hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: kar)

    odaya girdiği zaman oleyy diye sevinçle koşup babamın omzundan karları alırdım. uzun bir palto giyerdi. zaten sürekli onu giyerdi. sonra avcunu açar ellerine suyunu damlatırdım. annem "yapma şunu silkelen de öyle gel" diye babama kızsa da o hiç annemi dinlemezdi. ne zaman kar yağsa babamla bu oyunu oynardık. işten yorgun gelse bile o uzun paltosuyla dağ gibi karşımda dururdu. karları alınca da sobanın yanındaki sandalyeye oturup avucunu açardı. ilk zamanları sobaya damlatıyordum ama cıbs cıbs diye annemin kafasını çok şişirdigim için babam sonradan hep ellerini açtı. "karışma hanım o gülünce benim yorgunluğum gidiyor" derdi.

    lan yaşım 30'u geçti. halen dertli olup çıkmaza girdiğim zaman kar yağınca doğru babamın yanına giderim. alırım toprağının üstündeki karları tek tek mezarına damlatırım. ruhuma çok iyi geliyor, umarım ona da geliyordur.

  • mario puzo'nun baba kitabında anlattığına göre omertanın ortaya çıkışı çok eski değil, mussolini devrine dayanıyor. 1900 lerin başında başta sicilya olmak üzere italya nın birçok yerinde büyük ve zengin aileler feodal düzen içinde yaşadıkları toprakların ekonomisinden adaletine kadar her şeyi ellerinde bulunduruyor ve merkezi otorite bile bu ailelere pek ilişemiyor. mussolini iş başına gelmesiylr beraber kafayı bu ailelere takıyor ve onları bitirmeye and içiyor çünkü bu derebeylikler var oldukça italya'yı tek başına elinde tutması haliyle imkansız. mussolini yıllarca çeşitli yöntemlerle saman altından bu aileleri zayıflatmaya çalışıyor ama başarılı olamıyor. kendine göre bir tek çare kalıyor: hepsinin kökünü kazımak. mussolini taburlarca italyan askerini-polisini sicilya ya gönderiyor ve halkı aile üyesi olsun olmasın resmen kendi ordusuna kırdırıyor. (bkz: katliam) sonunda ailelerin kökü gerçekten kazınıyor, mussolini kazanmış gözüküyor ama (kalan) sicilya halkının bilinç altına kendi devletine karşı büyük bir nefret ve öfke kazınıyor. halk zalim devlete karşı tüm inancını yitiriyor ve normalde devletin karşılaması gereken ihtiyaçlarını devletin karşılamasından bundan böyle utanç duyuyorlar. bu yüzden bir sicilyalı çiftçi, oğlu öldürüldüğünde, suçluların yakalanacağından emin olsa bile polise gitmektense sessiz kalmayı tercih ediyor. problemini kendi kendine de halledemeyeceğine göre nüfuzlu ve zengin bir hayırseverin (mafya babası da diyebiliriz) yanında soluğu alıyor ve derdine çare istiyor. mafya babası da çiftçinin polisten önce kendisine gelmesi hoşuna gidiyor çünkü o da haliyle atalarını katleden polisten veya devletin herhangi bir organından nefret ediyor, ayrıca bu iş için para da alıyor. (don corleone'nin kızının durumu için kendisinden önce polise giden mezarcıyı azarlamasını hatırlayın) gün geçtikçe bu olay bir gelenek halini alıyor adına da omerta deniyor yani devletin kurumlarına güvenmeme onları reddetme davranışı.

  • her boku bilen ekşicilerin, altın palmiye kazanmış filmine "vasatı aşmaz" dediği yönetmen.

  • adamın adı haydar sa senin de adın ege ise ne sorun var burada???

    halbuki sen ikcı olarak yerini bilip haydar bey bize iki kahve deseydin o da tabi ki ege bey her zaman istediğiniz gibi kahvenizi şekersiz yaptım diyebilirdi...

    edit: gelen mesajlardan anladığım kadarıyla adam trollmüş ben de prim vermişim... ( ay bu ilk editimdi çok heyecanlı)

    edit2: gelen diğer mesajlardan da anladığım kadarıyla haydar da trollmüş...
    hem haydar severlerden, hem ege severlerden tek tek özür diliyorum...