hesabın var mı? giriş yap

  • şerefsizliğin daniskası! evde kal diye ayak yapacaksın, mesajlar atacaksın insanlara, uygulamamızdan işlem yapın diyeceksin, şirinlik yapacaksın. sonra kendi çalışanın, timsah gözyaşlarını yüzüne vurunca adamı kovacaksın. özür dilemek yetmez. vodafone bedel ödemeli!

  • kutlesinin oldugunu soyle anladigimiz parcacik:

    basariya ulasmis notrino varligi kanitlayan deneylerin ardindan yapilan hesaplamalar gostermistir ki biz yalnizca dusundugumuzun ucte biri kadar notrino gorebiliyoruz dunyada.. yine yusuf yusuf moduna giren bilimadamlari buna da bir cozum bulurlar.

    efendim notrinolari kutlesiz diye bilirdik. netekim eger kutleleri olursa, bu onlarin salinim, yani saga sola dogru ileri geri hareket etme olayinda bulunmasini saglar. bu da salinim hareketinde bulunan notrino abimizin notrino dedektoru (bkz: super-kamiokande) tarafindan farkedilmesini saglar. zaten notrino dedektoru de yalnizca bir tur notrino gorebilmistir.. aa.. iste cozumu bulduk!

    uc form (dikkat efendim, tur degil, form) notrino vardir: elektron-notrino, muon-notrino, tau-notrino
    bu uc kardesten (mephisto, baal ve diablo abilerimizdir) bir tanesinin kutlesi olmalidir demek ki! neticede iste bu uc formdan yalnizca bir tanesinin kutlesi oldugu icin biz hesapladigimizin ucte biri kadar goruyorduk.. bir tasla iki kus hasan abiii!!

  • bir değil bin tane var ama ben birine yoğunlaşacağım çünkü ben uzun zamandır bunu yaptığım için layığımı buldum;

    arkadaşlar, yöneticiniz ile hakkınız olan şey için konuşun, kariyerinizin nasıl şekilleneceğini, mutlaka konuşun . öyle yılda 1 defa değil, yılda 3-4 defa konuşun.
    size bir yol çizmesini, ne zaman terfi vereceğini belirlemesini mutlaka sağlayın, o sizden iş için bitirme saatleri tarihleri ister ya, siz de ondan kariyer yolunuz ile ilgili yapılacak çalışmalar için bitiş tarihi isteyin.

    ben yapmadım; saygılı olayım, gidip ağlamayayım, habire şikayetlenen bir konuma düşmeyeyim dedim. onlar zaten anlar benim hakkım olanı verirler dedim. bu beni insan olarak yüceltti ama beni onların gözünde "daha iyi çalışan" yapmadı.
    aksine isteksiz olduğum için operatif biri olarak göründüm belki.

    diyeceğim o ki, vaktim yok konuşamamlara kanmayın, sen daha yenisin neyin terfisilere kanmayın, çünkü bendeniz çok köklü çok kurumsal bir şirkette çalışmama rağmen 2 senede 2 terfi alıp hiyerarşik olarak üstüme basan insanlar gördüm. ben ise 2 sene de bir konuşup bana ne zaman terfi vereceksin diye soran bir insandım. demek ki bu arkadaşlar senede 4 defa konuşmuş, gitmekle tehdit etmiş. ben hiç tehdit etmedim, saçma bulurdum ama bir çok iş arkadaşımın gitmekle tehdit ederek maaşlarını arttırdığını öğrendim.

    bu pis dünyada başka türlü iyi maaş almak ve hatta ayakta kalmak zor.

    edit: mesajlar geliyor sıklıklar diyorlar ki ben tehditi savurunca terfi aldım, zam aldım, şu an için 10 kişiden 1 kişi tehdit olmaz dedi, ama denememiş, tehdit eden diğer arkadaşlar ise muvaffak olmuş. bu da bizim türk kafasının korku ile ittirildiğinin ibaresi. ben de tehdit etsem mi diye düşünmüyor değilim.

    yıllar sonra gelen edit: entry' den 2 sene sonra şans da yardım edince tehdit de işe yarayınca 2 kademe birden atladım. hiç hoşuma gitmedi tehdit ama, mecbur bırakıldım

  • hayatımda ilk kez bir tabela üniversitesinde bir dersin hakkıyla notlandırıldığını görüyorum. hocaya burdan tebriklerimi yolluyorum.

  • - evde tufek bulundurmak
    - bir kadinin o tufegi alarak esine saka yapmak istemesi
    - bir kadinin bir tufegi siradan bir esya gibi koltuga koyup gitmesi
    - bir adamin tufegi eline alip esine ayni mal sakayi yapma geregi duymasi
    - bir adamin tufegi esine dogrultup tetige basmasi
    - evde bulunan tufegin dolu olmasi, ya da saka icin doldurulmasi

    bir nefeste sayilabilecek 7 salak hareket. tanim: toplumun ortalama zekasini yansitan olay.

  • galerici ve müşteri..
    m: iyi günler bilader..
    g: iyi günler buyurun..
    m: kaça bu porşe?
    g: 250 milyar..
    m: yav destur!.. geçen hafta 240 milyardı?
    g: peki ondan önceki hafta ne kadardı?
    m: ee.. o zamanda 230 du..
    g: demek kiii?
    m: demek ki her hafta soruyorum..
    g: fakaaat?
    m: fakat almıyorum..
    g: demek kiii?
    m: demek ki yürüyüp gitmem lazım yavaştan..
    g: fakaaat?
    m: fakat yüzsüzlük edip kalıcam galiba..
    g: demek kiii?
    m: şş tamam lan sıkıldım ben..
    g: fakaaat?
    m: fakat sen betermişsin be!!
    g: demek kiii?
    m: şimdi oturtuyorum yumruğu..!
    g: fakaaat?
    (polis müşteriyi yakalar)
    m: fakat sen çoktan polise haber vermişsin..
    g: demek kiii?
    m: demek ki içerden çıkınca ben senin ananı..
    g: fakaaat?
    m: fakat ben içerdeyken sen benim anamı.. bırakın laaan!