ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
fakir evlerinde sıkça kullanılan cümleler
-
reis konuşuyor ayten sesi aç
12 ekim 2010 azerbaycan türkiye maçı
-
"almanya yenilgisini unutturacagiz" diye buyurmustu hiddink bu mac arifesinde. unuttuk valla. hakliymis adam. isini biliyor.
pişman olmak isteyenlere tavsiyeler
-
hissettiğiniz gibi yaşamak yerine küçük hesap peşinde koşun. sürekli kaygılanıp geleceği düşünün. gerisi gelecektir.
ümraniye
rüzgar çetin
-
kendisiyle 2 yıl önce 2-3 kere aynı masada bulunmuştum. o zamanlarda kaç tane arabayı haşat ettiğiyle, istediğimi yaparım kimse birşey diyemez havasıyla konuşuyordu. sonradan sinan çetinin oğlu olduğunu öğrendim ki onu da kendi babasının çalışanların çoğunu minimum maaşla çalıştırdığını gururla anlatarak ve bunun şark kurnazlığı değil ticari zeka olarak gördüğünü söylüyordu.
o zamanlar kendisiyle tanışma sebebim bir arkadaşımla olan muhabbetleriydi. daha sonra arkadaşımla aralarındaki şeyi bitirmişler. sebep ise rüzgar çetinin arabayı manyak gibi kullanması, arkadaşımın korkuyorum, düzgün kullan demesi üzerine kavga etmeleri ve en sonunda kendisine hakaret etmesi olmuş.
haşat ettiği arabalarla, ve babasının insanları az maaşla çalışmaya zorlamasıyla övünen biri için hiç üzülmüyorum açıkçası. keşke hayatını kaybeden polis emniyet kemerini taksaydı da çocuklarını babasız bırakmasaydı. zira bazılarının babaları çok güçlü, onlara birşey olmuyor.
bağcılar'da polisle minibüs şoförünün kavgası
-
abd de olsa şu anda gövdesinde beş mermiyle morgda yatıyor olacak olan minübüs şoförünün kavgasıdır.
(şu klişeyi de yazdım artık çok rahatım sözlük.)
zenginlik belirten ufak detaylar
-
kaşardır bu detay.
eğer bir evde kaşar büyük büyük doğranıyorsa o ev zengin evidir.
yok, küp küp ve ufak doğranıyorsa o ev zenginliğe biraz mesafelidir.
not: biz direk teker koyuyoruz masaya.
en güzel türk kadını
-
olm sinem kobal diyen olmuş lan ahahafdsfdfhlfgjö yok serenay sarıkaya anasını satayım
debe editi: (bkz: gezi şehitleri ölümsüzdür)
hamza hamzaoğlu'nu hamza parantezine almak
-
sonuç 'hamza(1+oğlu)' olur.
makarneks
-
sadece 1 lira..
evet.. hakikaten 1 lira.. çok ucuzmuş gibi pazarlanıyor ya bu çakma erişte ona yanıyorum..
aldım denemek için, peynirli soslusundan.. belki sosu dökmesem yenebilirdi o eriştemsi ucube şey.. tamam evde yapılmış peynirli makarna lezzeti beklemiyoruz, tabii ki içinde kimsyasallar olacak.. tamamen bu beklentiyle almama rağmen o korkunç kokusuna dayanamadım.. nasıl suni, ilaç ilaç kokuyor anlatmak mümkün değil.. evde bu güne kadar yemeyip de döktüğümüz yemek sayılıdır..
kendisi de bunlardan biri oldu.. o yüzden hiç iyi şeyler hissetmiyorum kendisine karşı..
1 lira.. evet, o paraya gider bir paket makarna haşlar yerim.. zamanı pek kıymetli yeni çağ insanlarındansanız toplamda da en fazla 15 dakika farkeder.. hem 1 kişi değil 5 kişi tıka basa doyarsınız..
ucuzmuş gibi görünen pahalı nesnelerden biridir ve çok korkunç bir tadı vardır.. eğer bir şekilde almış ama henüz yememişseniz bari o sosu dökmeyin..
türklerin meslek yorumları
-
içimde yara olan yorumlardır maalesef..üniversitenin maliye bölümünü kazandım. eş dost soruyor tabi "nereyi kazandın" diye..maliye diyorum. bütün akraba, eş dost, sohbet ortamında insanlar vs..hepsinin ortaklaşa yaptığı yorum şuydu:"oo iyi, girersin maliyeye, rüşvet müşvet, o biçim yolunu bulursun..aman sakın ihmal etme..cebine bakacan bu devirde. zaten tezgaha uymazsan seni tutmazlar, sürerler vs.." sadece akrabadan bir kişi "aman elinherifi, namusunla çalış da en azından bir tane namuslu memur olsun şu memlekette" dedi. sadece bir tek kişi...ama aynı insanlar memleket meselelerinden bahsedilen her sohbette rüşvet yiyen memurdan ağlarlar, ülkenin kötü yönetildiğinden şikâyet ederler..bir başka sohbette memura avanta verip işini nasıl hallettirdiğini sanki iyi bir halt yemiş gibi ballandıra ballandıra anlatırlar. sonuçta maliyeye girmedim, o işi de yapmadım ama öğrendim ki biz kendi kazığımızı toplum olarak kendimiz yontuyormuşuz.
birgün ormanda ağaçlar toplantı yapmışlar. baltadan şikâyet ediyorlarmış..bizi şöyle kesiyor böyle koparıyor, acımasız , katil vs..hararetli hararetli konuşurlarken yaşlı bir çınar ağaçı demiş ki; "boşuna konuşmayın, sapı bizdendir"...
beyaz yakalı şiiri
-
her sabah kahvaltıyı ofiste yaparsın.
her öğlen starbucks, cafe nero fink fink gezersin.
akşam olunca 'hadi bi event set edelim' dersin.
oysa cebindeki parayı herkes bilir #beyazyakalı
müdüre manager, departman toplantısına staff dersin,
marka giyinmeyi lüks sanırsın.
kanyonda kuaföre maaşın yarısını verirsin.
at the end of the day sana kalan ne #beyazyakalı
91 yaşında sevgilisi olan 31 yaşındaki adam
-
(bkz: yenge de kuru üzüm gibiymiş)