ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sözlük yazarlarının öğrendiği şeyler
-
mizmizlanarak ve hayatinizdan sikayet ederek hicbir seyi degistiremezsiniz.
hepimizin korkulari kadar hareket alani var. ve cesaret edemeyecegimizi dusundugunuz seyleri yapmadan gecirdigimiz her gun, cesaret ettikten sonra kayip bir zaman parcasi gibi gorunse de, aslinda bir butunun parcasi.
yani pismanlik diye bir sey yok esasen.
siz isterseniz olur, olmuyorsa; yeterince istemiyorsunuzdur aslinda.
birinin veya bir seyin sizi gelip kurtarmasini bekliyorsaniz; o is yaş.
kendinizden baska careniz yok...
arda turan'ın ebru şallı'ya yürümesi
-
rolex taktığından sıkıntı olmayacağını düşündüğüm yürüme işlemi.
ama arda bayrampaşa çocuğudur, anternmandan önce yasin suresini okur, instagram'da kur'an-ı kerim'li ve dualı fotoğraflar paylaşır.
tanım: ortalama yurdum reisçisinin yaşam tarzına yakışır bir hareket.
erkeklerin %96.5'i aynı anda üç kızı idare ediyor
-
benim payıma düşen 3 kızı hangileriniz idare ediyor lan? söyleyin valla kızmam. sadece birini bana verin, yeter.
kuru otlar üstüne
-
nuri bilge ceylan’ın da ekşi sözlük okuduğunu net olarak göstermektedir. filmde bkz: #9667627 entry’si noktasına virgülüne kadar geçmektedir. izleyen anlayacaktır.
edit: imla
sınavlarda alınmış komik notlar
-
100 üzerinden 130 ile dede korkut anadolu lisesi 1. sınıfta aldığım fizik notumdur.
olay şöyle gelişti efendim:
efsane bir hocamız vardı. süzmenin tekiydi. ajdar tipli bir vakaydı. sınavlarında a.b.c.d.e.f.g.h.ı.j.k.l.m diye gruplar olurdu ve hepsinin de soruları tamamen farklı olurdu. bazen bir sınıfta aynı gruptan olan 3 kişi falan olurdu.
neyse bu eleman yan sınıfta sınav yapmaya girmeden önce kapıda bizim mikail "hocam napıyorsunuz" dedi, hoca da "sınava giriyorum" dedi. neyse mikail hocaya "hocam elinizdekilerden bir tane versenize" dedi ve hoca da sınav kağıtlarından birini verdi. o derece süzme idi. koptuk o an. mikail d grubu bir kağıt almıştı. sorulara baktık, çözmek mümkün değil. herkes çözmeye çalışıyor d grubunun sorularını ama imkansız gibi. mikail 3 tanesini çözdü, başka soruları çözebilenler oldu kendilerince, herkes o grubun sorularını yazdı ve hoca süzme olduğundan hocayı kandırıp herkes d grubu alır yırtarzı eşiğine odaklandı.
yan sınıfın sınavı bittikten sonra hoca bize girdi. girdi derken öyle değil. sınıfa girdi yani. neyse. hoca kağıtları dağıttı. önce kız hocam ben d grubu alabilir miyim diye kağıdını verdi hocaya. hoca verdi. sonra herkes d istedi. yaklaşık 20 kişi falan d grubu oldu. daha fazla d grubu kalmadığından d grubu olamadı diğerleri. ben de d grubu alamayanlardandım. benim grubumdan 4 kişi vardı sınıfta. önümdeki ezgi, yanımdaki sıra arkadaşım yiğit, arkamdaki sena ve ben. öyle denk getirdik kağıtları değiş tokuşla.
velhasıl 4'ümüz de zeki çocuklardık. ama sorular harbiden kazıktı. sınıf birbirine girmişti. millet alenen kopya çekiyordu ama hoca süzme olduğundan hiçbir şey demiyordu. curcuna içinde herkes mikail ve çevresinde d grubunu yapmaya çalışıyordu. biz de baktık her soruyu çözemeyeceğiz. ben 3 soru çözebildim o kağıttan. ve fizikte en iyi öğrencilerden biri olmama rağmen. diğer arkadaşların da çözebildiği sorular ile toplamda 7 ya da 8 farklı soru çözebildik. aralarda yanlış da çıkar, hoca da süzme diye ben fikir öne sürdüm. dedim ki aynı soruları arka sayfaya da cevaplayalım. hoca süzme, anlamaz. yuttururuz. kızlar cesaret edemedi. yiğit 4 tane mi ne soruyu arka sayfaya tekrar cevapladı. ben de ondan daha fazlasını.
ama sorular kazık olduğundan hiç emin olamıyorduk. ne alacağımız tam sürpriz olacaktı. öyle de oldu.
sınav sonuçları açıklanıyordu 2-3 hafta sonra. ben ve yiğit arka arkaya geliyorduk sınıf listesinde. hoca başladı okumaya. d grubu tam sıçışta idi. en güvendikleri isim mikail, ilk açıklananlardandı. 45 almıştı. ondan yüksek alan da yoktu d grubunda. herkes 15-20 gibi notlar alıyordu. daha düşükler de vardı.
hoca okuyor
ali 10
veli 05
deli 25
sena 80 (bizim gruptan) oooovvv çekiyor millet
...
..
ezgi 80 (bizim gruptan) oovvvv çekiyor millet ben sıçıştayım. onlar zaten 8 soru yapmıştı. o zaman bizim hile anlaşılacaktı.
..
..
yiğit 120 (sınıf yarıldı) biz koptuk
uğur 130 (sınıf krize girdi) gülmekten ölüyoruz.
neyse herkes bitince bizim süzme bize döndü:
- çocuklar sizin kağıtları 3'er defa topladım her seferinde 120 ve 130 çıktınız. (biz anladı sanacakken) biliyorsunuz bir sınavda 100 puandan fazla alamazsınız, sizin 20 ve 30 puanlarınızı 2 sınavlarınıza ekleyeceğim. aferin çocuklar!
yemin ediyorum sene bitene kadar güldük. hala da gülüyorum yıllar geçti amk. bir insan nasıl bu kadar süzme olabilir:)
efsane hocaydı yeminle. her ders uçuk başka vukuat olurdu:)
istanbul'da 1500 liraya 2+1 ev bulamamak
-
istanbul'da okumaya gelen adama bile çomar diyecek kadar izansızları göstermiştir.
ne çomarlığını gördünüz de hemen yapıştırdınız lafı? hey allaam ya.
fazla düşünme sorunu olan insanların ortak yanları
-
genelde mükemmelliyetçidirler. bir olayı on çeşit yerden yorumlayabilirler. on çeşit yerden çıkan olaylar hakkında on çeşit senaryo üretip o on çeşit senaryoya karşı on çeşit çözüm oluştururlar. böylelikle her şeye hazırlıklı olurlar, hiçbir şey onlar için şans değildir.
800 binlik arabası olup 30 tl mazota çok diyen tip
-
çünkü biz 800.000 tl' lik arabayı aldığımızda araba 300.000 tl idi. mazot da 5 tl idi.
sözlükçülerin en tuhaf korkuları
-
yüksek yerlerden aşağı bakarken ya bi anda atlarsam diye tırsmak. kabus gibi bişi be!
kylian mbappe
-
olum siz nasıl insanlarsınız, mbappe başlığa geliyorum adam yerden yere vuruluyor, messi'ye gidiyorum orada da aynı; her 5 entryden 4ü şöyle kötü böyle penaltı, böyle işe yaramaz.
olum messi, mbappe falan işlerinde bu derece kötüyse sizler nesiniz la? yapmakta olduğunuz iş göz önüne alındığında hangi seviyede yapıyorsunuz? messi tarzı bir oyuncuya sözlükte köpek çektiğiniz esnasa kendinize "ben kimim ve yaptığım işte hangi seviyedeyim ulan" diye bir sorun.
çok basit bir soru; hayatta neyi messi'nin mbappe'nin futbolu becerebildiği seviyede yapabiliyorsunuz? bakın hobi olur, iş olur, oyun olur, yapılan herhangi bir "şeyden" bahsediyoruz. geç klavyenin başına yaz allah yaz. te allahım...
yaran facebook durum güncellemeleri
-
hayatımdaki tek ekşın; aniden ayağa kalkınca gözümün kararması