hesabın var mı? giriş yap

  • bu tarz diyaloglar yüzünden iş aramayı bırakıp girişimci olmaya karar verdim. tamam şirketlerin bazılarında mankafa tipler vardır da her görüşmede de bir tane bana mı denk gelir? bir de kurumsal firmalar, altını çiziyorum.

    3. görüşme, lojistik firması (alakasızım ama 2 aylık işsizlik beni bu yola düşürüyor)

    - zminrna hanım daha önceki görüşmelerimizden yola çıkarak bu pozisyon için uygun olduğunuzu düşündük. fakat birkaç noktaya daha değinmek istiyoruz.
    + tabii.
    - öncelikle biz çok yoğun çalışıyoruz. buna ayak uydurabilecek misiniz?
    + yoğunluktan kastınız?
    - cumaları gece 23.oo'e kadar. cumartesileri ve bayramlarda dönüşümlü. bazen haftaiçi birkaç gün 23.oo'e kadar...
    + hmm anlıyorum çalışmadığınız gün yok gibi.
    - ehehe evet biraz öyle. peki maaş konusundaki düşünceniz nedir?
    + bla bla aldım en son çalıştığım yerden.
    - aaa bu ücret bizim için fazla. 5-6 yıldır çalışanlar bu ücreti alıyor.
    + hmm anlıyorum fakat ben bu ücretin altına inmeyi düşünmüyorum. malum istanbul'da yaşamak zor bu sunduğum ücret de ortalamanın altında bile.
    - yani burda çalışanlar genelde evli. eve 2 maaş girince geçiniliyor. sizin yok mu evlilik planınız? evlenirseniz siz de rahat yaşarsınız, kötü bir maaş değil aslında.
    + anlamadım?? evlenirsem rahatça burda çalışır geçinirim doğru mu??
    - ehehe tabii burdaki herkes öyle yapıyor.
    + @@!!??

    çok bilinen, kurumsal bir firmanın bakış açısı. lanet olsun lan size. evlencekmişim geçinmek için...

  • uzun zamandır aklıma takılmış sorudur. gülünecek bir şey olabilir farkındayım fakat gerçekten merak ediyorum.

    şimdi biliyorsunuz milyarlarca gezegen var. ya bu gezegenler, galaksiler; bizde olduğu gibi birleşip başka komplike bir canlının bedenini oluşturuyorsa?

    hatta aklıma şu da geldi, biliyorsunuz kanser kontrolsüzce çoğalan ve durdurulamayan hücrelerdir. insanoğlu başka bir canlının kanseri olabilir mi?

    çünkü biz de kontrolsüzce çoğalıp içinde bulunduğumuz gezegene zarar veriyoruz.

    bilmiyorum çok garip gerçekten.

  • çözümü bizdedir.

    fransa'ya iyi niyet adına hemen bizim sokak kedilerinden büyük bir ekip yollayalım. hem paris havası almış olurlar, hem de karınları bir güzel doyar :)

  • astrolojiye inanan birisinin boş muhabbetini çekeceğime seneler boyu bekar kalırım. en azından cahilliğe maruz kalmam.

  • sanırım bir güncelleme yapmanin vakti geldi, öncelikle #149779886

    ilk olarak makro ölçekle başlayalım. fed başkanı jerome powell bu hafta kongrede vekillerin sorularını yanıtladı. uzun uzun detaya girmeyeceğim çünkü aylardır söylediğinden farklı bir sey söylemedi. sanırım tek fark, "terminal rate ilk tahminlerimizden daha yüksek olabilir" ve "25 baz puana düşmemiz ileriki aylarda 25 baz puandan daha fazla artırım yapamayacağımız demek değildir" demesi oldu. 50 baz puan ihtimalinin masaya geri geleceği belliydi. son birkaç gündür piyasanın hali ortada zaten.

    yeni sıcak gelişme ise amerikan bankacılık sektöründen. ftx faciasından sonra resmen çöküşe geçen silvergate'ten sonra şimdi de silicon valley bank'in (svb) likidite için elindeki bonoları kendi terimleriyle dengelemesi (realign) olumsuz havayı körükledi. bankacılık sisteminin kriptoya etkileri ne alaka ve bu ne anlama geliyor, hemen açıklamaya çalışayım. öncelikle bankacılık sektörünün nasıl işlediği hakkında kısa bilgi;

    amerikan bankacılık sisteminde 17.6 trilyon dolar para dönüyor. kanunen bu paranın %15'i aşırı likit enstrümanlar olmalı yani 17.6 trilyonun yaklaşık 3.1 trilyonu aşırı likit (highly liquid ingilizcesi, türkçesini bilen yeşillendirsin) türden (fiziksel para, hazine bonosu, şirket bonosu, mortgage backed security vs vs. kısacası satılması kolay şeyler) ve bu 3.1 trilyonun sadece ve sadece 0.1 trilyonu bildiğin banknot, fiziksel para. kısacası bankacılık sektörünün geçen sene patlayan ftx'den ya da celcius'tan hiçbir farkı yok aslında. herkes parasini çekmek istese sistem çökecek. zaten gidip bankadan yüklü para çekeniniz olduysa bilir, birkaç gün sonra gelin verelim derler.

    geriye kalan 3 trilyon dolarlık bonolarda da durum pek parlak degil, banka bu bonolari satmadığı sürece sorun yok ama müşterilerine paralarını vermek için satmaya başlarsa sorun başlıyor. şu görsel'de gorulecegi uzere 2022 basindan beri bu bonolar kagit uzerinde (unrealized) zarar.

    simdi gelelim svb'ye. bu banka silikon vadisindeki çoğunluğu start-up olan, henüz daha yolun başındaki ve sıcak paraya aşırı ihtiyaç duyan şirketlere çalışan bir kurum. dolayısıyla faizlerin yükselmesi ve piyasalardaki likiditenin düşmesinden ilk etkilenen şirketler bunlar. iş boyle olunca bu şirketler bankadaki nakitlerini çekiyorlar ve svb bu talebi karşılamak için bonolari satmaya başlıyor, bu da bankanın kağıt üzerindeki zararının gerçekten zarar olması demek. bunları da 4 ay önce #145796640 nolu entry'nin 5. paragrafında likidite darlığının sonuçlarını açıklarken anlatmıştım.

    bu durumda piyasalara ve bitcoin'e ne olacak peki, endişelenmeli miyiz? şahsi görüşüm, hayir. fed'in rr (reverse repo) hesabında hala 2 trilyon dolar var. bu paranın ne olduğunu uzun uzun anlatmayacağım ama piyasaya anında sürülebilecek bir fon olarak bilin. bankacılıktaki endişeyi piyasaları ani olarak çökertecek bir black swan event olarak görmüyorum. sadece malumun ilani, böyle şeylerin olmasını bekliyordum zaten. piyasa doğal olan "duygusal" tepkisini veriyor.

    bitcoin de ise önemli direnç ve destek seviyeleri olan 25200 ve 15600'lerin ortası olan 20300'lerin altına düştük. açıkçası bu seviyeleri bu kadar hızlı göreceğimizi düşünmemiştim. eğer bitcoin 20300'e önümüzdeki bir kaç günde geri gelemez ise ilk hedef alt çeyrek olan 18k, 2. hedef önemli destek seviyesi 15600'ler. eğer 20300'ün üzerine çıkar ise bir süre bu seviyede konsolidasyona devam eder diye düşünüyorum. uzun vadede aşağı yönlü yola devam etme ihtimali hala daha yüksek. kısa vadede ise hareket önümüzdeki haftanın enflasyon ve 23 marttaki fed toplantısına bağlı. ayı sezonunda parasına para katan dostlara burdan selam olsun.

    edit: imla & reverse repo

  • bak cahil arkadasim, kimse bu ulkede bedava yasamiyor. her insanin annesi, babasi, akradasi vs.. esek gibi vergi oduyor.

    ondan dolayi sacmalamak otesinde birsey soylemiyorsun. okuyan insanlari devlet degil anne babalari okutuyor.

    kaldi ki kimse sen hakaret et diye senin agiz kokunu cekmek zorunda degil.

  • yıkmaya yakmaya doyamayanların yeni marifeti. tesadüfe bak ki tam da işe yarayacak yerler yanıyor.

    hırsınızın ve hırsızlığınızın bir sınırı yok mu?

  • annemler beni yengem'e bırakmıştı bir yere gidiyorlar diye. yengem'e demiştim oyun oynayalım. tamam dedi ne oynayalım? dedim sen kaç ben sana tecavüz etmeye çalışayım... ulan diyorum, inşallah hala hatırlamıyordur.