ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
auroville
-
auroville, 1940'ların ünlü gurusu sri aurobindo ve annesi olan "görücü anne" tarafından düşünülmüş ve temelleri atılmış kentütopi.
25 sene önce ütopik bir fikir gerçekleştirilmeye başladı. 124 ülkeden gelen konukların katılımıyla hindistan’ın güneyinde "auroville" kuruldu, yani "gelecekdeki insanların uluslararası şehri". bu zihinsel bir deneyimdi. bütün iyi niyetli insanların bir arada yaşayacakları ve sadece en büyük gerçeği dinleyecekleri bir yer. büyük usta yogi sri aurobindo ve görücü anne böyle istemişti. kısacası auroville, barış ve huzur rüyasını gerçekleştirme yolunda atılan bir adım. auroville bir tatil cenneti değildir, ilk bakışta öyle görünse de. auroville’nin gercekten ne olduğu çok zor ifade edilir. resmi adı "toplum projesi" olan auroville’deki yaklaşık 700 sakin orayı zihinsel bir deneyim olarak görmekteler. bu insanlar, yogi ve filozof olan sri aurobindo’nun ve anne'nin fikirlerini gercekleştirmeye çalışmaktadırlar.
28 şubat 1968'de, anne 90 yaşında kuruluşu gerçekleştirmeye adımını atmaktaydı; pondycherry’nin bir kaç kilometre kuzeyinde (bengal körgezi yakınlarında) 124 ülkeden gelen davetlilerle birlikte auroville’nin, yani "gelecekteki insanların uluslararası şehrinin" açılışı yapıldı. anne, ilerlemek ve daha iyi bir yere gelmek isteyenleri davet etmişti. aslında, auroville bir deney yeriydi ve haber tüm dünya basınında yer almıştı. bu yüzden çok ilgi çekti ama son noktaya hiç de kolay ulaşılmamıştı. yetmişli yıllarda 20 kilometrekarelik bölge, perişan bir görüntüdeydi; vicdansız, yakıcı bir güneşin altında olan kurak ve kaskatı bir toprak. sadece bir kaç tane mango, banyan, kaschu ve palmyra ağaçları vardı. 50.000 kişilik bir şehir planlandı, orada insanlığın bütünlüğü gösterilecek ve burası "süper insan" ın doğum yeri olacaktı. işe çok büyük bir umut, heyecan ve hevesle başladı;ilk gelenler çok çalışkandılar, ağaçlar dikip, inşaatları sürdürüp, auroville’nin merkezi için temeli oluşturdular. merkez inanılmaz büyüklükdeki "matrimandir"di, yani yuvarlak bir şekilde olan "tanrının tapınağı". ondan sonra herşey birden duraklamaya başladı: 1973'de herşeyi yöneten ve auroville üzerindeki bütün otoriteye sahip olan anne öldü. yetmişli yıllarda hindistan’a akın akın gelen hippiler auroville’e de gitmeye başladılar ve orada yaşayan normal insanları görünümleriyle ve davranışlarıyla korkuttular. genelde batıdan ve fransa’dan gelmiş olan 400 auroville sakini pondicherry’deki "sri aurobindo derneği" den pek memnun değildiler. ve bu kuruluş auroville’nin yönetimiyle ve bağış toplanmasıyla görevlendirildi, daha doğrusu bu görevi zorla aldı. (bu biraz da bakış açısına bağlıdır.) kötü bir yönetim, ana fikre uzak ve yetersiz bir bağ ve de para dağıtımında kolay yerine getirilemiyecek kurallar, kısacası maddi yardımlar istenildiği gibi ulaştırılamıyordu. bunların hepsi hindistanlı organizatörlerin istenmemelerinin nedenleri oldular.
bu olaylardan sonra auroville’liler kendi aralarında iki gruba ayrıldılar. büyük bir grup ana dernekle ilişkisine tamamen kesmek istemekteydi diğerleri ise, ilişkileri devam ettirmekde iddialıydılar. 80’li yıllarda za tartışmalar sürüyordu. ve inanılmaz ama genelde kaba kuvvetden yararlanıyorlardı, hatta bazen profesyonel dövüşcüler bile tutuluyordu. ziyaretçilere pasaportlarını ve paralarını yanlarında götürmeleri tavsiye ediliyordu, çünkü eve dönüldüğünde orasını soyulmuş olarak bulabilirlerdi. auroville’in o dönemde huzur ve barışla pek bir ilgisi yoktu. tek konuşulan şey, maddi ve politik noktaların önemli olduğuydu. izlenim olarak auroville sıradandı. auroville’liler sonunda mahkemeye başvurdular ve çoğunluk ne pahasına olursa olsun aurobindo derneği'ni istemeyerek çok çiddi bir adım attıktan sonra hindistan hükümeti'nden auroville’yi üzerine almasını istediler. ve bu istek olay 1988’de gerçekleştirildi ve işte o zamandan sonra ortam biraz sakinleşti. devletin araya girmesiyle birlikte bazı sıkıntıların ortaya çıkması ihtimalinden korkulmaktaydı ama avantajların daha fazla olacağı umut ediliyordu. ama herşeyden önce artık iyimserlik ön plandaydı ve yeni bir dönemin başladığı açıkça görülüyordu. matrimandir'in göbeğinde bulunan meditasyon odası nihayet bitmişti, oysa 20 yıldan beri anne'ye göre "auroville’nin ruhu" olan bu odanın bitimi için çalışılmaktaydı. anne orayı bir vizyonda gördüğünü söylüyordu ve buna göre verdiği emirler, tüm kopukluklara rağmen son ayrıntısına kadar yerine getirildi; matrimandir'de beyaz renkli,12 köşeli,12 tane sütunu var, ortasında almanya’da yapılan, 70 santim çapında bir kristal küre bulunuyor. üzerine bilgisayarla kumanda edilen bir ayna yerleştirildi, bu ayna güneş ışınlarını yansıtırken bu odadaki tek ışık kaynağını oluşturmakta. anne ölmeden önce, gücünü bu odaya akıtacağına söz vermişti. şimdi insanlar bunu hatırlıyorlar ve odayı bilinç süreçlerini başlatacak bir yer olarak görmekteler.
20 temmuz 2021 covid vaka sayısının 8780 olması
-
aşı oldukça bu sayıların bir anlamı kalmayacak. vaka sayılarının yükseldiği ve delta varyantının hakim olduğu ingiltere'de ölüm oranı %2'den %0,16'ya düşmüş durumda. abd ve israil'de de durum benzer. üstelik bu ülkelerde tamamen aşılanan nüfus abd'de %48, ingiltere'de %53, israil'de %61. %70 bile değiller.
https://twitter.com/…pol/status/1417154000659488770
2 doz biontech veya 2 doz sinovac + 1 doz biontech hastaneye yatışı %96 engelleyip hafif atlatmayı, hatta %64-88 oranında virüsle hiç karşılaşmamayı sağlıyor.
https://twitter.com/…mez/status/1413769555462209537
aşı olalım.
yolculuklarda mutlaka rastlanılan mola yeri objesi
-
(bkz: mola yerindeki masaj koltuğu)
counter-strike
-
dünyanın en dandik terör örgütlerine ev sahipliği yapmaktadır.
de_dust: awp'lerle ak-47'lerle el bombalarıyla kevlar'larla donatılmış bu örgüt üyeleri, ellerindeki bir bombayı terkedilmiş bir pazar yerinin köşesinde patlatırlar. o sırada patlama yarıçapında olan terörist ve ct'ler dışında kimse ölmez. duvarlar bile zarar görmez. o yüzden basına ufak bir kutuda çıkar, ses getirmez.
cs_italy: bir grup bilimadamını esir alan teröristler ct'lerin geleceğini bile bile zamanları ve yeterince mesafeleri olmasına rağmen tutsakları alıp kaçmayı düşünmez. onun yerine beyhude bir onur savaşına girip telef olurlar. olay ct'lerin başarısı olarak anılır, teröristler de bilim adamlarını pazarlık unsuru olarak kullanma fırsatını kaybederler.
cs_office: bir grup ağır silahlı terörist, bir medya ofisini basarlar. fakat haftasonu geldiklerinden ofiste temizlik görevlileri dışında kimse yoktur. plansız baskından dolayı seçeneksiz kalan teröristler geri kaçıp daha uygun bir zamanda gelmek yerine temizlik görevlilerini esir alıp ct'lerin müdahalesini beklerler. şanlı mücadeleleri hezimetle sonuçlanır.
cs_assault: teröristler bir nakil merkezini basar ve oradaki lojistik yöneticilerini esir almak isterler. fakat yöneticiler kendilerini içeri kitler polisi ararlar. o yüzden teröristler dört bir yanı açık olan son derece güvensiz, sniper saldırısına müsait bir yerde kapana kısılırlar. basına "ahah gerizekalılar" manşetiyle çıkar.
de_aztec: aptal teröristlerimiz "abi her yerde güvenlik her yerde polis. şöyle gidelim dağa kıra bayıra orada eylemimizi yapalım paşa paşa" kararını verirler ve güney amerika'da bir maya tapınağına ağır silahlarla ve kalabalık bir ekiple saldırırlar. bombayı patlatmayı başarırlar. bombanın patladığı yerde hafif bir kara leke oluşur, başka da bir zarara yol açmaz. rutin bakım sırasında o siyah leke silinir. teröristleri de bir daha kimse hatırlamaz.
de_nuke: greenpeace üyeleri nükleer silah üreten bir fabrikayı sabote etmek için mekana el bombaları, tüfek ve anket formlarıyla saldırırlar. lakin saldırı zamanı olarak alışkanlıktan öğlen 1'i seçtiklerinden o sırada yemek molasından dönmekte olan güvenlik görevlileri hepsini öldürür. en akla yatkın ve ses getirecek eylem fikri olmasına rağmen greenpeace çalışanlarının bu kadar kolay telef olmasındaki en önemli unsurun hepsinin birbirine kelepçeli olması gösterilmiştir.
cemaate son bir rekata daha var mısınız diyen hoca
-
hızını alamamış bi' hoca. ibadet bitip de tüm cemaat dağılmak üzereyken minbere çıkıyor ve "arkadaşların durun lütfen, var mısınız son bi' rekat daha kılalım. var mısınız ha söyleyin, var mısınız!!!" diye soruyor. cemaatten aldığı "freedooooom!!!" cevabıyla coşku içinde ibadetine devam ediyor. çokgzel. evet.
yerli otomobilin prototipinin kamuflajlı görüntüsü
-
kamuflajin ne icin oldugu sizi de dusundurebilir.
(bkz: cadillac bls)
•••••••••••••••••••••••••••••••
edit: yav uğraşmayayım demiştim ama "bok atmayın" "gelin destekleyelim" diyenleri görünce dayanamadım.
bu yerli! otomobilimiz.
bu ise cadillac bls.
bu muazzam yerli otomobilin içi.
bu da cadillac bls'nin içi.
şimdi hayırlı olsun...
kamuflaj şart tabii..
bonus: yerli aracı erkenden almak isteyenler var ise kamuflajsız halini satıyorlar. bu kıyağımı da unutmayın köftehorlar.
bavyera
-
almanya'nın güney bölgesinde bulunan en büyük eyaletidir. yüzölçümü bakımından tüm almanya'nın yüzde yirmilik bir bölümü bu eyalet sınırları içerisindedir. tüm avrupa'nın ve dünyanın en önemli turistik ve iş merkezlerinden biri olan münih şehri bu eyaletin başkentidir. ayrıca nürnberg ve ausburg gibi önemli şehirlerde bu eyaletin sınırları içerisinde bulunmaktadır. almanya'nın gelir düzeyi bakımından en zengin eyaleti olmakla beraber zaman zaman "bavyera'nın almanya'ya ait olmadığı ve tamamen farklı bir ülke olduğu" yaklaşımları yapılabilmektedir. gerçektende gerek sosyal gerekse ekonomik boyutlarda almanya'nın bir çok eyaletinden çok daha üstün bir durumdadır.
ünlü alman şirketleri olan bmw, audi ve allianz bu eyalettedir.
bavyera oktoberfest gibi dünyaca ünlü bir festivale eylül-ekim aylarında ev sahipliği yapar. biranın çok aşırı tüketildiği bu festivalde dünyanın çeşitli bölgelerinden yüzbinlerce turist bu eyalete gelerek büyük bir ekonomik canlılık yaratmaktadır.
alplerin hemen üzerinde bulunan bavyera eyaletinde kış turizmi oldukça gelişmiştir. ve özellikle hafta sonları münih'ten bu kayak merkezlerine günübirlik seyahatler yapmak tren yolu ulaşımının çok ileri düzeylerde olduğu bu eyalette mümkün hale gelmiştir.
bayern münih gibi futbolda çok tanınmış ve almanya'da ve avrupa'da birçok başarıya imza atmış olan futbol takımı bu eyalette bulunmaktadır ve adının başında bu eyaletin ismini taşır. ayrıca bu futbol takımına ait olan allianz arena futbol stadyumu ise gerçekten görülmeye değer bir mimarlık şaheseridir, nitekim özel teknolojiler kullanılarak inşa edilmilş bu stat, her maç öncesi futbol takımlarının rengine bürünerek geceye ayrı bir anlam katar.
2 haziran 2022 ebubekir şahin'in çok sinirlenmesi
-
(bkz: sü"rtük")
1 milyar liralık dogecoin vurgunu
-
12 milyon tl kaybedene zerre kadar üzülmem.
100 tl, 1000 tl kaybedene ciddi ciddi üzülürüm.
düzen ve simetri hastalarını mutlu edecek fotoğraf
-
düzen ve simetri manyaklarını zevkten zevke taşıyacak fotoğraflardır. bunlar gibi mesela;
1- istifcinin kralıyım; http://i.hizliresim.com/212zkn.png
2- anne ve bebeği; http://i.hizliresim.com/bpz20d.png
3- yaşasın convers kardeşliği; http://i.hizliresim.com/zkldvk.png
4- buzlar da kayar; http://i.hizliresim.com/o3a7z7.png
5- saçım şekil, önümden çekil; http://i.hizliresim.com/ljk1ye.png
6- tiroide iyi gelir; http://i.hizliresim.com/valylp.png
7- bu taraftan gitti rıza baba; http://i.hizliresim.com/nmargr.png
8- seçmece yok abla ben vereyim; http://i.hizliresim.com/v5g4lp.png
9- çıkma lastik bulunur; http://i.hizliresim.com/1vydkg.png
10- abi o parmağı çeksek ordan; http://i.hizliresim.com/lap34b.png
11- su gelir güldür güldür; http://i.hizliresim.com/7govba.png
12- kübik doğranmış sebze-meyve; http://i.hizliresim.com/pk5mo7.png
13- it ci düzeni bu olsa gerek; http://i.hizliresim.com/zkldvz.png (mest edici)
14- kakaolu kar; http://i.hizliresim.com/ljk1yp.png
15- aloe vera daki simetri; http://i.hizliresim.com/nmarga.png
16- mon ami nin 128 liği bu kahvede; http://i.hizliresim.com/v5g4ld.png (mavi yine bitmiş)
17- meyveli gazoz dünyası; http://i.hizliresim.com/1vydkb.png
18- parkomat bozuksa park etmeyiniz; http://i.hizliresim.com/rmg9vz.png
19- veni vidi vici; http://i.hizliresim.com/7govbr.png (ah benim güzel abim, ne yol tepmişsin sen öyle)
20- kiloyla eti negro; http://i.hizliresim.com/pk5mob.png (sanırım bu oreo imiş, fanları beni uyardı, sağolsunlar)
21- tetriste çubuk beklerken; http://i.hizliresim.com/g8koaq.png
22- çöp kovası başında kalem açarken; http://i.hizliresim.com/9ovl5o.png
23- başımı sokacak bi yer olsun yeter; http://i.hizliresim.com/qm4blv.png
24- 1 top sade lütfen; http://i.hizliresim.com/mp6jy7.png
25- seçmece yok abla ben vereyim (2); http://i.hizliresim.com/qbrmlr.png
26- it ci düzeni bu olsa gerek (2); http://i.hizliresim.com/xkb4oo.png (mora bayılırım)
27- ben askerde kamuflajcıydım; http://i.hizliresim.com/bdlb2n.png
28- bahçıvan kör oldu; http://i.hizliresim.com/d3nb2q.png
29- istif benim işim; http://i.hizliresim.com/578vka.png
30- tarladan bugün geldi bunlar; http://i.hizliresim.com/a7ajgq.png
manavgat
-
memleketim burdur'dan manavgat'a gönüllü olarak yardım için toplanan eşyaları taşımaya ve yangın söndürme çalışmalarına katılmaya geldim. şahit olduğum ve şahitlerden birebir dinlediklerim:
bunları asla unutma manavgat'ım, asla unutma antalya'm, asla unutma türkiye'm;
- özellikle 29 temmuz 2021'i hiç unutma,
- ülke yanarken ortadan kaybolan cumhurbaşkanını unutma,
- işin ciddiyetini anlatmak için tek tek tweet attığımızı unutma,
- devletin tek imkânının 3 uçak olduğunu ancak sayın cumhurbaşkanımızın 13 uçağı olduğunu unutma,
- herkesin ciğeri yanarken ülkeye hâlâ giren afganları(peştunları) unutma,
- yangın bölgesinde fink atan (belki de tabiat gezintisine çıkmışlardır!) milli savunma bakanlığı'nın gardaşı afganları(peştunları) unutma,
- 8 ilde art arda yangın çıkmasına rağmen "sıcaktan olmuştur" diyen içişleri bakanı süleyman soylu'yu unutma,
- 29 temmuz'un akabindeki süreçte gerçekleşen:
- suçu belediyelere yıkan tarım ve orman bakanı bekir pakdemirli'yi unutma,
- önce köylülerden duyduğumuz daha sonra jandarma tarafından da teyit edilen suriyeli muhacir gardaşların köylere gönderilen yardımları çalmak, yağmalamak için kamyonetlerle geldiğini unutma. (manavgat kalemler köyü çıkışına 3 tane üzeri açık küçük kamyonetlerle yaklaşık 50 kişilik suriyeli bir grup gelmiş. biz yardım için geldik demişler fakat halk tarafından köye sokulmayıp geri gönderilmişler. araçların plakalarını köylüler almış.)
- zaten sıkışık olan trafiği iyice kesip 30 araçlık konvoylara gelip trafiği tıkayan bakanları, bürokratları ve trafiği tamamen felç edip, itfaiyeyi aksatıp kafana keyif çayı fırlatanları unutma,
- manavgat size tatil verdi; deniz-kum-güneş verdi, vergi verdi, şehit verdi, döviz verdi, tarım verdi... bir kere manavgat'ın devlete ihtiyacı oldu. yalnız ve çaresiz bırakıldı. koca bir ilçe, toroslarımız yandı, devlet izledi. evet milletimiz cömerttir. ülkenin dört bir yanından yardım sel gibi aktı. millet vardı ama devlet yoktu, unutma!!!
20 temmuz 2021 sela işinin cılkının çıkması
-
üstteki deli ne anlatıyorsun anasını satayım. ezan kaldırılsın dedik sanki. yüzyıllardır bayram oluyor bu memlekette ben bir kere bile duymadım bayram öncesi sabah 4te sela okunup üstüne 2 tur tekbir getirildiğini. update mi geldi dine? işiniz gücünüz mağduriyet amk.
babamı acile getirdik nefes alamıyor adam
-
acile getirilen babanın zamanında aceleye getirdiği çocuğunun paylaşımı.