hesabın var mı? giriş yap

  • hocanın sınavı okurken vereceği puana fazla etki etmediğini düşündüğüm eylemdir. belki sadece bir tebessüme yol açar. şöyle örneklenebilir:
    "hocam hesap makinem yoktu elle anca bu kadar hesaplayabildim. sonuçlar yaklaşık. idare edin."

    bi de hocanın önceki yıl sorduğu soruları ve çözümlerini ezberleyen bi arkadaş, girdiği sınavda algoritması biraz karmaşık ve çözümü hayli uzun bir sorunun önceki yılınkiyle aynı olması üzerine utanmadan şöyle yazmıştı:
    "hocam ben bunu evde çözdüm cevap şu."

  • yazılanlardan görebildiğim kadarıyla çok da gerekli olmayan bir eleştiriye ayarsız bir cevap vermiş olan işletmecilere sahip otel.

    sorun "üç kuruş fazla verdim otel benim" diyen misafirlerden çok, "sen kimsin lan benim butik otelim var" diyen işletmecilerden kaynaklanıyor gibi.

    zira misafirini beyoğlu'nun arka sokak otellerinde kalmaya layık görmenin başka bir açıklaması yok.

  • karakter komedisi (character comedy) ve durum komedisi türlerine yakın duran feyyaz yiğit'in başı çektiği dizisine benzer filmlerden örnekler vermeye çalıştım. önereceğim filmlerde olayın kendisinin başlı başına absürd olduğu, karakterlerin rol yapmadan dahi komik durduğu örnekleri, bu yazıda bulabilirsiniz.

    öncelikle komedi için bence olmazsa olmazlardan biri çok iyi sağlanmış bu dizide: birbiriyle alakasız zıt stereotipler. her konuda birbiriyle ters düşen bu karakterlere cehennem silahı (genç/yaşlı, sabırsız/sabırlı, cıvık/ciddi, uçarı/disiplinli vs) serisi gibi filmlerden aşinayız aslında. buddy film olarak da adlandırabileceğimiz bu türde, birbirini tamamlayan, bozan karakterler olayı daha da komik kılar. 48 hours, bitirim ikili, the blues brothers, bill & ted's excellent adventure,salak ile avanak ve tango ve cash ilk akla gelen örneklerdendir. bu filmlerde biri siyahsa biri beyaz, biri maço ise diğeri efemine biri cesursa diğeri korkaktır.

    1) u-turn (1997)
    oliver stone

    billy bob thornton'un canlandırdığı tamirci karakteri ve joaquin phoenix'in t.n.t karakteri için bile izlemeye değer absürt olaylar zinciridir u dönüşü. sinir uçlarınızla oynar, bu kadar da olmaz dersiniz. gibi sevenler benzer saçmalıktaki olayları ve karakterleri hemen fark edecektir.

    tamirci sahnesi

    2) kikujiro'nun yazı (1999) kikujiro
    takeshi kitano

    komedi skeçleri ile tvde ünlü olan ama sonrasında son derece sert filmlere imza atan takeshi kitano ve yılmaz'ın durgun oyunculuğunun benzerliğine hayret edeceksiniz. özellikle takeshi kitano'nun fevri hareketlerine, tepkilerine ve mimiklerine gülmemek elde değil.

    3)akileus ve kaplumbağa (2008) achilles and the tortoise
    takeshi kitano

    takeshi kitano'nun bir diğer ilginçlikler silsilesi filmi. nü model bölümündeki genel kaygılar aynı diyebiliriz. machisu'nun sanat için yaptıklarına cidden bu kadar da olmaz diyeceksiniz.

    4) büyük lebowski (1998) the big lebowski
    coen kardeşler

    yılmaz ve ekibinin birbirinden alakasız, kendi başlarına komik hallerinin belki de en iyi örneğidir bu film. sorunlu vietnam gazisi john goodman'ın (walter sobchak) tepkilerine mi gülelim, steve buscemi ile atışmalarına mı kopalım insan bilemiyor. başrol oyuncusu ve halısı için maceradan kaçmayan dude jeff bridges ayrı bir komedi zaten.

    5) üç billboard ebbing çıkışı, missouri (2017) three billboards outside ebbing, missouri
    martin mcdonagh

    martin mcdonagh'ın en olgun işlerinden. sırf sam rockwell'in annesi ile olan diyaloglarını 4 kere arka arkaya izledim. yine hikayeyi karakterle kotaran durum kara komedinin başarılı örneklerinden.

    komik sahne

    6) in bruges (2008)
    martin mcdonagh

    mcdonagh'ın yine diyaloglarla, alakasız sohbetlerle seyircisine güzel bir seyirlik sunduğu film. jordan prentice (cüce karakter) ile sohbetler resimdeki ünlü bölümünü anımsatmıyor mu?

    7) ateşten kalbe akıldan dumana (1998) lock, stock and two smoking barrels
    guy ritchie

    bu filmdeki çoğu karakter başlı başına gibi dizisi yapılması için referans niteliğinde. kontrolden çıkan olaylar, bu kadar da olmaz artık denilen karakterler...

    8) trainspotting (1996)
    danny boyle

    francis "franco" begbie karakteri bile filmi izlemek için yeterli.

    bar sahnesi

    9) ofis çılgınlığı (1999) office space
    mike judge

    milton waddams karakteri için ayrı bir film çekseler izlenir.

    https://www.youtube.com/watch?v=cvmeiksd43e

    10) hiç hesapta yokken (1998) very bad things
    peter berg

    kara komedinin başarılı örneklerinden hikaye işleyişi, trajikomik olaylar gibi dizisindeki saçma edebiyatın ögelerini görmemiz açısından önemli bir örnek olabilir.

    11) friday 1995
    f. gary gray

    baba tiplemesin,n mutfak ve tuvalet sahneleri çok komik ve gibi dizisinde sırıtmayacak türdendir.

    baba sahnesi

    12) kingpin (1996)

    izlediğim en underated filmlerden başı çekecek bu komedi, tiplemeleri ile izlemeye değer. bill murray ve woody harrelson gibi iki devi de barındırması açısından önemli bir komedi.

    13) tezgahtarlar (1994) clerks
    kevin smith

    kevin smith'in gerek oyunculuğu gerek yönetmenliği ile dikkat çektiği yapımlardan biri. gibi dizisini en etkileyen yapımlardan.

    14) kırık çiçekler (2005) broken flowers
    jim jarmusch

    jeffrey wright'ın canlandırdığı winston karakteri için bile film izlemeye değer. bill murray'ın stabil oyunculuğu da ayrı bir hava katmış filme.

    15) bilinmeyen yol (2002) ınterstate 60*
    bob gale

    chris cooper'nin bob cody tiplemesi hastalıklı dürüstlüğü ile gibi dizisindeki karakterlere rol model olmuş gibi.

    16) sıradan bir gündü (2007) he was a quiet man
    frank a. cappello

    hikayenin işleyişi, absürd olaylarıyla gibi dizisi senaristlerinin dikkatini çekmiş gözüküyor.

    17) kim kiminle nerede? (2009) whatever works
    woody allen

    borris y., insanlara tepeden bakan, onları küçük gören karakteriyle orijinal bir kimlik sunuyor.

    18) sonun başlangıcı (1993)falling down
    joel schumacher

    d-fens karakteri, gibi dizisinde çıldıran tiplemelere benziyor.

    19) bronson
    nicolas winding refn

    tom harry’nin oyunculuğu ve efsanevi it’s a sin dans sahnesi bile gibi absürdlüğünde

    edit: coen kardeşlerin bütün filmleri istisnasız bu listeye dahil edilebilir. fargo dizisindeki oyunculuklar da güzel bir örnek olmuş gibi.

  • "sadece 1 kere mfö denmiş olması sözlüğün aktif kullanıcılarının yaş ortalamasının 30 altı olduğunun ispatı gibidir." diyenler için inanılmaz bir haberim var!

    bazılarımız başlıkta arayıp, hali hazırda yazılmış olanı tekrar yazmamak gibi çok acayip bir şey yapıyoruz. ben de inanamıyorum ama nedense oluyor yani.

    adetullah: (bkz: mfö) diyeyim bari

  • öncelikle kendisini tanımıyorum. videoyu izlemedim. kendisi hakkındaki bilgim son dönemde debeye giren girdilerden ibaret. fazla da bilgim olmasını istemiyorum.

    yakınının ölme sebebinin doktor hatası olduğu sadece kendi iddiası, kanıtlanamayacak bir durum. ama kendisinin katil olduğu kanıtlanmış ve kendisi tarafından da itiraf edilmiş bir gerçek.

    böyleyken kendisi ile nasıl empati yapılabilir? empati yapmamız neden bekleniyor?

    ne kendisi ne de başka bir katil ile empati yapmayı düşünüyorum. hayatta herkes kadar acı çekiyor, herkes kadar sinirleniyor, herkes kadar öfke nöbeti geçiriyorum. babamın hastalığı sebebi ile ömrümün yarısını cerrahpaşa’da geçirmiş durumdayım. gırtlak kanseri başlığı benim girdilerimle dolu. yaşadığım hiçbir şey karşımdaki insanı öldürmem gerektiğini düşündürtmedi.

    ben ölmüş olan doktor ve ailesi ile empati yapabilirim ancak. çocuğum bir psikopat tarafından öldürülse, çocuğumun katilinin cezası okuduğu yıl kadar bile olmasa, çocuğumun katili yıllar sonra bir programa çıkarılsa ve olayı anlatıp kahkaha atsa, kahrolurum.

    son sözüm armağan çağlayan‘a; buraya geldiğinizde sadece merak ettiğiniz kişilerle röportaj yaptığınızı ve yapacağınızı söylemiştiniz. bir katili merak etmenizi anlamıyorum orası başka da. “ben bu kahkahayı atarken öldürülmüş insanın ailesi ne düşünür?” diye de merak ettiniz mi hiç? ben ettim. ve size olan tüm saygımı yitirdim.

    edit: gelen mesajlar için teşekkür ederim. babam hayatta ve iyi durumda. bu konuda çoğunuzla aynı fikirde olmamıza sevindim, sevgiler.

  • ayı viralidir

    son zamanlarda bu ayıların kibarlıklarının olduğu videolar daha sık karşımıza çıkmaya başladı. kamuoyundaki "ayı" algısını değiştirmeye çalışıyorlar bence. ayrıca dikkat ederseniz 32. saniyede kameraya bakıyor. kesin kurgu. kameraya oynuyor.

  • cips konusuna bir çok kişi dikkat çekmiş ama ben olayı biraz daha geçmişe taşıyayım.

    sene 1991-92 falan*, her gün bir paket cips alarak hayatımı sürdürüyorum. çocuğuz işte yerken de sürekli üstündeki yazıları okuyorum, son kullanma tarihi falan her şeyi okuyorum. o zamanlar bedavasız kampanyasız aile boyu ruffles 210gr.(nerden nereye gelmişiz bak.)

    bir gün yine almışım cipsimi yerken bir baktım 205gr. olamaz böyle bir şey. döndüm bakkala diğer cipslere bakıyorum kimisi 210 kimisi 205gr. 1 hafta daha dikkat ederek 210gr. olan paketleri aldım ama onlar da bitti.

    1 yıl içinde 180gr. olmuştu bizim cips. sonra işte yüzde 20 bedavalar başladı. 203gr. 205gr. 198gr.

    118gr. ne amk?

    manyağın biri var orada ayar yapıyor gram gram.

    - efendim 1 gram daha indirdim kârımızı maksimize ettim.
    - aferim evladım yarına da bir meeting set edelim.

    hıammına koduklarım

  • okur-yazar oranının %5'lerden %95'lere çıkması,

    1925 - ankara hukuk fakültesi'nin kurulması

    1928 - hıfzısıhha müessesesi'nin kurulması

    1932 - türk dil kurumu'nun kurulması

    1935 - maden tetkik arama enstitüsü'nün kurulması

    yüksek ziraat enstitüsü, devlet istatistik enstitüsü, halkevleri, türk kuşu gibi bilim öğreten kurumların kurulması... saymakla da bitmez.

    en çarpıcı olanı ise, 1936 yılında ilk türk uçağının imali için araştırma geliştirme çalışmalarının başlatılıp, 1940 yılında ilk türk uçağının imal edilmesinden sonra, atatürk'ün ölümünün ardından 1950'de uçak fabrikasının adnan menderes tarafından amerikadan alınan maddi destek karşılığında kapatılması.

    bu kez kendi ayağına sıktın sıtark.

  • mükemmel sırada nafaka var. bu konuyu da çözdük mü tertemiz oluruz.

    edit: geçin bunları sayın kadınlar, kimseye düşmanlık yok herkes eşit.

    edit 2 : kadınların linç girişimi devam ediyor mesaj kutumu şişirmenizin hiç manası yok, boşuna kendinizi kasmayın. çocuğa biz bakarız, nafakaya gerek yok. haydi ikileyin , az biraz ayaklarınız üstünde durun kezbanlar.

    edit 3: mesaj kutum hakaret dolu, işte siz bu kadarsınız, yaprağı yerken kırt kırt sapına gelince meeeee. bundan öteye geçemeyeceksiniz, size gülüyorum ama ağzım ile değil.

    edit 4: burada sayın kadınlar diye mevzuya girmişiz, uvv hakaretin biri bin para , gelen elinde satır ile atlamış mesaj kutuma. sakin olun hakarete mahal yok , paranızı almaya devam edeceksiniz siz. tamam hadi güldük eğlendik dağılın.