hesabın var mı? giriş yap

  • başlık : steve jobs ile nejat işler in bi alakası var mı
    entry: yoksa sadece soyisim benzerliği mi?

  • 1966'da doktora tezini tamamladı; görelilik kuramı ve kara delikler üzerine çalışmalarını yoğunlaştırdı.

    1970'de kuantum teorisi ve genel göreliliği kullanarak kara deliklerin radyasyon yaydığını öne sürdü.

    1973'te kara deliklerin uzaya enerji ve parçacık yaydığını ve hatta patlayabildiklerini buldu; bunu bir sene sonra yayınladı. literatürde hawking radyasyonu olarak bilinir.

    1976 yılında, karadeliklerin oluştukları zaman enerji yaymaya başladığını ve kütle kaybettiğini hesapladı.

    1988'de zamanın kısa tarihini yayınladı; kitap bestseller oldu.

    bu tarihten 2002'ye kadar 3-4 önemli kitap daha yayınladı ki içinde the theory of everything de var.

    2004 yılında karadelik paradoksunu çözdüğünü açıkladı.

    bunlar sadece birkaçı. doktora tezi dünyanın en çok okunan tezi. ayrıca google scholar atıf sayısı şu an itibariyle 131 bin. bu korkunç rakam karşısında saygıyla eğilirim.

  • yaşım daha küçükken behlul ve bihter arasındaki tutkuyu,heyecanı,toksikliği,abartılı cümleleri, kavgaları aşk zannederdim.büyüdüm ve bir kez daha izledim.gerçek aşkın peyker ve nihat arasındaki uyum, yormayan tutku,arkadaşlık, ne olursa olsun birbirinin arkasında durma,saygı olduğunu anladım.
    edit:ilk defa bir entrym debeye girdi...

  • yardıma ihtiyacı olan bir seyyar satıcı da olabilir.

    - uuiiyyaeeaaağğğğğ
    - kaç para o ?
    - uiyyeeaağğğ
    - anam yanıyormuş herif.

  • v rally adlı araba yarışında bir haritada ormanın içinden geçerken karşınıza bir dere çıkıyor. normalde o dereden hızla geçen arabalar kenara su sıçratırken, ben aracı dere kenarına park edip kuş seslerini dinlerdim. hep arabadan inip dere kenarında piknik yapmayı hayal ettim. olmadı. tabii araba yarışı bu. şimdi orada piknik yapma imkanı verseler, bu sefer bi küçük illa ki açılır. sonuçta yarışın ruhuna aykırı. olmaz. ımmm dıt.

  • istanbul'da sene 2005 veya 2006. rahmet enişteyle notere gittik. evde yaşlı var, vekalet işlemleri için eve getireceğiz noteri. noter eniştenin kafasındaki kasketi görünce "bu ne böyle? gavur icadı şapka takmışsın" diye azarladı. sonrasında ise gavur icadı bilgisayarından çıkarttığı kağıtları ve gavur icadı tükenmez kalemini alıp, gavur icadı arabasına bindi. laf söylesen kelimeler kifayetsiz, siksen yetersiz.

  • teknoloji güzel şey. sonsuz fotoğraf çekme hakkı, olmamış bu deyip tekrar çekilme lüksü, istediğin an çıkarıp çektiğin fotoğraflara bakabilme, fotoğrafları allayıp pullama, allayıp pullanan fotoğrafları arkadaşlarla paylaşma vs. bunların hepsi güzel şeyler. güzel şeyler de aylar önce çekilmiş, nasıl çıktığını bilmediğin, nerede kimlerle çekildiğini unuttuğun süprizli fotoğrafların baba tarafından fotoğrafçıda tab ettirilip eve getirilmesiyle oluşan o heyecan hiçbirisinde yok sanki be.

  • benim bu.

    opusen iki erkek gorunce rahatsiz oluyorum.

    ama sor bakayim bu rahatsizligimi opusen cifte yansitiyor muyum? yoo. alakasi yok. yuruyup devam ediyorum yoluma, isime, hayatima. gormekten hoslanmiyorum, ama hoslamadigim icin karisma hakkini kendimde gormuyorum. beni mi opuyorlar? hayir. rahatsiz olmak ve rahatsiz etmek arasinda cok ince bir fark var esasinda. anlayanina.

    ha bir de... bu husustan rahatsiz oluyor olmam bana insancik denmesi icin gecerli sebep midir? bana insancik diyene ben de amcik demez miyim? demem. oyle de terbiyeliyim.