hesabın var mı? giriş yap

  • elini kolunu sallaya sallaya giren milyonlarca mülteci ve aralarındaki tetikçiler değil de istiklal'deki banklarmış problem. tüm sorunlarımız çözüldü çok şükür.

  • oha demek istediğimdir. nasıl karıştırıyorsunuz böyle şeyleri anlamıyorum. bak mesela north. başında n var. böyle daha bi' kuzeyimsi. oysaki south'un başında s var. böyle daha bi' güneyimsi. anladın mı? anlamadıysan bi' daha anlatayım. bak north'un başında n var, daha bi' kuzeyimsi. oysaki south'un başında s var. daha bi' güneyimsi. benim yöntemim bu. saygı duyacaksınız.

  • 16. yıl dönümünü kutladığımız leziz olay. tüm sözlükçüleri, buzdolabı kapağını 1 dakika açık tutmak suretiyle saygı duruşuna davet ediyorum.

  • içerik konusunda birkaç tavsiye vermek isterim. zira televizyon tarihinin en iyi bazı dizilerini barındırıyor ve bunların izlenmemiş olması beni üzer. insanlar yeni nesil fast food dizilere alıştıkları için gerçekten derinlikli karakterlere, iyi yazılmış hikayelere sahip çoğu kült ve eski dizileri gözden kaçıyorlar.

    "gelmiş geçmiş en iyi diziyi izlemek istiyorum. içinde drama olsun, felsefe olsun, siyaset olsun, entrika olsun, bilimkurgu olsun, üç boyutlu karakterler olsun, muhteşem senaryo olsun. izledikten sonra bir daha bir daha izleyeyim, her izlediğimde farklı bir derinlik yakalayayım."

    - battlestar galactica

    "yukarıdaki özellikler olsun ama fringe'e de benzesin. hatta fringe'in ilham kaynağı olan daha iyi versiyonu olsun."

    - the x-files

    "kaliteli esprilere sahip, sempatik karakterleriyle bağ kurdurtan, yer yer duygulandıran, sitcom tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir şeyler var mı?"

    - the office, parks and recreation, community

    "yukarıdakinin aynısı ama sempatik karakterler ve yer yer duygulandırma kısmı hariç bir şeyler peki? ben it kopuk serseri karakterler istiyorum."

    - seinfeld, married with children

    "izlerken heyecandan, adrenalinden, gerilimden nefesimi tutayım. bölüm bittiğinde hemen meraktan öteki bölüme geçeyim, bir de bakayım da dışarda gün aydınlanıyor. aşırı karizmatik bir protagonist olsun."

    - 24, prison break

    "24 güzelmiş ama aksiyon dozunu biraz azaltıp realizmi arttıralım. protagonist o kadar karizmatik olmasa da olur."

    - homeland

    "beni öyle yerin göğün oynadığı dünyanın kurtarıldığı işler yorar. bizi bize bizce anlatan, yer yer güldüren yer yer duygulandıran, karakterleri ailemizden biri gibi olan diziler olsun."

    - this is us, parenthood

    "yukarıdakinin aynısı ama gençler olsun."

    - dawson's creek

    "dawson's creek güzelmiş. bunun vampirlisi, fantastiklisi, yer gök oynamalısı olsa izlenir."

    - buffy the vampire slayer

    "yine yer yer güldüren yer yer duygulandıran, karakterleri ailemizden biri gibi olan diziler olsun ama tam da bizi bize anlatmasın. biraz böyle şatafatlı elit hayatlar olsun. jane austen romanı okurcasına izleyeyim."

    - downton abbey

    "battlestar galactica güzelmiş, başka var mı böyle uzayda geçen drama?"

    - the expanse

    "izlerken çizgi roman tadı alayım ama böyle marvel filmleri gibi disney disney de olmasın."

    - heroes, the boys, preacher

    "her bölüm bir suç gizeminin usta zihinlerce çözülmesini izleyeyim ama bir suç gizeminin usta zihinlerce çözülmesi kadar iyi yazılmış karakterleri için de izleyeyim."

    - bones, monk, psych

    "yukarıdaki gibi olsun ama suç yerine hastalık çözsünler."

    - house m.d.

    "kahkahalarla güldüren dizi değil de incelikli mizaha sahip, güldürürken düşündüren ve modern dönem komedi anlayışını yansıtan bir dizi olsun."

    - fleabag, upload, good omens

    "hep yakışıklı ve güzel, kusursuz, kahraman polisleri izliyoruz ama gerçek dünya böyle değil. gerçekçi olsun, behzat ç gibi olsun."

    - the shield, justified

    "yakışıklı ve güzel, kusursuz, kahraman polisleri izleyelim."

    - chicago pd, hawaii five-0, law & order, csi

    "chicago pd güzelmiş, bunun itfaiyelisi olsa izlenir."

    - chicago fire

    "güçlü kadın karakterlerin başı çektiği diziler olsun ama netflix dizileri gibi feminizm kamu spotu olmasın, iyi yazılsın. entrika olsun, politika olsun."

    - damages, the good wife, the man in the high castle

    "60'ların 70'lerin new york'unda geçen, emmy'nin golden globe'un kürekle verildiği kaliteli bir dönem dizisi olsun."

    - mad men, the marvelous mrs. maisel

    "krallar, kraliçeler, saray entrikaları istiyorum."

    - the tudors

    "ben bunların hepsini izledim zaten, başka dizi yok mu?"

    - var ama ben izlemedim ya da önerilesi bulmadım. 24 ve homeland sevenler için jack ryan, star trek sevenler için star trek picard, neil gaiman sevenler için american gods, the tick çizgi filmini sevenler için the tick, distopya bilimkurgu sevenler için defiance denenebilir ama kendi adıma biraz zayıf buldum bunları, çok da devam edemedim zaten. mozart in the jungle, electric dreams, carnival row, tales from the loop, modern love ve undone da benim denemediğim fakat övgüyle bahsedilen bazı diğer amazon yapımı diziler.

    edit: sık sorulan sorular

    "hepsini izledin mi bu dizilerin?"

    bu dizilerin çok büyük bir bölümü 90'ların sonunda 2000'lerin başında çekilmiş diziler. mesela the x-files ile tgrt diye bir kanal varken tanıştım, married with children'ı cnbc-e daha kanal e adında az bilinen bir kanalken izledim. listelediğim çoğu diziyi lise üniversite dönemlerimde cnbc-e ve e2 kanallarında izledim. zaten 2010'dan sonra çekilmiş dizi yok denecek kadar az, 2010'dan sonra çekilip benim için anlamı olan çok sayıda dizi de yok. nerede o eski bayramlar edebiyatı yapmak istemiyorum ama nerede o eski bayramlar. özetle demem o ki 20 yıllık bir süreçte hayatıma giren, çocukluğumda ve gençliğimde yer etmiş diziler bunlar. o yüzden övgüyle bahsediyorum amazon prime video'nun arşivinden, biraz nostalji etkisi olabilir.

    "netflix için de yapabilir misin böyle bir şey?"

    tam olarak önceki soruya verdiğim cevaptan dolayı o zor biraz. zaten entry'nin de başında kötü yazılmış fast food dizilerden sıkıntımı belirtmiştim. belli istisnalar hariç netflix dizilerinden karşılaştıklarımın tamamı böyle. bu entry'yi yazma nedenim de jeff bezos'un dayımın oğlu olması değil; battlestar galactica, the x-files, 24 gibi yeni nesilin atladığı süper diziler atlanmasın diye. netflix dizilerine karşı ne böyle bir bağım var ne de yeterli sayıda diziyi izleyecek kadar tanışıklığım var. dört yıldır falan üyeyim, onda da izlediğim diziler şunlardı içeriği bozmadan önce zaten.

    "downton abbey uzayda mı geçiyor?"

    önce tanımı sonra diziyi okuyun.

  • sene sanırım 2004. 19 mayıs çalışmaları için bizim okul nöbetçi. müdür ve başta beden eğitimi hocamız olmak üzere bütün hocalarımız durumu gurur meselesi haline getirmiş. 'bu 19 mayıs'ta farkımızı ortaya koyacağız, bütün ili kendimize hayran bırakacağız' nidalarıyla 1,5 ay önceden dersler askıya alındı her allahın günü stattayız. aksi gibi o sene hava leş gibi. ayılanlar bayılanlar... müdür kararlı ama stadın yanında ambulans bekletiyor yine de vazgeçmiyor. artık millet başının çaresine bakmaya başladı stattan kaçıp kaçıp okula sığınıyor.
    müdür yine şahane cuma konuşmalarından birini yaparken;
    'arkadaşlar sizi gerçekten anlamıyorum. önce okulda tutmaya çalışıyorduk dışarı kaçıyordunuz. şimdi dışarda tutmaya çalışıyoruz okula kaçıyorsunuz. hayır okula niye kaçıyorsunuz lan madem stattan kurtuldun başka yere gitsene okula kaçan öğrenci mi olur ?'

  • gelişleri de kurşun atmadan olmuştu zaten.
    gören de padişah ve şehzadeler elde mitralyöz istanbul'u işgal etmeye gelmiş ingilizlere ta-ta-ta sıkarken silah başında şehit oldular zanneder.

    istanbulu kendilerine ikram eden padişahın kendisinin himmete muhtaç bir dede olduğu görülünce ingilizler "bunun bize de faydası olmayacak anlaşılan, biz bedava işgal için gelmiştik o zaman biz kaçar" dediler, giderken de himmete muhtaç padişaha son bir yardım edip geçerken avrupaya bıraktılar.

    var mı lan öyle üç kuruşa beş köfte, padişah kalsaydı vardı.

  • hakim der ki: sarhoş bir kadına tecavüz etmenin kabul edilebilir bir şey olduğunu bir an için bile söylemiyorum.

    sözlükte başlık açılır: sarhoş kadın tecavüzü hakeder.

    (bkz: sen yazma ulan ayı)

    edit: başlık ilk açıldığında sarhoş kadın tecavüzü hakeder şeklinde idi.

  • soğanla, salçayla hiç edilmemesi gereken leziz gıda.

    özel tarifimi vereyim de tam olsun:

    -------------------parmesanlı ve kuru domatesli istiridye mantarı--------------------

    -öncelikle 2-3 diş sarımsağı çok hafif pişiriyoruz wok tavamızda iki kaşık zeytinyağı ile,

    -ardından, yarı kurutulmuş domatesi parçalara ayırıp sarımsağa katıyoruz, bir miktar daha kızartıyoruz, 1-2 dakika.

    -el yordamıyla parçaladığımız istridye mantarlarımızı tavamıza ekliyoruz ve var gücümüzle kavurmaya başlıyoruz orta ateşte, sarımsakların yanmaması için dikkat ediyoruz,

    -rengi değişip ölmeye başlayan mantarlarımıza yarım paket krema ekliyoruz,

    -krema ile pişirmeye devam etmeden önce değirmenden bir miktar karabiber çekiyor ve ekliyoruz,

    -bir adet muskat cevizinin 1/3'ünü rendeleyip ekliyoruz ve hepsi beraber 5 dakika daha pişiriyoruz,

    -artık iyice ölen, kremasını çeken mantarlarımızın üzerine bir avuç parmesan ekleyip çok fazla karıştırmadan 1-2 dakika daha pişiriyoruz,

    sonra hapur hupur yutuyorsunuz. iyi hissetmek ve hakkını bir nebze daha vermek için soğuk bir beyaz şarap açın.

    tam olarak bu tarifi yapın ve hakkını verin şu meretin.