ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
14 ekim 2017 türk futbolunun çöküşü
-
(bkz: diye bağırdı sığır adam)
sitede oturan basketbol seven kıvırcık ergen irisi
-
pelin, melis, ece, deryam, deniz, yağmur ve damla isimli kız arkadaşlara sahip olur. asla hayriye ya da necibe ile çıkmaz.
pınar mangal sucuk
-
nedense boykot başladığından beri sol frame de pınar ürünlerine ait başlık görmeye başladık.
bir tek benim dikkatimi çekti herhalde..
neyse sucuk dedin mi benim aklıma bir tek cumhuriyet sucukları geliyor valla... muazzam
çok iyi bir insan olduğu düşünülen ünlüler
-
(bkz: ali ihsan varol)
16 şubat 2017 thy istanbul chicago uçuşu
-
(bkz: varınca çaldır)
öpüşen iki erkek görmekten rahatsız olanlar
-
benim bu.
opusen iki erkek gorunce rahatsiz oluyorum.
ama sor bakayim bu rahatsizligimi opusen cifte yansitiyor muyum? yoo. alakasi yok. yuruyup devam ediyorum yoluma, isime, hayatima. gormekten hoslanmiyorum, ama hoslamadigim icin karisma hakkini kendimde gormuyorum. beni mi opuyorlar? hayir. rahatsiz olmak ve rahatsiz etmek arasinda cok ince bir fark var esasinda. anlayanina.
ha bir de... bu husustan rahatsiz oluyor olmam bana insancik denmesi icin gecerli sebep midir? bana insancik diyene ben de amcik demez miyim? demem. oyle de terbiyeliyim.
yaran sevgili diyalogları
-
e - aşkıaam şimdi birisi gelse ve al sana üç trilyon bırak bu çocuğu derse naparsın?
k - tabi ki hayır derim aşkım benim
e - ama aşkıam nedeaaan ?
k - iyi de aşkım sen üç trilyon etmezsin ki, kesin bir bokluk var. bırakmam.
e - ?!%#?
( bkz : based on a true story )
d&r
-
--- spoiler ---
-sahne 1-
d&r internet sitesinde belirli video oyunlara 29 lira fiyat koyduğu kampanyayı duyurur.
-sahne 2-
oyundan/oyunlardan son tüketici birer tane sipariş eder. öte yandan kurnaz spotçu 50 tane sipariş etmektedir.
-sahne 3-
50 kişiye birer tane oyun yollamanın, bir kişiye 50 tane oyun yollamaktan daha pahalıya patlayacağını anlayan d&r ürünlerin faturalanmasını adet sayısı çok siparişten aza göre sıralar ve neredeyse tek kutu sipariş eden tüm müşterilerin siparişini iptal eder.
-sahne 4-
d&r gelen tepkiler üzerine "kusura bakmayın stokta olmayan ürününün beş gün boyunca kampanyasını yapmışız da biz. ama zaten hiç kimseye göndermedik." diye masal okurken öte yandan çeşitli ikinci el sitelerinde spotçular aldıkları ürünleri 75 liradan satışa koymaktadır.
-son-
işte az gelişmiş ülkelerde ticaret ahlakının ırzına böyle geçilir.
herkese iyi seyirler.
--- spoiler ---
elalem ne der hapishanesi
-
hayattaki en büyük facia, bu hapishanenin içselleştirilmesidir. bunu yaparsanız, inzivaya da çekilseniz çıkamazsınız oradan..elalemin lafı, hayatınızın gerçeği oluverir. muhafazakarlaşırsınız.
ananız, babanız, halanız, teyzeniz, amcanız, yani toplumun geneli, bu durumdan muzdariptir işte..sizi de bu kuyuya çekmek, aynılaştırmak isterler, farkında olarak ya da olmayarak..
gerekirse 1 milyon kişi toplarız
-
(bkz: toplamazsan adam değilsin)
altın elbiseli adam
-
normal koşulları olan bir uygarlıkta böyle bir keşif büyük heyecan yaratırdı. hadi halkı bir yana bırakın, bilim insanlarının bu işin peşine düşmesi beklenirdi.
altın elbiseli adamın şanssızlığı bu işte. 2500 yıl sonra ilgisizliğe mahkum olması.
yanındaki tabakta bulunan yazının ilk cümlesi okunmuş ve diyor ki :" hanın oğlu 23'ünde öldü..". 2500 yıl önce atalarımız bir alfabe kullanıyordu. bu bile çok heyecan verici bir olay değil mi? dile kolay 25 asır öncesinden bahsediyoruz. 300 spartalı thermopylae'de savaşırken, altın elbiseli adam orta asya'da türk dili konuşuyor, alfabe ile yazılar yazıyordu. bugün antik pers ve antik yunan tarihini okurken, aynı dönemlerde türklerin ne yaptığıyla ilgilenmiyoruz. ve hatta aşağılıyoruz kendi atamızı, "şehir kurmamışlar, yazıları yoktu, medeniyetleri yoktu". bu kadar basit değil. işte yazı vardı, işte altını en güzel şekilde işleyen, ölümsüz bir sanat eseri haline getiren bir medeniyet olduğu da ortaya çıktı. niçin kimse ilgilenmiyor? niçin daha fazla araştırılmıyor?
uçsuz bucaksız orta asya steplerinde daha çok şey bulunacağına inanıyorum. didim, efes, truva bunlar toprak altında değil miydi? birileri araştırdı ve buldu. almanlar türkiye'deki hititlerle ilgili kazılara niye sponsor oluyor? çünkü hitit diliyle almanca arasında yakın ilişki olduğu biliniyor. adam sahip çıkıyor.
peki aynı şey türkler için niye yapılmıyor? ortaya çıkacaklardan korkuluyor belki de. toprak altında şehirler, başka uygarlık kalıntıları olmadığını kim söyleyebilir? işte dün altın elbiseli adam yokken türk tarihini 500 lü yıllardan başlatıyorlardı.
2500 yıl öncesinden gelen bir miras var orada, dil mirası, uygarlık mirası. konuştuğumuz dilin atası orada, yok denen uygarlığımızın, alay edilen kültürümüzün temeli orada. sadece ilgi bekliyor, toprağın altında.