hesabın var mı? giriş yap

  • askerde ege ordu denetlemesinde avluda bekleşen 10.000 askerin içinde beni bulup tekmil soran tuğgenerale avazı çıktığı kadar bağırarak tekmil vermek ve sonrasında bölük komutanı tarafından tebrik edilmek.
    26 yaşında adımı soyadımı söylebildiğim için tebrik alacağım hiç aklıma gelmemişti.

  • video çok ilginç. şimdi arkada ekmeği için koreografi yapan kızlar cehenneme, evlenen kız dini vecibelere göre kapandığı için cennete mi gidecek?
    allah adama sormaz mı? benle dalga mı geçiyorsun sen diye??

  • dün gece trt haber'e yapmış olduğu canlı telefon bağlantısından;

    -ailen kitap yazdığını biliyor mu? annen, baban?
    -pucca: yok, onlar bilmiyo. sadece kardeşim biliyo.
    -öyle mi, hala bilmiyorlar yani senin pucca olduğunu?
    -pucca: yok hala bilmiyolar.
    -peki kitabı biliyorlar mı, evde hiç konu oluyor mu?
    -pucca: yok hiç konu olmuyo. zaten babamın böyle şeyleri seveceğini zannetmiyorum. "babam böyle çok nasıl diyim bilim teknik falan okuyan bi insan"

    evet, bu kısa diyalogdan fark edeceğiniz üzre annesine çekmiş olmalı. babasına hürmetlerimi iletiyorum.

  • amacı güzel olsa da "fotoğraf çek" diye bildirim gelmesi biraz rahatsız edici.

    hitap ettiği kitle internetin tamamen sahte bir yer olduğunun bilincinde olan, bu sahteliğe karşı bir eleştirisi ve duruşu olan insanlar. kötü haber şu ki bu insanlar herhangi bir kişinin, bir uygulamanın ya da servisin onlara kolayca ulaşabiliyor olmasından da rahatsız oluyor. hele bir de ulaşıp cevap alamayıp tekrar tekrar bildirim gönderenler olduğunda kafayı bile yiyebiliyor bu insanlar. ucuz iletişim de sosyal medya denilen şeyin bir parçası çünkü.

    bildirim özelliği kalkarsa ve insanlar istediği zaman fotoğraf gönderebilirse iddia ettiği amaca daha uygun bir mantık yaratmış olur bereal.

  • birçok alanda uygulamasını görebileceğiniz nefis bir matematiksel paradoks.

    bir alman matematikçi olan dietrick braess 1968'de ilginç bir şey fark ediyor. normalde yeni bir yol inşaa ettiğinizde trafiğin rahatlamasını beklerken bu adamın hesaplamalarına göre bazı durumlarda yeni yol inşaa etmek tıkanıklığı daha da kötüleştiriyor. bazı kilit noktalarda yeni bir yol inşaa etmek trafik akışını rahatlatmadığı gibi, bu yol inşaa edildikten sonra aynı a noktasından aynı b noktasına giderken sürüşte harcanan süre de artıyor.

    yine ilginç bir şekilde, çok büyük bir şehrin bazı yollarını trafiğe kapattığınızda trafiğin diğer yollarda daha iyi aktığı görülüyor.

    bu ilginç paradoksun temelinde insanın bencil doğası var. herhangi bir yerdeki trafik akışında sürücüler arasında bir iş birliği olmaz. sürücüler diğer sürücülerle koordineli bir şekilde hareket etmezler. her sürücü önce kendini düşünür ve a noktasından b noktasına giderken mümkün olan en hızlı rotayı kullanmak ister.

    paradoksun nasıl oluştuğunu anlatayım.

    a noktasından b noktasına sizi ulaştıracak iki farklı yolumuz olsun.

    her iki yol 2 farklı kısımdan oluşsun. yolculuğun 20 dakika sürdüğü otoban kısım ve daha dar olan ve bu bölümü geçmek için harcanacak sürenin üzerindeki araç sayısı ile alakalı olduğu ikinci kısım. dar olan bölümde geçen süreyi;

    t = yoldaki araba sayısı olmak üzere, t/10 kabul edelim.

    iki yol ve kısımları.

    t/10 şu demek. bir yolun bu hattı üzerinden 200 araç geçerse sürücüler bu yolu 20 dakikada (t/10 = 200/10) alır. 100 araç geçerse 10 dakikada (t/10 = 100/10) alır.

    a noktasından b noktasına ulaşmak isteyen 200 tane araç olsun. araçları ikiye ayıralım. 100 tanesi bir yolu, geri kalan 100 tanesi diğer yolu kullanmış olsunlar. bu durumda a noktasından b noktasına hangi yoldan giderseniz gidin alınan süre 30 dakikadır.

    20'şer dakikalık otobanlar ve herbirinin üzerinden 100 aracın geçtiği t/10'luk diğer yollar ile birlikte toplamda alınan süre.

    3 boyutlu canlandırmanız açısından bu videoya bakalım. sürücülerin herhangi bir yolu tercih ederkenki eğilimlerini inceleyin. a noktasından yollara dalarken her iki yol da rağbet görüyor. otobana girenler de var. t/10'luk yola girenler de var. dolayısıyla a'dan b'ye gidişte her iki yol için de akıcı bir trafik söz konusu.

    fakat ya yeni bir yol inşaa ederseniz?

    bu noktaya.

    trafiğin akışı nasıl değişiyor inceleyelim.

    bu ara yoldan geçişte hiç vakit harcamadığımızı kabul edelim. bu yolun var olmasıyla birlikte şu anda a noktasından b noktasına ulaşırken matematiksel olarak sürenin en kısa olduğu güzergah ve en mantıklı tercih bu.

    değil mi?

    çünkü t/10 yani 100/10'dan, iki yolu 10'ar dakika ile birlikte toplamda 20 dakikada alacaksınız.

    videodan nasıl babayı aldığınızı görelim.

    bu videoya göre otobanda geçen süre diğer yola göre kısa tutulmuş. yazıda bahsettiğim kurgunun tam aksine. ama bir önemi yok. önemli olan sürücülerin eğilimlerini görmeniz.

    önceden a noktasındaki sürücüler herhangi iki yoldan birine giriyorlardı. şimdiyse yeni yapılan yolla süreyi kısaltma fikri hemen hemen her sürücünün aklına geldiğinden, 200 araç birden t/10'luk yola girmek istedi. hatırlayın t o yol üzerindeki araç sayısıydı. bu durumda bu yolun süresi t/10 bağıntısıyla 200/10'a çıktı. bu yol üzerinde geçen süre 10 dakikadan 20 dakikaya çıkarak toplamda a noktasından b noktasına ulaşım süresi 30 dakikadan 40 dakikaya yükseldi.

    braess paradoksu.

    burdaki videoda, paradoks alabildiğine basic ama çok tatlı anlatılmış.

    peki burdan çıkan sonuç ne? burdan çıkan sonuç şu. bir yolu büyütmek veya şehre yol eklemek paradoksun gösterdiği gibi hesap edilenin aksine her zaman trafik sorununu çözmüyor. çözmediği gibi trafik sorunu ortaya çıkartıyor.

    dünyadan birkaç örnek vereyim.

    bu paradoksu ciddiye alarak radikal bir karar veren güney kore başkenti seul, şehrin ortasından geçen, 6 şeritli, kentin can damarı olan anayolu yıkıyor. şehrin ortasından geçen bu 6 şeritli anayol yıkılmadan önce trafiğin çok sıkışık olduğu, anayol yıkıldıktan sadece 1 hafta sonra da trafik sıkışıklığının azalmaya başladığı görülüyor. adamlar, bu anayol yıkımı sonrası ortaya çıkan molozların %75'ini de, şehirlerinin ortasından geçen nehirlerini tekrardan dizayn etmek için kullanıyorlar. hem şehir trafiğini iyileştiriyorlar hem de şehirlerine muazzam bir estetiklik kazandırıyorlar.

    1
    2
    3
    4
    5

    yine braess paradoksunu ciddiye alan new york, boston ve london gibi büyük şehirlerde trafiğe kapatılmış yolların trafiğin akışını olumlu etkilediği görülmüş. bu yollara bakalım.

    gezegendeki trafik sorununu çözmek için yol ekleme, yol yıkma, sürücülerin yoldaki eğilimleri vs gibi konulara aslında çok kafa yoruluyor. karıncaların ekip çalışması bile incelenmiş bu konuda. hayali trafik sıkışıklığı, karıncaların trafiği gibi konuları bu paradoksla birlikte inceliyorlar.

    trafik sorunuyla ilgili vardıkları en son nokta şu. insanın olduğu yerde trafik sorunu %100 çözülemez. iş birlikçi değiliz. benciliz. karıncalar gibi ekip çalışmasıyla hareket etmiyoruz. yeşil yandığında her sürücünün kalkış süresi aynı değil. yolda verdiğimiz tepkilerimiz aynı değil. reaksiyonlarımızın süresi aynı değil. bir yolda ne kadar çok kavşak varsa, yani bir yolda ne kadar çok frene basılırsa, o kadar çok koordinasyonsuzluk ve dolayısıyla trafik sorunu ortaya çıkıyor. yolun karşısından bir köpek geçse, ona en yakın sürücü birazcık frene bassa taa bilmem kaç km gerisindeki bir araç bu yavaşlama dalgasından etkileniyor ve durmak zorunda kalıyor. köpek çoktan gitmiş olmasına rağmen arkasında hayali bir kavşak bırakıyor. bazen yolda giderken sıkışan trafiğin bir yol çalışmasından veya kazadan kaynaklı olduğu düşünülüyor. yol açılıyor ve hiçbir şey olmadığı görülüyor. aslında sadace o an hayalet kavşaktan geçiliyor. öndeki araçla arasına mesafe koymayan bir arabanın ani freni veya makas atıp küçücük alana giren ve arkadakine fren yaptıran bir makasçının bu hamlesi bile hayalet kavşak yaratmaya, bir reaksiyon zinciri başlatmaya yetiyor.

    insan davranışına müdahale edilemeyeceği, herkesten karıncalar gibi işbirlikçi olması beklenemeyeceği için trafik sorunu kolay çözülebilecek bir sorun değil. hayali kavşakların oluşmaması için birbirleriyle salisede anlaşabilen, birbirleriyle iş birliği yapan araçların olduğu bir yol trafiğine ihtiyaç vardır. bunu da insanla yapmak mümkün değildir. ancak makine yapar. dolayısıyla ya araçları robotlar kullanacak ya da araçlar kendi kendini sürecek.

    kaynaklar:

    the simple solution to traffic
    how closing roads could speed up traffic - the braess paradox
    braess paradox cs model 1
    braess paradox cs model 2
    curing braess' paradox by secondary control in power grids
    the braess paradox
    formation of a 'phantom traffic jam'
    braess paradoksu: daha fazla yol daha az trafik demek değildir!
    karıncalar trafikte neden sıkışmazlar?
    trafik neden sıkışıyor derseniz arka plandaki bilimi öğrenin
    trafik sorununu yol yaparak değil yol yıkarak çözdüler!

  • bazı konularda yön gösterici olmak güzeldir. mesela youtube da bu tarz konularda bi sürü nasıl telafuz ediliri gösteren videolar var.

    ancak siz yol göstermekten ziyade aşağılamaya kalkıyorsunuz. isteyen istediği gibi okur yav. çok bariz bi hata mı yapıyor? instagramı iştagröm falan diyorsa dalga geç ve düzelt o ayrı. instegram diye okunan adam hata yapsa da garip bir şey yapmıyor.

    kulağında nasıl geliyorsa onu söylüyor adam.

    geçen gün whatsapp ceosu jan koum ile yapılan bi söyleşiyi izledim. söyleşiyi yapan adam whatsep olarak telafuz ederken programı yaratan adam whatsap diyordu sürekli. programı yaratan adam olan jan koum bile kardeşim ne biçim telafuz ediyorsun hıyar, doğrusu whatsap demedi. yani.

    bu kadar kompleksli olmayın gençler. dünyada yabancı dil telafuzu üstüne birbirini bizim kadar aşağılayan bi toplum bence yok. kesinlikle yok. sizin yüzünüzden koca bi toplum ingilizce cahili olarak yetişti. insanlar konuşmaya korkuyor aman biri dalga geçicek diye. konuşamadıkça da ingilizce ogrenemiyorlar, köreliyor.

    abdde kaç sene yaşadım. çoğu kelimenin telafuzu mahalleden mahalleye bile değişiyor. takılmayın bu kadar.

  • uzun ve yorucu yolculuk ertesinde yaklaşık bir saat boyunca insan kaynakları çalışanlarının gelmesini bekledikten sonra mülakatte;

    - hmm.. biliyosunuz fransızca bilmeniz bizim için pek birşey ifade etmiyor. ?
    - hmm.. isabet olmuş bende sizin için öğrenmemiştim*