmış.
ölmeyeceğimiz varsa bile kapitalizm yüzünden ölebiliriz.
edit: https://twitter.com/…tatus/1177248382718545921?s=21
edit2: bugün 2 ay önce iznini aldığım tatilin dönüşünde, tatile gittiğim için işten çıkarıldım. bu kararı alan ve yukarıda bahsettiğim kişi, protel bilgisayar a.ş’de, pazarlama müdürü olan k.ö’dür.
12 şubat 2019 survivor'ın çöküşü
-
türkiye-yunanistan a döndürdüğü için ülkemizde tutmaz, herkesin birbirini yemesi gerekiyor tutması için. insanlar bir taraf seçmek istiyor ama tr-yunan olunca herkes türkiye yi seçiyor normal olarak. diğer taraftaki karakterler ilgilerini çekmiyor, rekabet sayısı azalıyor.
en başında beliydi tutmayacağı.
ejakülasyon sonrası sendromu
-
nasıl ki bir sürü program açıp kapatılan bilgisayar şişiyor, işletim sistemini reboot edince rahatlıyor bilgisayar; erkek de işte ejekülasyon sonrası bir reboot süreci yaşıyor. bu süre zarfında erkekler gitarda sıfır hata ile stairway to heaven çalabilir, üç katlı integral alabilir, bulaşık yıkayabilir, bozulmuş elektrik süpürgesini tamir edebilir, kitapları raflara falan dizebilir. tek yapamayacağı şey konuşmak, konuşmaya çalışmak ve iletişim kurmak. onu yapamadığı için de öküz olur. işte öyle bir süreç...
deistler anne ve babalarıyla evlenebilirler
-
(bkz: dayınla evlenip napıcan)
aşının ece seçkin'in hayatını karartması
-
burayı basacaklar, onlar gelmeden söyleyeyim. 2022 yılında aşı karşıtlığı yapmak “dünya düzdür” demek kadar cahilcedir. insanlığın kurtuluşu aşılardadır. uğur şahin ve özlem türeci milyonlarca insanın hayatını kurtarmıştır. daha fazlasını kurtarmak için de çalışıyorlar.
eklenti: ilkokul mezunu çaylaklar mesaj kutumu basmış :) arkadaşlar, cahilsiniz ve bu kadar cahil olmak tolere edilemeyecek kadar ayıp. bir aşının çalışma mekanizmasını dahi anlayamayacak düzeyde olmanız ülkemiz ve dünyamız adına endişe verici. aileleriniz eminim ki eğitim almanız için büyük fedakarlıklar yapıyor. gel gör ki çocukları orta çağ düzeyinde komplo teorilerini gerçek sanıyor.
ben 50 doz aşı olmadım. sanırım 2 ya da 3 doz oldum. sonuncusu 1 yıl önceydi. çok yeni çok çok farklı bir varyant olmadıkça da yeni aşı yaptırmayı düşünmüyorum. çünkü virüse büyük oranda bağışıklık kazandık. çünkü temel düzeyde biyoloji biliyorum. aşının ne zaman gerekli ne zaman gereksiz ya da daha az gerekli olduğunu anlayabilecek kapasitem var. bu saydıklarım en fazla 3-4 saatlik bir okumayla edinilebilir. sizin için, sizden ziyade gelecek için üzüldüğüm nokta bu. kendinizi biraz olsun aydınlatabilmek ve cehaletten bir adım uzaklaşabilmek için hiçbir çabanız yok.
birisi bana bunları söylese yerin dibine geçerdim. o yüzden şimdi o mesaj kutusunu yerine bırakıp google’a “aşılar nasıl çalışır” yazın.
eklenti2: cahil değil, kara cahil bir gençlik geliyor. seçimden sonraki en önemli meselemiz milli eğitim. telefondan mesajlara cevaben bu yazıyı editlerken “2 ya da 3 doz aşı oldum” yazdım. üzerinden zaman geçtiği için çok düşünmedim. hemen üstüne gelen mesaj şu “insan aşı sayısını hatırlar, bu şekilde aşıların beyin fonksiyonlarını etkilediğini ispatlamış oluyorsun”. bakın ironi değil, şaka değil. buna inanan gerçek insanlar var. bu insanlar toplumda bizimke birlikte yaşıyor. çok üzücü lan. vallahi çok üzücü.