ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bir başlık altındaki tartışmada herkese hak vermek
-
umarım alemin kerizi bir tek ben değilimdir. konu ne olursa olsun. ( siyasi, futbol, türk kızı/erkeği, troll'lemelerini devre dışı bırakarak konuşuyorum ) bir başlık altında ciddi bir şekilde dönen tartışmada taraf olamıyorum. ilk girilen entry'yi okuyorum ve direkt "e yani, adam %100 haklı" diyorum. karşıt görüşteki yazıyı okuyorum. bu kez de tıpkı bir yavşak gibi, derhal ilk entry'nin sahibi yazarı satıyorum. "he lan, bu doğru söylüyor, diğeri bok yesin aq" diyorum. böyle böyle yazılanların hepsini okuyorum. ve evet. hepiniz haklısınız lan :/
yani bu nasıl iş ben anlamadım. ruhumdaki gevşeklikten mi kaynaklanıyor. çok mu iyi niyetliyim yoksa. "yazık ya o da üzülmesin, tamam lan tamam o da haklı :/" diye mi düşünüyorum. bilmiyorum. sanırım benden kaynaklı bir tutarsızlık bu. o yüzden nerede bir gürültülü tartışma var, derhal damlıyorum başlığa. içiniz rahat olsun. en az 1 şukela oyunuz cepte. yazılanların hepsine artı oy veriyorum. herkes haklı abi napayım :/
boşanmış erkekten tavsiyeler
-
tavsiye gibi tavsiyeler beklediğimiz başlıktır.
"ömrümde hiç olmadığım kadar dinamiğim. hiç olmadığım kadar enerjiğim, ultra sosyalim, özgüvenim nirvana seviyesinde, mesleğime ilave şeyler kattım donanımıma, çok az uyku ile enerjik kalabiliyor ertesi ertesi güne bile yetecek şekilde bitmeyen enerjim olarak kullanabiliyorum."
arkadaş bu cümleyle "artık çocuğun tüm bakım, ilgi ve alakası annesinde ve ben zihnim ve bedenim kesintiye uğramadan maksimum verimle dinlenebiliyorum." demek istiyor.
"herhangi bir dişi ile göz temasına girdikten sonra flört aşamasına geçebiliyorum." derken de;
"çoluktan çocuktan oynaşmaya vakit kaldı neyseki. zaten velayeti de anneye verdim, aman sabahlar olmasın..."
bu tavsiyeler bana bir avukat virali gibi geldi açıkçası. allayıp pullayıp cahillerin ağzının suyunu akıta akıta kendisine getirme çabası sanki :) bunları yazan kişi belki iyi niyetiyle yazdı ama sorumluluğu anneye iteleyip "hayat çok güzel lan boşanın" demek tam bir ergen kafası.
şahsen ben daha kullanılabilir, hayata geçirilebilir tavsiyeler beklerdim.
25 mart 2024 evcil köpeğin parçalanması
-
saldıran köpeğin uyutulması lazım.
muhtemelen sahibinin de uyutulması lazım.
görülmeden önce ölünmesi gereken 10 yer
-
ümraniye mesela.. gittim gördüm, görmez olaydım.
sıradan zaferler
-
fransız çizer manu larcenet'in 2003 yılında çıkardığı çizgi roman kitabının adı. 2004 yılında angoulême uluslararası çizgi roman festivalinde en iyi çizgi roman albümü ödülünü kazanan kitap ülkemizde 2016 yılı sonunda karakarga yayınları tarafından yayınlanmıştır.
gençlikten olgunluğa geçiş döneminde yaşanan problemleri hem edebi, hem çizgilerle anlatır.
(bkz: le combat ordinaire)
hayata dair gülümseten detaylar
-
üniversitedeyim. ramazan ayı, bir yandan sınavlara girip çıkıyorum bir yandan oruç tutuyorum. zorlanıyorum ama kış zaten, günler kısa öyle geçip gidiyor. bir gün herkesin dersi var ben evde tek başıma oruç açıcam. eve giderken bir ekmek aldım, zaten o kadar param var.
evde ne var ne yok bilmiyorum çünkü sınavlar var yoğunuz. eve girdim buzdolabında bir tabak zeytin buldum. bir tepsi aldım ekmeği koydum yanına da bir tabak zeytin, ezanı bekliyorum. bir yandan da kendimi avutuyorum, en azından zeytin var diye.
oturduğumuz apartman öğrenci olduğumuz için bizden pek de hoşlanmayan insanlarla dolu bir yer. hatta ev sahibimiz bile arada gelir odaları kontrol ederdi çaktırmadan. neyse tam oturuyorum, kapı çaldı. bir teyze geldi, daha önce hiç görmedim girip çıkarken tanımıyorum o yüzden. elinde bir tepsi "öğrencisiniz evladım yemeğiniz denk gelmemiştir belki" dedi, çekti gitti. elimde tepsi kalakaldım. ne açlık kaldı ne oruç. oturdum, bir yandan yedim bir yandan ağladım.
iyi insanlar var, hala varlar. inandıkları, ırkları, hayatları ne olursa, nasıl olursa olsun, varlar. inşallah biz de seneler sonra bir gün tebessümle hatırlayacak insanlar bırakmışızdır arkamızda.
tecavüzcünün canlı canlı yakılma görüntüleri
dexter'dan akılda kalanlar
-
akılda kalan çok şey var ama ben en çok dizideki herkesin rahat ve salaş giyiniş tarzına hastaydım. sürekli tatil modundaydılar sanki.
(bkz: miami)
dinlenen ilk yabancı müzik
-
bunu hatırladığını iddia eden kişi ağır yalancıdır.
yemeyin oğlum bizi. insan böyle bir şeyi nasıl hatırlayabilir ki? ne yani "aa bu benim şimdiye kadar dinlediğim ilk yabancı müzik. bunu ömrümün sonuna kadar unutmayacağım!" mı dediniz kendinize?
helal olsun vallaha.
pizza tarihinde çığır açan hintli pizza ustası
-
gülecez diye açtık,fasfakir çocuklar, derme çatma tezgahta ozenle birseyler yapan gariban bir sokak satıcısı.(amcam ugrasiyor guzel yapıyo)
videoyu acmayın,malesef iç burkucu.
johnnie walker blue label
-
dunyanin en pahali viskisi degildir, salak misiniz fakir misiniz anlamiyorum.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
ulan karda yürüyeyim diye çıktım 17 tane araba ittim. öldü içimdeki romantik adam :)
aşk-ı memnu'dan akılda kalanlar
-
bihter'in evde koltukta otururken kalkip 'dinlenmeye' gitmesi.