hesabın var mı? giriş yap

  • kesinlikle doğru tespit.

    çocukken okuduğum tek bir öyküsü geceleri rüyalarıma girmeye yetmişti. adını hatırlamıyorum, şu an google dan bile bakmak istemem. şu kocasının kafasını beze sarıp karısına saklatiyorlardi , içinde ne olduğunu bilmeden kadın gözü gibi bakiyordu. böyle çocuk hikayesi mi olur lan?

    yaşadığı dönemin zorluklarını baz alarak bu durumu reddetmeye çalışmayın işte. ortada uzunca bir dönem yapılan ciddi bir hata var. bu kitaplar ilköğretim öğrencilerine okutulamaz. bitti.

    edit: yademeseneoyle uyardı. öykünün adı bomba.

  • ntvspor'da yayinlanan 90+ programinda galatasarayda rijkaard'in oyuncularla iletişiminin kötü oldugu konusunda konuşmaktadir. ornek olarak servet gibi onemli bir futbolcuyu kaybettiginden bahsederken ercan taner devreye girer:

    ercan taner: son istanbul belediye maçinda ısınmaya da çikmadi.

    ve sergen'den müthiş cevap: "o çok önemli degil, ben de çıkmazdım ısınmaya, her maç ısınmaya çikmaya gerek yok, ayagim agrıyo derdim, masaj yaptircam derdim ben de çikmazdim isinmaya"

  • 4 gün ve aşağısından bahsedenlerin şov yaptığını düşünüyor ve bir hafta kâfi deyip aranızdan ayrılıyorum,selametle...
    not: pasaklı sensin. kendi diyen,kendi olur. damdan düşen kel olur tşk:)

  • mümkündür.
    senede ancak iki kere yaşadığı muhitten çıkabilen, onda da ya nicedir ağrıyan beli için doktora, ya da yeğeninin düğününe giden, kendi iradesiyle markete ya da mağazaya girip birkaç parça şey almaya dahi imkanı olmayan milyonlarca kadın yaşıyor şu ülkede.

    hatta benim teyzemdir bu. köyden neredeyse hiç çıkmamıştır, öyle başlığı açan arkadaşın annesi gibi tavuk döner yemeye dahi gidememiştir oğlunu yanına alıp. bir akşamüstü çıkıp eşiyle kahve içmemiş, bir mağazadan kendisi beğenerek etek seçememiştir hiç. hazır satın alıp yiyebileceği her şey lükstür onun için; bir poğaça versen eline, yolda yemez öyle, eve gelene kadar saklar da yanına çay demler...

    nerede doğdunuz, nerede büyüdünüz bilmiyorum ki...

  • haberi okumadan önce anneye saçını taraması için tarak hediye etmek istemiştim ama annenin açıklamalarını okuyunca;

    "ne derdin var rezil, terbiyesiz. ne derdin var hayvan. en iyi okullarda okuyorsun. en iyi şeyleri yiyor içiyorsun hayvan. 40 yıllık devlet memuruyum rezil ettin bizi. "

    fikrim değişti.

    kadın muslukları açıp bütün imkanları sağlamış. kız ilgi beklemiş anne de, kızına en iyi şeyleri sunmakla ergen kızının mutlu olacağını düşünmüş.

    anneye 8 de 4, kıza da atlarken, denize atlar gibi burnunu eliyle tıkadigi için 8 de 1 kusur veriyorum.

    8 de 3 kusur ise buraya yazdığım için bana.

  • 750 tl ye check-up yaptırdım kanser çıktım. evde büyük sevinç var şu an para boşa gitmedi diye seviniyoruz.

  • bayraktar ile uzaktan yakından alakasının olmadığını düşündüğüm durum.

    ukrayna para verdi de aldı bayraktar'ı.

    ab ülkeleri ücretsiz javelinler, nlawlar yolluyor. uçaklar veriyor. bu açıklama onlara karşı olmalı.

    d: ukrayna ile savaştan önce bir işbirliği yapıldı. ukrayna motor verecek, kendisi de üretebilecekti. rusya'nın yaptığı açıklama savaş başladıktan sonra onlara temin edilen silahları kapsamakta.

  • biricik, tatlıcık fulya,

    sana istanbul'dan sımmmsıcak selamlar yolluyorum:)))

    bir simitin paylaşıldığı, herkesin herkesle dertleştiği, 40 yıllık dostlukların kurulduğu o eski nostaljik günlerin peşindeysen...

    bir annenin oğluna babanın kızına gösterdiği şefkati, sevgilinin sımsıcak nefesinde hissetmeyi merak ediyorsan...

    siyam ikizlerinin ameliyatla ayrıldıktan sonra "acaba telepati yoluyla anlaşıyorlar mıdır?" diye merak eden tatlı mı tatlı bir jeoloji mühensidiyle münasebetim olur mu acaba diye heyecan duyuyorsan...

    dev ekranda maç keyfini kaçırmak istemiyorsan (samsung marka, media markt'tan 1,999 tl'ye aldım)...

    sana bir mesaj kadar yakınım fulya.

    inan, facebooktan tanışma, yazışma gibi aktiviteler, huyum değildir, ama o güzellğe vuruldum fulya...

    benzin al diyorsun, ama benim depom fullya :)))))))

    (espriler havada uçuşacak, alışacaksın buna fulya:)))

    haberini beklerim...
    mustafa...

  • üniversite bitince abd'ye geçip abd'li üni arkadaşı ile evlenip orada yaşayan, oranın sunduğu tüm eğitimsel, sosyal, maddi ve manevi imkanları sonuna kadar kullanıp 75 yaşında arada memlekete gelip giden adam, sizin memlekete borcunuz var diyor. kime borçları var o gençlerin? tayyip erdoğan'a mı? 20 yıldır göz göre göre akp'ye oy veren çomarlara mı?

    böyle insanları profesyonel meslekleri dışında sakın dinlemeyin. yurtdışında yaşayan insanlarda memleket ve kimlik özlemi çok baskın olur, sağlıklı tavsiye veremezler.