hesabın var mı? giriş yap

  • hacılar uyumayın, bu zenci kardeşimizin sizi kandırmasına izin vermeyin. videoyu dikkatli izlerseniz suyu kaba dökerken 2 farklı durum için farklı açılarda döküyor ve suyun kendi hızı ve yönü sayesinde dönüş sağlanıyor. tanım olarak; bariz şekilde yalan olan görüntülerdir.
    olayın temel açıklaması bu şekilde. detaylı bilgi için coriolis etkisi olarak arama yapar detaya ve matematiğe doyabilirsiniz.

    evet böyle bir etki, böyle bir sanal kuvvet vardır ama zannettiğiniz kadar baskın değildir. hatta su akış yönü ile ilgili yapılan deney, birkaç metreküplük bir su tankına talaşla karışık su koyularak yapılır. su kabın içinde birkaç gün bekletilir ve bu sayede suyun iç hareketi minimuma indirilir. sonrasında tankın dibindeki delik açılır ve o birkaç tonluk su akarken siz bu dönüşü anca tankın bitmesine yakın hafifçe gözlemleyebilirsiniz.

    güzel bir soru sorayım. bu kadar baskın bir kuvvet olsaydı, düz bir çizgide yürümemiz mümkün olur muydu? arabaların uçakların ne kadar sağa çekeceğini bir düşünsenize...

    sonuç olarak bu olayın çıkış noktası şudur;
    portekizli denizci kardeşlerimiz kuzey yarım kürede top atışı yaparken, sebebini bilmiyor ama başarılı olabilmek için vurmak istedikleri noktanın bir miktar soluna ateş ediyorlardı. bir zaman sonra güney yarım kürede uzun mesafe atışları yaptıklarında hedefi vuramadıklarını fark ettiler. işin garip tarafı, güneyde hedefin sağına ateş etmeleri gerektiğiydi.
    daha sonra bu olayı fransız bir bilim adamı çözümledi ve formüle dökebildi, hadi bakalım tahmin edin bi dayının soyadı nedir? evet bildiniz...

    uzun mesafe keskin nişancı atışı, top atışı gibi durumlarda etkisi hesaba katılır. özellikle roket itme gücü bulunmayan, momentum ile mesafe kat eden cisimlerde etkisini daha yoğun görürüz çünkü bu etkiyi yenecek ters bir itim gücü yoktur.
    sonuç olarak fizik kuralları hayatın her anında geçerlidir.

  • evet, türkiye'dedir. meşhur olan en psikopat biliminsanları bile bu kadar makaleyi kariyerleri boyunca ancak yazabilirken, güzel ülkemizde farkedilmeyen dehalar bu sayıyı 5 yıla sığdırabilmekte. o değil de haftada bir bilimsel makaleye denk geliyor, çok merak ediyorum "buradan da bir skandal patlar mı acaba" diye (nitekim bkz: fizikte bilimsel aşırma skandalı) , umarım öyle bir şey değildir ama yine de bunca zamandır mustafa saltı da dahil olmak üzere bu derece kısa zamanda bu kadar fazla makale yazan birini görmemiştim.

    http://fen.ege.edu.tr/~jfourier35/

    edit: bu başlığı açtıktan sonra sayfa içeriği nedense uçuverdi.

    edit2: "editör"ü olduğu dergilerden birinin sayfasındaki makale listesi:
    http://www.sapub.org/…journalid=1070&personid=16145

    edit3: 1 haziran 2012 itibari ile universite ile ilisiginin kesildigi haberleri dolasmakta. bolum websayfasindan ismi de silinmis.

    edit4: doktora tezinin tamamen kopyala-yapıştır olduğu ortaya çıktı*. tezi de iptal edilmiş. ama hiç bir resmi kurumdan, tek bir resmi açıklama gelmedi. intihalin kendisinden ziyade bu sessizlik türkiye akademisinin utancı olarak hatırlanılmalıdır. bir makalesi çok prestijli bir dergi olan journal of mathematical physics'ten geri çekildi.

    edit5: leiden ranking'e göre ege üniversitesi matematik ve bilgisayar bilimlerinde kendisinin makaleleri ile dünya ikincisi oldu. olay türkiye'den insanların leiden ranking'i uyarması ile dikkatleri çekti, en sonunda milliyet ege'ye manşetten haber oldu: http://i.imgur.com/ew2pe0p.jpg (bkz: #35638118)

  • kazının yeni yeni başladığı, kazı alanına arkeologların serbestçe girebildiği günlerdi.. ismini hatırlamadığım genç bir arkeolog, kazının aşama aşama fotosunu paylaşıyor, kazının ilerleyişi hakkında bilgiler veriyordu. arkeolog'un son tweeti, kelimeleri tam olarak hatırlamamakla beraber " sasani hükümdarı shapur'un kişisel serveti olduğu tahmin edilen, içlerinde envai çeşit değerli mücevher, dönemin ünlü pers büyücülerine ait değerli büyü kitapları ve el yapımı özel işlemeli savaş aletleri ve zırhlar bulunan çeşitli büyüklüklerde sandıklar bulundu" şeklindeydi. tweet aynı gün, atıldıktan birkaç saat sonra silinmişti. yanlış hatırlamıyorsam arkeolog da birkaç gün sonrasında hesabını kapatmıştı. hesabı kapattıktan bir süre sonra da bölge tamamen koruma altına alınmıştı.

  • bu onemli dersimizde siz cok sevdigim yazar ve okurlara sudan votka limon yapmayi anlaticam. farzedin paraniz kalmadi ya da barmene kil oldunuz. gidin bir bardak su isteyin. bir sure sonra geri gidip limon ilave etmesini soyleyin, cekinmeden yapacaktir. daha sonra, baska bir barmene gidip bunun votkasi az olmus usta bu ne diyin. kalanina votka ilave edecektir. boylece elinizde bir votka limon olmus olur. sık tekrarlamamak gerekir cunku bazi barmenlerin hafizasi kuvvetli olabiliyor.

  • eğer doğruysa telefon numarası, nerede çalıştığı belli bir hayvan evladının marifetidir. kız yurtdışına çıkacağı için ertelemek zorunda kalmış keşke polise hemen haber verebilseydi. burdan yapabileceğimiz herhangi bir şey olup olmadığını merak ettiğim durumdur ayrıca. kızın sosyal medyada gezen mesajı ihbar kabul edilebiliyor mu gibi sorular doğurmuştur.

    evde yalnızken sipariş verildiğinde, hele bir de geç saate kalmışsanız karşıdaki adamın sizin hakkınızda kapılabileceği art niyetli düşünceler korkusunu hortlatmıştır ayrıca. aşağıdan kapı çaldığında asansörün gelmesine yakın kapının sürgüsünü açıyor, üç kat kilidi bire indiriyorum ki evde yalnız olup korktuğum anlaşılmasın. kapıyı açmadan da mutlaka yok seninki daha gelmez benimkidir falan diye sesleniyorum içeriye doğru. televizyonun sesini açıyorum vb. sırf bunun için iki menü ya da iki içecek söylediğim de oluyor. bunlar oluyor çünkü allah korusun başınıza bir iş gelse "gecenin o saatinde sipariş vererek herifi kapının önüne kadar getiren kız" olarak içten içe suçlanacağını da biliyorsun. hiç ama yemeksepeti, ama kurumsallık, adamlar çekinir falan diyemiyorum. bir şey olsa ailem şoku atlatınca bana o saatte sipariş vermenin risklerini anlatır, ya da konu komşu "gerçi gece gece ne gerek varmış" falan der biliyorum. böyle hizmetler kadın milleti için değil bizim memlekette galiba, biz çok yanlış geliyoruz.

  • 100 mafya ailesinden müteşekkil, yaklaşık 7 bin üyeli bir örgüttür. yıllık döndürdükleri para miktarı 35-50 milyar euro'dur. bu miktar onları avrupa'nın en güçlü mafyası yapmaya yeter artar bile. uyuştucu madde olarak kokain ticareti yaparlar. radyoaktif ve zehirli atık kaçakçılığında avrupalı nükleer, ilaç, kozmetik, patlayıcı mühimmat sanayinin pis işlerini yapmada en iyisidirler. doğu bloğu ülkelerinde silah kaçakçılığı da yapmaktadırlar. bir italyan mafyasında olması gereken tüm özellikleri fazlasıyla taşırlar. kendileriyle çalışmayan, ihanet edenlere karşı çok acımasız ve sert bir tutumları vardır. ünlü sicilya mafyası cosa nostra örgütü ile samimiyetleri sonucunda boynuz kulağı geçmiştir. kimi kaynaklara göre cosa nostra arka planda kalarak farklı bir strateji izlemekte, fakat ndrangheta'nın tüm iplerini ellerinde tutmaktadır. gladio ve ünlü mason locası p2 ile olan ilişkileri sürekli gizlenmekte ve ısrarla istihbarat raporlarına girmemektedirler.

  • 5 çocuğu 12 torunu olan dedemin ılık olduğunu anlamama sebep olan tespitlere söz konusu bir sınıflama.

  • bir dolu tanimadiginiz adamla ( ben diyim 20 siz diyin 50) bir kogu$a sokulursunuz, ustunuze giymeniz icin bir pijama vermi$lerdir ki eger minyon bir tipseniz 2 beden buyuk, car$aflar temiz gibi gorunsede ya $ilte... bir de ustune ustluk kogu$un pencereden uzak bir ko$esinde alt ranzaya du$tuyseniz...saat daha 8.30 ya da 9.00 dur. "ulan bu saatte yatilir mi" diye du$unmeyin, sabah erken kalkacaksinizdir. kogu$ta sigara icmek yasak. osuruk seslerine, ayak ve ter kokularina daha ali$mami$siniz.
    sevgilinizi du$unursunuz. onun $efkat, sevgi dolu kucagini. beyoglu' nu, kadikoy'u du$unursunuz, insanlar geceye hazirlik yapiyordur $u saatlerde, diye. cevrenize bakarsiniz, "insanlar her yerde, her yerde, her yerde, yalnizlik her yerde". burnunuzun diregi sizlar, "napiyosun lan burda aglanir mi?" diye kendinize gelirsiniz. "korkuyorum anne, al beni icine" diye telefon edesiniz gelir ama telefon yasak. her turlu bete sokan $arki, $iir, ani film $eridi gibi gozunuzden gecer, bir ara sizar kalirsiniz, gozlugunuzu bile cikaramadan.