ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
facebook'ta hediye çiçeğin fotoğrafını paylaşmak
-
ohoo bu paylaşım az bile.
size şimdi gün içinde paylaşılan 2 adet kareyi anlatmak istiyorum. lan aslında şeytan diyor direkt koy resmi buraya da hadi neyse. bu kız mafya bozuntusu süper zengin biriyle evli onu da not olarak vereyim.
paylaşım 1: kızımızın son model bmw'sinin içini kırmızı gül yapraklarına boğmuş beyimiz, 4-5 farklı poz çekilmiş ve ortaya karışık bi kolaj yapılmış. bu paylaşım öğle saatlerinde.
paylaşım 2: akşam saatlerinde de asıl görüntü geliyor. küvet doldurulmuş, etrafında mumlar loş bir ortam. suyun üstü gül yapraklarıyla dolu. bu paylaşımın en deli noktası da fotoğrafa yapılan yorum "arabayı anladık da banyoda ne işiniz var". lan ne işi olacak, kıza kese atacak hali yok ya.
kod yazmaya başlayacaklara tavsiyeler
-
"yazmayin, baslamayin" diyenlere kulak asmayin.
bazi ulkelerde insanlar kod yazsin diye devlet baskani duzeyinde kampanya duzenlenir, bizim ulkede birak devleti ayni isi yapan diger insanlar dahi "baslamayin" diye kostek olmaya calisir.
cok acaip milletiz yemin ederim.
sütyen giymeden dışarı çıkmak
-
üzerine ıslak tişört giyerek yapılması gereken eylem bence. şahsi fikrim.
fetih ile işgal arasındaki farkı bilmeyenler
-
halbuki liseye kadar netleşmiş olması gerekiyordu, biz yapınca fetih başkası yapınca işgal.
kış saati uygulamasının kaldırılması
-
bana her sabah farklı sürprizler yaşatan karardır.
bu sabah saat 7.10'da, köpeğini dışarıya çıkaran bir teyzenin kafa feneri taktığını gördüm. madenci değildi kendisi.
ay sinirim bozuldu, sabah sabah.
11 aralık 2020 türkiye-iran gerilimi
-
adam resmen problem oğlum. gittiği yerde problem yaratıyor.
getirirseniz başımıza otobüs şoförünü diplomasiyi 20 senede öğretemezsiniz.
kalitesizlikten midemin bulantısı dinmiyor artık
edit: çaylak troller mesaja boğuyor, sövüyorum bilginize
17000 km yol yapan iktidarda yolsuzluk olabilir mi
-
az önce başbakan ünye'de sordu.
keşke baştan söyleseydi bütün bu soruşturmalar falan hiç olmaz, yargımız hiç böyle antin kuntin işlerle uğraşmazdı. acayip ikna edici bir soru.
ben apışıp kaldım şahsen.
mutsuzluğun formülü
-
kafanin calisir, alginin acik, vicdanin islevsel vaziyette olmasi.
arkadaşlık kesme sebepleri
-
üst edit: sevgili dostlar, öyle güzel mesajlar attınız ki teşekkür etmek borç oldu topluca. inanın hala aklıma geldikçe güldüğüm ve çok da takmadığım bir hadiseydi yazdığım. ismi çok soran olmuş, burada kimliğimi ortaya çıkaran paylaşımlarda bulunmaktan kaçındığım için yazamıyorum affınıza sığınarak. tek özgür alanım burası ve beni anlayacağınıza eminim.
çok komik gelebilir ama hayatımda ilk defa gerçekleştirdiğim bir arkadaş silme eylemi için benim açımdan yeterli gerekçeler içerir. anlatayım. yakın aile dostlarımız ve biz aynı süreçte bebek beklemeye başladık. aradan bir kaç ay geçti ve biz oğlumuzun ismini netleştirdik. elemana söyledim biz falanca koyacağız diye. tam 4 ay öyle isim mi olur diye dalga geçti. hatta bu dalga sürecine arada eşi de dahil oldu telefondan. neyse, çok sallamadım. aramızdaki ilişki böyleydi zaten uğraşırdık birbirimizle. gel zaman git zaman, doğumlara iki hafta kala birgün bunlar saçma bir gerekçeyle bizi evlerine davet ettiler. hayırdır inşallah deyip gittik eşimle. bir karın ağrıları olduğunu eve girer girmez anladım. uzatmayayım çocuğun odasını yaptık sizce nasıl olmuş temalı çağırma ritüellerinin en göz alıcı noktası kapıya bizim oğlana koyacağımız ve aylarca dalga geçtikleri ismi yazdırmış olmalarıydı. bizi sırf bunu görelim diye çağırmış ama cesaret edip açıktan söyleyememişlerdi. evden çıkarken eşi arsızca siz ne koyacaksınız adını diye sormaz mı? eşim gülümseyerek “falanca” dedi. nasıl yani biz de öyle koyacağız olur mu öyle sözleri manyağın kulağımdan çıkmıyor. aylarca dalga geç, evine çağır aptal yerine koy sonra bir de hesap sor. bakın bu insanlar öyle cahil cühela tipler de değil. biri anestezi diğeri plastik cerrahi uzmanı. o gün kestim görüşmeyi bu köylü kurnazlarıyla. belki de biraz geçmişin birikimi oldu bilemiyorum. oğlumuza falancanın yanına çok ayırıcı bir isim daha koyduk. görüşmüyoruz, mutluyuz.
az kişinin bildiği muhteşem web siteleri
-
gideceginiz sehri ve kalacaginiz gun sayisini belirtiyorsunuz, bu site de size super bir program hazirliyor.
baslayacaginiz noktadan, orda gecireceginiz sureye kadar gunu en verimli kullanmak icin gerekli hersey gorsel ve yazili olarak hazir. (indirme secenegi de sunmuslar). tabi isterseniz rotada keyfinize gore degisiklikler de yapabiliyorsunuz. baslangic saatinizi vs. belirleyebiliyorsunuz.
ayrica rotanin maliyetini de kisi sayisina gore hesapliyor. (muze varsa muze girisi, atraksiyon varsa onun ucreti gibi)
web sitesi : http://www.visitacity.com/
ornek 1 gunde paris rehberi : http://www.visitacity.com/…y--top-attractions-day-1
bolu belediyesi'nde itfaiyecinin efsanevi kariyeri
-
2004-2019 yılları arasında alaaddin yılmaz (akp) tarafından yönetilen bolu belediyesi'ne 10 sene önce itfaiye eri olarak giren serkan ılgaz'ın (başkanın uzaktan akrabasıymış) efsanevi kariyeridir. itfaiye eri olarak işe başlayan serkan ılgaz, şunların hepsini birden yürütüyormuş:
• özel kalem müdür vekilliği
• insan kaynakları birim sorumluluğu
• belediye bünyesindeki 'tabiatın kalbi bolu' şirketinin yönetim kurulu üyeliği,
• iş sağlığı ve güvenliği uzmanlığı,
• belediye bilişim birim sorumluluğu
• halk ekmek fırın müdür vekilliği
2019 yerel seçimlerinin ardından tanju özcan (chp) belediye başkanı seçilince bütün görevlerinden alınıp tekrar itfaiye eri yapılmış.
edit: bolu'da yaşan bir arkadaşımız haberde 10.000 lira olarak gösterilen maaşın sadece "tabiatın kalbi bolu" biriminden geldiğini, başka birimlerden de artı para aldığını söyledi. eşi ve annesi de belediyede memurmuş arkadaşın dediğine göre.