hesabın var mı? giriş yap

  • bu zihniyet bahçeli 7. cadde'nin adını, aşkaabat caddesi yaptı da ne oldu? değişiklik 10 sene önce yapıldı. 10 sene önce anaokuluna giden çocuklar, bugün liseli oldular arkadaşlarına "7. cadde'de buluşalım" diyorlar. aynısı tandoğan'da da olacak. şehirlerin yönetimlerini kasabalı ve köylüler ele geçirebilir ama şehirleri şehirliler yaşar. ben tandoğan'a tandoğan dersem, orası tandoğan'dır. ben 7. cadde'ye 7. cadde dersem, orası 7. cadde'dir. ben istanbul yolu'na, istanbul yolu dersem orası istanbul yolu'dur(resmi adı fsm bulvarı). ben kimim, ben belediye başkanı mıyım? ben cumhurbaşkanı mıyım? hayır ben şehirliyim, şehir ben nasıl yaşıyorsam o'dur.

    tanım: boşa kürek çekmektir.

  • gereksiz espri yapmaları olabilir.

    -ooo meteor alırım bir dal..
    -ben hep 50 liralık meteor aldığımdan dolayı...

    gibi..

  • rating:bir dakika başına düşen ortalama izleyici sayısı
    share:belirli bir tv kanalının bir program veya zaman diliminde toplam izlenmeden elde ettiği pay
    reach: bir program veya zaman diliminin en az bir dakikasını seyretmiş izleyicilerin evrene oranı
    exclusıve reach: bir programın veya zaman diliminin en az bir dakikasını seyretmiş bu süre içinde başka hiçbir kanalı seyretmemiş izleyicilerin evrene oranı
    receptıon share:bır kanalın yayın yaptığı süre boyunca elde ettiği
    toplam izleme oranının % kaçının bir program veya zaman aralığından elde ettiğini gösterir.
    emıssıon share:bir kanalın bir programa toplam yayın süresinden ne oranda zaman ayırdığını gösterir.
    alpha coeffıcıent:programa yapılan zaman yatırımı ile programın tüm güne oranla elde ettiği izleme oranını karşılaştırıp programın kanalın o gün yaptığı programlara oranla başarısını gösterir.
    beta coeffıcıent:programın tüm gün elde edilen izlenme oranına katkısı ile
    program süresi boyunca tüm kanalların o zaman aralığında elde ettikleri ratingin tüm gün elde edilen izlenme oranına katkısı.programın diğer kanallara oranla ne kadar başarılı olduğunu belirler.
    adhesıon:program izleyicilerinin ne kadarının hedef kitleyi oluşturduğunu belirler.hedef kitledeki izleyici oranını evrendeki izleyici oranıyla karşılaştırır.
    affınıty endeksi:adhesion'ın hedef kitlenin evrendeki oranına karşılaştırılması ile elde edilir.programın hangi hedef kitleye hitap ettiği bulunur.

  • istanbul'da öğrenci evindeyiz, her nasılsa annem de bize gelmiş, kız arkadaşım da var. hep beraber izlemiş, sonrasında sokaklara dökülmüştük. maça dair birçok detayı unutmuşum... demin biraz nostalji yapayım dedim, uzun özetini izledim.

    adams denen şerefsiz, uzatmalarda 3 defa hagi'nin yüzüne dirsek atıyor, hagi de sinirlenip dirseğiyle adams'ın sırtına vuruyor. sonuç; adams sarı, hagi kırmızı görüyor. adams'ın yaptıklarına çok sinirlendim. resmen tekme tokat dövmüş hagi'yi...

    bu adaletsizlik sonucu 10 kişi kalmamıza rağmen kupayı kazanmak çok güzel bir kapak olmuş hakeme.

    bütün arsenal savunması ofsayt diye durduğunda arif ve hakan kaleciyle başbaşa kalıyorlar, arif belki de pozisyon ofsayt sandığı için ciddiyetsiz bir şekilde topu auta vuruyor. aradan 15 sene geçmesine rağmen hayıflandım lan.

    hakan şükür çok güzel top oynuyor. alıyor basıyor top dağıtıyor koşuyor. şimdi burak'ı düşündüm de... neyse o konuyu geçelim.

    capone yağ gibi akıyor. nasıl ve nerden bulmuşuz lan bu adamı...

    fatih terim henüz italya görmemiş, o yüzden biraz daha türk gibi. saçları kıvır kıvır, ceketi bol geliyor, gömleği çıkmış filan...

    ümit davala canavar gibi...

    arsenal'in kadrosu da efsane..

    bizimkilerin 10 kişi kalmışken bile yaldır yaldır oynayıp pres yapması, arsenal'in boş kaleye top yollayamaması, son dakikada armut kafalı thierry henry'in kafa topunu taffarel'in doksandan çıkarması , bülent korkmaz'ın omzundan sakatlanıp saha ortasında kolunu bedenine sardırması, hakemin bu işlem esnasında bülent'i saha dışına göndermek istemesi, bülent'in son dakikalarda bir kolu bedenine yapışık oynaması, yine son dakikada kullandığımız frikik topunda ümit davala'nın "ya hak" deyip 80 metreden kaleye abanması, kalecinin topu tutmasıyla son düdüğün çalması ve maçın penaltılara gitmesi.

    bizim çocukların penaltıları şiir gibi kullanması, özellikle hakan'ın 90'a takması. arsenal'in topu direğe nişanlaması, ve en sonunda "haydi popescu haydi oğlum" nidalarıyla gelen zafer... herkesin gözyaşlarına boğulması. her şey kusursuz, her şey mükemmel..

  • ekşi sözlük işleme düzeni.

    öğretmene saygısızlık yapan öğrenci başlığı altında;

    - öğretmen bir güzel dövse yapamayacak olan öğrenci.

    öğrenciyi döven öğretmen başlığı altında;

    - inşallah çocuğun babası öğretmeni bir güzel döver.

    olayın öncesi yok, sonrası yok, fikir yok neden yok. ama yorum var. popülizm var.

    şiddetin her türlüsüne karşıyız.

  • bvb - madrid macinda sesini mesut ozil'e duyuramayinca, marcel schmelzer'e ''mesut'a daha seri olmasini soyler misin'' demis, naif insan marcel schmelzer de bu istegi yerine getirmistir. kendi oyuncusuna, rakip takimin oyuncusu araciligi ile taktik veren ilk teknik adam olarak da tarihteki yerini almistir.

  • o yıllara geri gönderin lan beni. allah'ını seven o yıllara geri göndersin beni. o yılların new york'unda dedektif olarak işe başlamak, ofisimde filtre kahve içmek, suçlu kovalarken mola verip yol kenarında pudralı donut yemek, derin bi lanet olsun çekmek ve akşamları da smith'in barında iki duble bourbon viski içmek istiyorum amk.

  • bir türlü kıvamını tutturamadığım tatlıdır.

    sanırım benim cihazlarda bir sorun var aq

  • canım nemleketim kayseri'nin dışarıda bırakılması ile üzmüş olan liste.
    halbuki kayseri'de ramazan dayağı bir başka datlıdır.