ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tarlada bir gecede beliren gizemli daire
namazda tonlama ile mesaj veren anneanne
-
anneannem. evde herseyi kontrol altinda tutmak isteyen, cocuklari ve torunlari icin fazla kaygilanan turk anneanne modeli.
mesela cay koyacaksinizdir, biseyler ariosunuz, o sirada anne anne de sizi gorebilecegi bir acida namaz kiliyor, ocaga gidiyorsunuz hemen bir "aalllaaahhuuuekber", kibriti elinize aliosunuz "eshhheeeeduenlaaa".. bu sekilde siz kararsiz bir tavsan gibi ordan oraya oyalanip bisey yapamazken anneanne namazin o kismini bitiriyor, selam verip hemen geliyor ve "dur yavrum ben tupu yeni degistirttiydim agzi tam yerlesmis mi bakayim" diyor herseryi hallediyor cayi koyuyor, bir de kek kurabiye cikartiyor.. namaza devam ediyor. siz de kumandayi alip tvyi aciyorsunuz, ingiltere-arjantin macini izlemeye koyuluosunuz..
pis kokuyormuş gibi duran ünlüler
-
alişan ve arda turan
konyaspor başkanı ahmet şan'ın istifa etmesi
-
kendisini izmir marşıyla uğurluyoruz.
sansonite valizle askere giden tip
-
en azından çakma valizle gitmeyi akıl etmiştir.
(bkz: samsonite)
özdilek avm'nin çarşaflı kadınlı takvimi
-
fotoşok falan değilse belliki bi veledin bi yarışma vs. çizdiği seçildiği ordan özdileğe kadar gelen resim ile yapıldığı iddia edilen aşağılamadır. kişisel fikrim, velet bulunup elinden ayağından yüzünden her yerinden öpülmelidir. ne de güzel anlatmıştır. ha bugün bu ablaların ardında durduğu demir parmaklık değil range rover audi fln ama ossun. kanımca parmaklık orda metafor. bugünün parmaklığı da pahalı arabaları. fikir güzel.
kuzey güney
-
şu dizideki kuzey karakteri var ya, kadın ikiyüzlülüğünün timsalidir. adam bildiğin on numara hödük ama herkesler ağzının suları akarak izliyor herifi. lan madem bayılıyorsunuz maço adamlara bu kadar, vatanımız membağı lan bunların, öküzden bol ne var memleketimde. ama güzel çankırı'mın kavruk delikanlısı yapsa bu tripleri sümüğünüzü atmazsınız adama, bu sarı sikli yapınca ooovvv beybi.
ben de niye içlendiysem bu kadar amk.
internet alışverişlerinde iade çılgınlığı
-
özellikle pazaryeri kültürünün gelişmesi ve pandeminin eticarete olan yönelimi inanılmaz artırdığı bu son 2-3 yılda oluşan ver çılgınlık boyutuna ulaşan bir başka konu da iade çılgınlığı.
iade her tüketicinin en doğal hakkı. bir ürün sipariş eder, ürün geldiğinde aslına benzemiyordur, hoşuna gitmemiştir, bir hatası vardır ya da fikri değişmiştir, ürünü iade eder. her internet satıcısının riskini aldığı bir masraf kalemidir iade, zira iki yönlü minimum 2x12tl kargo parası çıkar cebinizden ve kar yapacağınız satıştan zarar yazarsınız. o yüzden mümkün olduğunca iyi paketleme, sunum ve iyi açıklama önemlidir.
ama son yıllarda özellikle trendyol'da oluşan, ardından diğer pazar yerlerine sıçrayan bir kültür var ki aman allahım.. 5 desen elbisenin her birinden 3 beden sipariş edip, kargo gelince deneyip 14'ünü iade eden, pazaryerlerini "bunun bir boy büyüğü varsa onu da verin ikisini beraber deneyim" diyeceği tezgahtar olarak kullanan bir kültür.
artık insanlar o kadar kaptırmış ki kendini otomatik alışverişe, açıklamaları okumuyor bile. ürün adında "köpek tasması" yazan ürünü ben arama kutusuna kedi tasması yazmıştım ne bileyim diye iade eden mi ararsın, adında "küçük boy oyun topu" yazan ve açıklamada çapını yazdığınız topu "küçükmüş" diye iade eden mi ararsın, aynı anda 4 renk, 2 beden ürün sipariş edip 7'sini iade eden mi arasın. şu anki kargo trafiğinin %20'sini bu kitlenin gitti geldisi oluşturmakta.
mağazalarda bu siparişleri performans puanı ve ceza sistemi gereğince karşılamak zorunda kalıyor. yine denebilir ki kardeşim bize tanınıyor bu hak, kullanırız sana ne! tabii ki kullanırsınız, ancak bu oluşan ekstra maliyetin çözümünü satıcılar fiyat ve karlılık artırarak çözmek durumunda kalıyor. o yüzden ne yazık ki 20tl'te mal edip 40tl'ye satabileceği ürünü aradaki iadelerin yaratacağı masrafı da göz önünde tutarak 50tl'den satışa sunuyor.
pazaryerleri müşteri memnuniyet odaklılığının faturasını satıcılardan çıkardığı için zaten onların açısından bir problem yok. o yüzden koşulsuz iadeler vs havada uçuşuyor. olan satıcılara ve fark etmeden aynı ürün için daha fazla ödemek zorunda kalan normal alışverişinde olan müşterilere oluyor..
en basit örneğini vereyim, yurtdışından distribütörlüğünü aldığım markaların satışını araya petshop sokmadan direk tüketiciye yapıyorum. iş modeli 50tl ye malolan ürünü 15tl pazaryeri komisyonu, 12tl kargo 6tl sarf malzeme ve operasyon maliyeti ekleyip 20tl de kar koyup 100tl ye satmak. zira toptancılık yapıp aynı ürünü 70tl ye petshopa verirsem petshop ürünü 130-150tl bandında satacak (aksesuar kar marjları bu seviyede). bu şekilde iyi kalite ürünü tüketiciye daha uygun fiyata satabiliyorum. ama gelinen nokta da 100tl ye satılacak ürünün fiyatı artık 110tl. artık ürünü alan herkes habersiz bir şekilde gelecek %20 iade oranının yarattığı operasyon bedelini ürünü 10tl daha pahalıya alarak ödüyor (bu oranın sadece %1-2 si tasmanın bedeni uymadığı için vb haklı sebeplerle, gerisi birden fazla beden sipariş verenlerin iadesi) sonuç, artan fiyat ve aynı ürünü daha pahalıya alan normal tüketici.
edit: konuyu "hey ben vergilerini veren bir vatandaşım adamım, benim haklarım var" diye yorumlayanlara istinaden; konu ürünlerin her renk ve bedenden alınıp denenerek iade edilmesi değil. buyurun dilerseniz milyon tane sipariş verip bir tanesini alın ve gerisini iade edin. konu günün sonunda bunun satıcılara yarattığı kargo maliyetinden dolayı x birime satın alacağınız ürünü x + %10'a almanız. maliyet hesabında artık aynı fire hesaplar gibi iade kargo bedeli oranı hesaplanarak fiyata eklenmesi. yoksa tüketici kanunlarının da, haklarının da farkında ve sonuna kadar arkasındayım. ileride bu davranışın düzelmesi konusunda da herhangi bir beklentim yok, hatta daha da beter olacağına eminim. sadece 100 kişiden 80'i bu bahsettiğim şekilde alışveriş yapan 20 kişinin yarattığı ek masrafın bedelini daha yüksek fiyata ürün alarak ödüyor, bunu belirtmek istemiştim. yoksa sikmişim ingiltere'sini..
dünyadan huzur veren yollar
-
gecen gun baska bir entry'de listelemeye baslamistik ama devamini getirmenin vakti geldi. burada dunya'nin cesitli ulkelerinden manzarali ve gezmelik yollari google streetview uzerinden paylasiyoruz.
1.) ilk olarak us-101 ile basliyoruz (abd, oregon) izleyin: https://goo.gl/ytu1i8
2.) bu da ayni yolun california versiyonu: https://goo.gl/gqtov1
3) bu yol da amerikali motorsikletcilerin en sevdigi yollardan biri (michigan): https://goo.gl/h5n8tj
4) bir tane de kanada'dan geldi: https://goo.gl/zqjcts
5) evet sayin seyirciler norvec'ten bir gol haberi var. https://goo.gl/jtgdoy
6) norvec'ten bir gol daha var: https://goo.gl/sysegb
7) simdi de avustralya'nin ucsuz bucaksiz collerindeyiz: https://goo.gl/wxwthl
8) new mexico colleri de geldi: https://goo.gl/d1yfjm
9) izlanda bozkirlari: https://goo.gl/dwpva3"
10) alaska'nin sonsuzluga uzanan issiz bir yolu: https://goo.gl/me28l6
11) norvec'ten bir baska yol: https://goo.gl/rvafca
12) yine norvec ama bu son: https://goo.gl/l90euw
13) mogolistan'in kus ucmaz, kervan gecmez bir yolundayiz: https://goo.gl/4lp6l6
14) dun turkiye'ye atarlanan luksemburg'dayiz: https://goo.gl/5j7022
15) yeni zelanda'da yuzuklerin efendisinin bolgesiymis: https://goo.gl/q6jtal
16) isvicre alp daglarindayiz: https://goo.gl/yb3hnn
17) singapur'dayiz: https://goo.gl/vyvwga
18) endonezya'dayiz: https://goo.gl/xm5fhx
19) slovenya'dan selamlar: https://goo.gl/ei6sab
20) guney afrika'da toprak yol: https://goo.gl/8w3yfk
21) avustralya'dan bir koy yolu: https://goo.gl/nfflo1
22) polonya: https://goo.gl/hgt1i3
23) finlandiya'da uzun ince bir yoldayiz: https://goo.gl/j9opzb
24) arjantin'in bozkirlarinda dolasirken: https://goo.gl/xoxvd8
25) meksika'dan western film setini andiran bir yol: https://goo.gl/8ifiye
26) isvec-norvec'i birbirine baglayan yollardan biri: https://goo.gl/kpcjmi
27) van golu'nun dibindeyiz: https://goo.gl/g8jaxc (sonunda turkiye'den paylasim geldi)
28) canakkale: https://goo.gl/hoi43z
29) mikrofonlarimiz litvanya'da: https://goo.gl/5gvo7v
30) izlanda'da bir baska yol: https://goo.gl/aezmvh
31) iskocya'dan koy manzaralari: https://goo.gl/pwrkj5
32) goruntulerimiz hirvatistan'dan: https://goo.gl/1sjjsq
33) turku turku fransam: https://goo.gl/1sjjsq
34) botswana'nin yollari, bozkirdandir bozkirdan: https://goo.gl/08hee9
35) kanada'nin agaclari pen sanlidir ezelden: https://goo.gl/shilhi
36) rusya'nin kuzeyine dogru ilerlerken: https://goo.gl/1k8whg
37) ispanya'nin kuzeyinden bir dag yolu: https://goo.gl/sxwfej
38) irlanda'nin cimenleri yesil yesil bogurur: https://goo.gl/86bnoh
39) estonyali yarin var, agac kadar derdin var: https://goo.gl/hsrjka
40) yogun istek uzerine yeniden oregon'dayiz: https://goo.gl/ti0czb
41) yine yogun istek uzerine california'ya donuyoruz: https://goo.gl/dx4pmw
42) sicak sicak bir tane de sili'den geldi: https://goo.gl/qkc9yi
43) isvec'ten bir ornek daha var: https://goo.gl/6rikgn
44) trabzon-gumushane yolu: https://goo.gl/uqtb21
45) bartin: https://goo.gl/dgjrp7
46) yosemite parki: https://goo.gl/bps4ja
47) rusya'nin dogu ucu: https://goo.gl/w5qygw
48) kanada (kis mevsimi): https://goo.gl/ygx3lx
49) italya-avusturya sinirindan bir gol kenari: https://goo.gl/aky5f8
50) irlanda'da daglari tepeleri astiginiz su yol: https://goo.gl/oglsva
51) avustralya'nin sahil seridinin ufak bir kismi: https://goo.gl/kvyvck
52) oregon'dan cesitli bisiklet yollari: https://goo.gl/lk90tj
53) ozel istek uzerine almanya: https://goo.gl/c3oc6t
54) yine ozel istek uzerine girit adasi: https://goo.gl/xzwimu
55) ozel istek: ucsuz bucaksiz nevada colleri: https://goo.gl/ulssbs
56) ozel istek: tunceli: https://goo.gl/jdybi3
57) ozel istek: gunun anlam ve onemiyle alakali olarak artvin: https://goo.gl/btwz3l
58) yeniden artvin'deyiz: https://goo.gl/uzvbrg
59) italya'dan yeni link geldi: https://www.google.com/…1627&pitch=0!7i13312!8i6656
60) artvin'den yeni bir link geldi: https://www.google.com/…2297&pitch=0!7i13312!8i6656
61) bartin/amasra safranbolu/karabuk yolu: http://i.imgur.com/iagovir.jpg?1
62) fatsa-ordu sahil yolu: https://www.google.com/…8718&pitch=0!7i13312!8i6656
devami gelecek.
edit: bazi soru ve yorumlar gelmis.
soru: bu siralamayi neye gore yaptin?
cevap: burada bir siralama yok, daha cok listeleme sozkonusu. yani 1. siradaki yol ikinci siradakinden daha iyi diye bir sey yok. paylasimlarin yanindaki numaralar anlam olarak bir sey ifade etmiyor, sadece kolayca takip edilsin diye konulmus durumdalar.
soru: benim yasadigim yerde bundan daha guzel yerler var. onlara niye yer vermiyorsun.
cevap: baslik babamin mali degil. herkes buraya kendi sevdigi yollari koyarak katkida bulunabilir. isteyenler ozelden istedikleri ornegi bana da yollayabilirler ve yolladiklari ornegi buraya eklerim.
yorum: linklerin biri calismiyor, iki tanesi de ayni yeri gosteriyor.
cevap: hata duzeltildi.
ankara'da üniversite öğrencisi olmak
-
pekmezli simide alışmak demektir. hatta 2 simide bir ayranı yetiştirmek. hele baharsa mevsimlerden, kızılday'dan bulvara vurup kendini soluğu meclis parkında almak. hiçbir şeyin olmadığı o parkta gelip geçeni izlemek.
hayat boyu kullanmadığın sokak isimlerine alışmak demek ankara'da öğrenci olmak.
+ sevgilim burası neresiydi?
- karanfil
+ peki burası?
- burası da yüksel
+ şurayı biliyorum konurdu değil mi?
- evet orası konur. peki dostun olduğu sokak neydi?
+ hangi dost? şaşırtmalı soru bu : )
ezberlemeye çalışırsınız sokakların adlarını. buluşma yerleriniz kısıtlanır ankara'da. ya karanfil sokakta dost'un önünde buluşursunuz arkadaşlarınızla ya da ziya gökalp'te gima'nın önünde. her seferinde gima'nın hangi tarafı çelişkisini yaşarsınız. hoş gima falan da kalmadı ya artık.
paranın geldiği gün sokaklara atarsınız kendinizi. kızılay'dan tunalı'ya kadar yürür, kıtır'da oturup bir kumpir yer, üstüne 2 de bira içersiniz. bazen kuğulu parkta kuğulara simit atarsınız. banklarda kuşlar üzerime pisleyecek diye korkup oturamaz, sonra oradan esat'a, oradan da kurtuluş'a eve kadar yürürsünüz.
limon'a gidip manga, gölge'ye gidip raindog* dinlersiniz. ssk'da dolanıp çıkışta midye dolma yemek şarttır. sonra belki bir taksiyle esat. soluğu aspava'da alıp 1 dürüm döner, soslu olsun! dersiniz. yemeği yerken ayılıp, sonraki gün girilecek vizeyi hatırlar, boşver deyip kahkahalarla gülmeye devam edersiniz.
odtü'lü değilseniz odtü şenliklerine özenirsiniz. giriş yasak diye yolun ortasında inip dolmuştan, tanımadığınız arabalara otostop çekersiniz. beytepe'de rektör kar küreme makinası almış geyiği yapar, gülersiniz. olgunlardan kitap alır, güven park'ta otobüs ararsınız. dolmuşların tek fiyat uyguladığını öğrenir ve alışmaya çalışırsınız.
kış geldiğinde atkı kullanmaya alışırsınız ankara'da. soğuktan ciğerleriniz yanar, hatta sürekli tekrarlayacak bir hastalık kaparsınız. ellerdeki çatlaklara alışırsınız bir süre sonra. birbirini ısıtmayı öğrenir insanlar ankara'da. tek çift eldiveni paylaşır ve saçları kısa olan bereyi takar.
ankara'da öğrenci olmak hayatta hiç unutamayacağın bir deneyim yaşamak demek. ve ne kadar geçerse geçsin, bahsi her geçtiğinde gözlerinin dolması demek...
kadına vurması istenen 7-11 yaş arası çocuklar
-
siyasal islam ile zehirlenmemiş çocuklardır.
ekşi itiraf
-
babam öldü.
bir iki saat oldu , cenazesini yarın alacağız . 7 yıldır alzheimer, son iki yıldır yatalak , son 4 aydır hastanede son bir ayını da yoğun bakımda geçirdi .
bekliyorduk elbette , son bir haftadır daha yoğun bir şekilde git gide kötüleşen vaziyetteydi. çok zor bir süreçti bizim için , kendisinin içinde yaşadığı şeyleri zaten aklım hafzalam almıyor. kim bilir nasıl bir durumdaydı. tek tesellim artık bilinç olmadığından çok da acı çekmediğini düşünmüş olmam.
öyle donuk hissediyorum ki , artık acı cekmiyecek diye bir yanım seviniyor bir yanım yıkık . iki dağın arasında kalmış gibiyim. donuk bir şekilde son iki saatimi öyle yere bakarak geçirdim . bu dünyada çok zorluklar çekti bir kısmına ben şahidim , olamadıklarıma da şahit olanlar anlatır. fakirliği çok yaşadı ama hiç bir anında isyan duymadım ağzından. hep çalıştı. hiç boş oturmadı , zaten oturamazdı da. hayat o lüksü hiç tanımadı.
çok sertti. sert iklimde büyümüş , zor bir karekterdi.ne olursa olsun bizi kimseye muhtaç etmedi. çok gururluydu, hiç düşürmedi ne bizi, ne de kendisini. yeri geldi tarlada çalıştı , yeri geldi bekçilik yaptı , işçi oldu amele oldu. gocunmadı , kıt kanaat da olsa hepimize çok iyi bir hayat sundu. beni sonuna kadar okuttu. yemedi yedirdi giymedi giydirdi. boyle bir fedakarlıga karşı yüklenen borç nasıl ödenir bilmiyorum.
bence imkansız.
bu dünyada yok artık kendisi ama geriye bize çok büyük bir miras bıraktı. bıraktığı mirası paha biçilemez şerefli ismi , onurlu bir hayatla taçlanmış bir soyad.
bu dünyadaki en büyük miras babanızın size bıraktığı şerefli bir isim . bunu da yeni öğrendim. benim için son derece gurur veren bir mirası yere düşürmeden onun ismini sonsuza kadar taşımak , inşallah bunu başarırım.
bir mart ayında kaybettiğimiz annem gibi seni de bir mart ayında kaybettik. inşallah bu dünyada göremediğin güzelliklerin hepsini öteki tarafta kavuşur ve rahat edersin.
anneme de sana da allah rahmeti ile şefaat etsin. mekanınız cennet ,yattığınız yer nur olsun. amin
edit : çok mesaj geldi , bir çok insanın güzel mesajları inanılmaz destek ve güç oldu bana öncelikle hepinize çok çok teşekkür ederim iyiki varsınız. hepsine teker teker dönüş yaptım ama arada atladigim olduysa hakkını helal etsin.
insanların hiç tanımadığı bir insanin derdiyle dertlenmesi , acisina ortak olması kadar yüce bir duydu heralde yoktur.
bu yüce gönle sahip insanların varligi yok olmaya doğru giden umutlarımı yeniden tazeledi gerçekten. iyiki varsınız çok teşekkür ederim hepinize.
eleştirenler de oldu tabiki , hani böyle bir durumda enty mi girilir diye. çok iyi anlıyorum onları da , haklılar da bir yerde . ama babamin hatiratini bir yerelere kazımak , herkese duyurmak , onun varlığının sürmesini istediğim için içimden geçenleri yazdım.
burda amacım kendime bişey devşirmek degil.
ne kazanabilriim ki bundan. eksi verdim diyen var , yemin ediyorum bir gram umrumda değil. bir milyon eksi alsın isterse.
iyi ya da kötü, yine de eleştirenlere de bir gram kızmadım yemin olsun. allah hepinizden razı olsun . hepiniz var olun .
kooperatif kemal
-
efsane bir erşan kuneri bölümü. hem hikayesiyle hem alt metniyle hem de muhteşem çağlar çorumlu performansıyla defalarca izlenecek sahneler barındırıyor.
--- spoiler ---
mestan'ın sürekli ödül gelir mi diye sormasını kim akıl ettiyse alnından öpmek gerek. yeter yahu nerde psikopat atarlı ya da deli rolü oynayan varsa, “muhteşem oyunculuk” diye göklere çıkarılıyor. sinemadan anladığınız anlama sokayım af edersiniz. sıkıyorsa minimal oyna, nazlı'nın utanma anındaki elini saçına dolama hareketine bak vücut diline bak. oyunculuk o işte. bu konuya parmak basmaları bile benim için kafi. teşekkürler harika bir bölüm olmuş.
--- spoiler ---