ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
anne with an e
-
anne with an e'yi büyük bir keyifle izlemiştim ve muhtemelen hiçbir introsunu da kaçırmadım. gördüğüm kadarıyla çok beğenilmiş ve yazılmış hakkında, ben ise sadece introsundan bahsedeceğim.
anne with an e/ intro
intro, sanatçı brad kunkle'ın sekiz resmi üzerine kurgulanmış. kunkle'ın sekiz resminin tamamı keten veya ahşap üzerine yağlıboyadan oluşuyor ve hepsini tamamlaması yaklaşık üç haftasını almış. tüm bu resimler 3d dijital modellere dönüştürülmüş. intro, kışın başlayıp sonbaharda bitecek şekilde mevsimlerle ilerliyor. mevsimler anne'in duygusal yolculuğunun göstergesi aynı zamanda.
intro'da çok fazla detay var; diziyi izlediğinizde her bir detayın ne anlama geldiğini daha iyi anlıyorsunuz. tilki, baykuş, serçe, sinek kuşu gibi birçok detayın herbirinin anne ile bağlantısı var. çok daha dikkatli bakınca serçenin gözlerinin olmadığını görürsünüz mesela; bunun da dizinin uyarlandığı montgomery'nin ''anne of green gables'' kitabındaki bir bölümden esinlenildiği anlaşılıyor. kunkle, bu metaforun anne için de uygun olduğunu düşünmüş; anne'in yolculuğu herkesinkinden farklı çünkü. o bölüm;
"kuşların nereye uçacaklarına karar vermeleri için altıncı hisleri vardır. bu simgeyi seviyorum; gezegendeki bu hayvanların altıncı hissi var, nereye gideceklerini biliyorlar."
intro'dan bazı görseller;
görsel
görsel
görsel
anne with an e/ intro/ behind the scenes
müzik ise the tragically hip grubunun ''ahead by a century'' single'ı, sözler ise şöyle ve anlamlı ayrıca;
''first thing we'd climb a tree and maybe then we'd talk
or sit silently and listen to our thoughts
with illusions of someday casting a golden light
no dress rehearsal, this is our life
and that's where the hornet stung me
and ı had a feverish dream
with revenge and doubt
tonight we smoke them out
you are ahead by a century (this is our life)
you are ahead by a century (this is our life)
you are ahead by a century
stare in the morning shroud and then the day began
ı tilted your cloud, you tilted my hand
rain falls in real time and rain fell through the night
no dress rehearsal, this is our life
but that's when the hornet stung me
and ı had a serious dream
with revenge and doubt
tonight we smoke them out
you are ahead by a century (this is our life)
you are ahead by a century (this is our life)
you are ahead by a century
you are ahead by a century (this is our life)
you are ahead by a century (this is our life)
you are ahead by a century
and disappointing you is getting me down''
kaynak
7 ekim 2019 metro grossmarket işe alım rezaleti
-
ayaküstü eline jilet verip traşa göndermek ney lan? şakaysa hiç komik değil, ciddiyse çok komik. bu ik'cıların psikolojisi nedense hep bozuk zaten.
hayata dair gülümseten detaylar
-
559c numaralı iett otobüsünde yanına oturduğum güzel kızın, kulaklarımızda kulaklık olmasından mütevellit, telefonunun notlar kısmına "beşiktaşa yaklaşık kaç dakikada varırız sizce" yazıp beni dürterek bana okutması ve benim de karşılık olarak, cevabı buğulu cama yazmış olmam.
nur bozar
-
kime benzettiğimi bulduğum anda içim rahatladı. kız aynı veli kavlak ya.
nur bozar: http://galeri12.uludagsozluk.com/…-bozar_694735.jpg
veli kavlak: http://www.tff.org/…12/tamsaha/subat2012/veli-4.jpg
~velicim kızmıyosun di mi canım? muck :*
11 aralık 2020 türk futbolunun iflası
-
şehit babasının evine haciz gelirken futbol kulüplerinin milyarca liralık vergi borçlarının affedildiği,
milletin karısına dadanıp üstüne bir de silahla hastane basan futbolcuların hiçbir şey olmamışçasına futbol hayatına devam edebildikleri,
engelli taraftarların dahi tribünlerde dayak yediği,
sayın cumhurbaşkanımızın izniyle tabirini kullanmadan hiçbir kulüp başkanının açıklama yapamadığı,
futbol özetlerinin bile yalvar yakar şifresiz yayınlatıldığı,
hakemlerin çoğunlukla rezil yönetimler sergilediği,
spor programlarında futbolun sorunları yerine magazinin konuşulduğu,
taraftarların siyaseten hiç olmadığı kadar ayrıştıkları,
altyapılarında müthiş torpil ve daha nice rezil olayların döndüğü,
fanatikten sonra ülkenin en çok satan spor gazetesinde her gün alakalı alakasız haberlerde " başkan erdoğan da oradaydı / başkan erdoğan aradı " cümlelerinin bulunduğu,
uluslarası kulüp turnuvalarına sırf lig düşünülerek yedek kadrolarla çıkan takımların bulunduğu,
devlet televizyonundan millete atar gider yapan bilmem kaç bin lira maaşı cukkalayan tiplerin spor yorumcusu olduğu
bir ülke, şimdiye kadar iyi bile dayandı!
manchester united
-
6 milyar pound’a koca manchester united’ı tak diye satın alabiliyorsun.
128 milyar dolar hakikaten ne paraymış. böyle kıyaslarda çok daha iyi anlıyor insan.
öğretmenlere zorunlu pcr testi yapılması
-
reyiz yerden göğe kadar haklı. ben olsam aşı olmayan öğretmeni kafese koyar şehir şehir gezdirirdim. aşı karşıtı öğretmen çocuğa ne öğretecek?
sahip olunan ilk bisiklet
-
alındığı gün çingeneler tarafından bir tur istenen ve mahallenin köşesini dönüp gözden sonsuza kadar kaybolan gıcır gıcır bir bmx.
yıllar sonra editi: ulan şimdi bile okuyunca cümlenin sonlarına doğru gözlerim doluyor amk.
getir'in röportaj veren kuryeyi işten çıkarması
-
işiyle ilgili en ufak bir şikayette bulunmamış, ülke ekonomisini eleştirmiş ve çok haklı bir gencin işten çıkarılma iddiası. sözlük bu genci yarı yolda bırakmaz tabii.
tuğrul türkeş'in rus sevgilisi
her şey dahil otelde tatil yapmak
-
tatil dediğimiz olay kişiden kişiye değişen bir zevk olup neden milletin birbirini gömdüğünü anlamadığım eylem.
ben belki bu yaşıma kadar bir sürü yer gezdim artık bütün gün yiyip içip denize girip yatmak istiyorum kime ne alüminyum?
biri de demiş ki:
“şu saatte şu olacak, bu olacak. kafama göre hareket etmedikçe o benim için tatil değildir.”
eleman her şey dahil oteli nazi kampı falan sandı galiba. olm yine istersen dışarı çıkabiliyorsun la kimse seni zorla bir yerde tutmuyor.*