hesabın var mı? giriş yap

  • yağmur eczacılık öğrencisi , öldüren hukuk öğrencisi , öldürenin annesi hakim babası da savcı .

    yok kardeşim yok … bunun eğitimle , statü sahibi olmakla alakası yok. hepimiz magandayız.

  • galatasaray - beşiktaş maçi sonrasi, sergen beşiktaşli yasin'in formasini giymiştir maç bittikten sonra, bir kamera ile mikrofon gelir, röportaj başlar:
    -sergen sirtinda beşiktaş formasi var bunun anlami nedir acaba? {büyük av yakalamiş olmanin heyecani ile sormaktadir, acaba sergenin kalbinde hala beşiktaş mi vardir? büyük bir mesaj mi veriliyordur? aman tanrimdir!}
    sergen: valla yasin formami istedi, ben de çiplak gezecek değildim heralde

  • hangi akla hizmet yapılan, hangi akla hizmet belediyelerce izin verilen ya da inşa edilen kaldırımlar olduğunu anlamadığım lanet olası kaldırımlardır.

    hiç mi bir mühendislik hesabınız yok? hiç ki aklınız kesmiyor yaparken? kurak ülkelerde filan yaşıyorsunuz da yağışla pek işiniz mi olmuyor?

    sabah maslak'taki bir binanın önünde jilet gibi kaygan bir malzemeyle inşa edilmiş ve karın da âdeta bir buz pateni haline çevirmiş olduğu kaldırımda bir kadın düştü ve muhtemelen kalça kemiği kırıldı ya da zedelendi, kalkamadı yerinden uzun süre. ben de elimi uzatıp kalkmasına yardım ederken kendim de jet gibi kaydım. kadıncağız topallaya topallaya işine gitti.

    illa birilerinin kolu bacağı mı kırılmalı bu boktan kaldırımları yapma fikrinden vazgeçmeniz için? başka türlü bir mühendislik hesabıyla kestiremiyor musunuz önceden? belediyeler neye göre nasıl onay veriyor? estetik mi insan sağlığı mı önemli?

    her 5 yılda bir yeniliyorsunuz, öngörüleriniz sadece 5 yıla yetiyor ama bari insan sağlığını düşünün!

    edit: şuraya hırsla gelip ciddi bir konuya parmak basmışım alay etmişsiniz teessüf ediyorum yani. tamam zemin değil yüzey ama bu entry girmekle yaşadığım olay arasında 5 dk. vardı düşünün yani.

    edit: imdat! tamam ekvator'da da yağış olur. ben şu yağmur su almayan afrika ülkeleri, arabistan gibi kurak iklimlerin yaşandığı yeri kastettim. hani çok yağmaz filan. keserim kendimi gelmeyin üstüme.

  • hafif bir uykuya sahip olmak. kütük gibi uyuyan, dünya yıkılacak olsa uyanmayan, bıraksalar günlerce yataktan çıkmayacak bünyeniz varsa boşuna kendinizi yormayın. ne denerseniz deneyin başarılı olamayacaksınız, geçmiş olsun. çünkü hiçbir yöntem işe yaramıyor şu bünyede. sabahları kafadan aşağı soğuk su dökmek kaldı denemediğim, ki onu da tek başıma yapamam. insanlara beni uyandırın diyecek yüzüm kalmadı artık. işemeden yatağa girmeyi denedim, uyurken altıma yaparım korkusundan uyuyamadım. kaç farklı alarm kurdum; alarm sesi beynimi delse bile uyumaya devam ettim, böyle azim görülmedi. her gün aynı saatte kalkmayı denedim; iradem buna da elvermedi, kapadım uyudum bütün alarmları.

    ya da en iyi yöntem hiç uyumamak. %100 çalışıyor.

  • kendimizi türkçe'den soyutlar, bir kenyalı gibi dinlemeye çalışır ve sözleri anlamamakta ısrar edersek, müzikal anlamda türkiye'nin gelmiş geçmiş sayılı heavy metal grupları arasına girebilecek bir gruptur, bilhassa güneşin tahtı albümüyle. toplamda dört albümleri vardır ve son olarak ilk albümleri babaanne'nin cd kaydıyla çıkmışlardır karşımıza. keşke devam etse ve keşke serdar çokuslu yerine başka bir vokal bulsalar diye eklemeden yapamıyorum.

  • "kader değiştirilebilir mi?" sorusuna yanıt arayan dizidir.
    dizide, altı aysonra ölmüş olacak kişiler, baygınlık geçirdikleri sırada geleceğe dair hiçbir şey görmemişken, diğerleri altı ay sonraki hallerini görmüşlerdir.
    kendi kurgusu içinde, kaderin değiştirilebileceğine şöyle basitçe emin olabiliriz:
    gelecekteki durumlarını görmüş -altı ay sonra sağ kalacak- kişilerden birkaçının kafasına sıkıverirler dizide ve böylece o kişilerin kaderlerini değiştirmiş olurlar.