ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
amerikan film klişeleri
-
- direksiyona geç !
+ne ?
- direksiyona geç dedim !
+çıldırmışsın sen !
bugünkü bilgi ile 2000 yıl önce yaşamak
-
aq deniz kenarlarını parsellerdim başka ne yapacağım.
bugünkü eriştiğim bilgi bu demekki :(
dan brown gibi kitap yazma rehberi
-
maazallah dan brown'a birşey olur da adam ölür kalırsa gelecek nesilleri yeni dan brown eserlerinden mahrum bırakmamak üzere yazılmıs rehberdir.
kahramanımız <buraya isim girin, karizmatik olmali> 40 yaslarinda bekar, karizmatik ve zeki bir bilimadamidir.
<üniversite adı girin, mümkünse ivy league olsun> üniversitesinde < kriptografi/ antropoloji/ oşinografi/ antik çağ felsefesi / teoloji...veyaz benzer birşey seçin> öğretim üyesi olan kahramanımız bir gün eski <dostu/ mentoru/ öğretmeni>'den bir telefon alır ve yardıma koşar.
telefon eden kişi 70 yaşlarına yakındır ve bir <gizli tarikat üyesi/ mason/ cia başkanı/ devlette çok gizli araştırma yapan bir kurumun başkanı> olup mutlaka bilimle uğraşan orta yaşlarda <kızı/ kardeşi/ dişi olmak kaydıyla yeğeni> mevcuttur.
kahramanımız yardım isteyen kişiye ulaştığında ise çok geçtir. arkadaşı ismi <buraya artık bol kesme işaretli bir isim uydurun. kulağa tuhaf ve arkaik gelen herhangi bir harf öbeği de olur, elf isim jenaratörü bile kullanabilirsiniz> tarafindan kaçırılmıştır.
kötü adam, kendine acaip ritüeller ve muhtelif işkenceler < kırbaçlama/ zincirle duvara asma/ beş gün aç gezme/ testislerini burma/ çüküne ağırlık asma...hayal gücünüzü zorlayın işte!> çektirerek arınmakla kafayı bozmuş ve dünyayı ele geçirmek isteyen bir delidir. mutlaka çok güçlü ve çok akıllıdır. başta normal ve acınacak biri iken bir olay sonucu kafayı çizmiş ve mutlaka acaip bir dini inanç sahibi olmuştur. kafayı sıyırdığı konu ile ilgili bütün dünya literatürünü <sümerce kaynaklar da dahil> iki yılda filan okumuş ve bitirmiş olması önemli, atlamayın!
yaklaşık 3. bölüme doğru, kahramanımız bir <müze/ kütüphane/ tapınak/ gizli laboratuvar> içinde kaçırılan arkadaşına ait bir <el/ göz/ kulak/ veya herhangi bir başka organ> bulur.
bu organın bulunduğu yerde <kanla/ idrarla/ dövme ile/ ya da egzantirik herhangi bir şekilde> yazılmış ve kahramanımızın çözmesi için bırakılmış bir mesaj vardır.
kahramanımız bu mesaja bakar. önce birşey anlamaz; sonra bölüm ilerledikçe konuyla ilgili kendisinden çok daha az eğitimi olan kadın kahraman sayesinde "birden" şifreyi çözer.
şifre bir tane olursa yetmez, her çözülenden sonra yeni bir şifre çıkmalı. üstelik arada çözülmüş sanılan şifrelerin aslında çözülmediği de anlatılmalı yer yer.
ha bir de şifreler çözülürken mutlaka işin içine en az bir sanat eseri girer.
kahramanımız eserin yaraticisi olan <da vinci/ mikelanj/ dürer/ blake/ rodin/ newton....vs vs> 'ın şifreleri hazırlayan gizli örgütle bağlantısı olan bir şahsiyet olduğunu fark eder. herkesin gözü önündeki bu sanat eserinin aslında acaip derin sembolik anlamlar taşıdığı fark edilir kitabın ortasına doğru. eser 17. yy 'dan eski olursa süper ama aslında ne kadar eski o kadar iyi.
olayı elbette <cia, fransiz gizli servisi, vatikan... artik ne bulursanız> de araştırmaktadır. araştırmanın başındaki kişi mutlaka kahramanımızın aleyhindedir. hatta ilk 10 bölümde şüpheyi iyice üzerine çekmeli, suç ortağı imiş gibi davranmalı.
kahramanımız ve hanım arkadaşı hem baş kötü karakterden hem de araştırma ekibi başından kaçar.
bu arada kahramanımız mutlaka <yüksek/ havasız/ derin/ soğuk vs vs > bir yerde mahsur kalır. unutmayın ne kadar fobi o kadar iyi....
bundan sonrasını sallayın artık...bir iki taksi/ metro/ kovalamacası, bolca new-age zırvası eklediniz mi tamam.
bastırırsanız telif isterim ona göre!
para isteyince pantolonumu getir diyen baba
-
babaların babasıdır.
en yüce duyguların babasıdır.
babanın sandalyede ikiye katlanmış şekilde duran pantolununu alırken ve taşırken gösterilen özen ve ciddiyet de önemli bir husustur konu ile ilgili olarak.
kemal sunal'da bir iki filminde böylesi bir baba tiplemesi canlandırmıştır.
(bkz: çizgili pijama)
edit: kemal sunal eklemesi.
tan taşçı'nın tüyleri diken diken eden klibi
-
konuşun ey sanatçılar!
konuşun ey şarkıcılar!
şu an bu toplum kafası kesik tavuk gibi.
düşünemiyor, göremiyor, anlamıyor.
söyleyin!
anlatın!
gösterin!
hatırlatın!
bu milleti gaflet uykusundan uyandırın!
korkmayın ulan!
korkanın vatanı da, milleti de, evi barkı da olmaz!
gerekirse bu halkın kafasına vurun, gözüne sokun!
şu saatten sonra bu bir milli seferberliktir!
gaflet uykusundan uyandırın bu milleti!
yoksa helak olup gidecek koskoca bir ulus!
halkın önüne çıkan herkesin halkı uyandırma vebali boynuna!
en az ünlüsünden en çok ünlüsüne!
sanatçısından aydınına kadar herkes!
korkmayın, konuşun, anlatın, gösterin!
tavuk dünyası
-
bugün üzerinize afiyet canım çekmesi sebebiyle, x uygulamadan giriş yaparak fiyatları görmemle birlikte
şoka uğradım.
bir tabak tavuk 104 tl olmuş arkadaşlar
104 tl
böyle bir saçmalık olabilir mi?
asgari ücret 3000 küsürdü 30 tl tabak satışı vardı.
5500 asgari ücrette 104 tl tabak fiyatı
gerçekten çok zoruma gitti
sizden ricam boykot edelim, edin..
en iyi üniversite kütüphaneleri
fernand coulibaly
-
yenildikleri bir maçtan sonra televizyonculara röportaj verirken şöyle bir diyaloğa girmiştir:
coulibaly: (düzgün bir türkçeyle) abi hep onlara penaltı, bu hakâmler manyak ya..
spiker: coulibaly, ceza almayasın sen de, manyak diyosun da..
coulibaly: (bozuk bir türkçeyle) ban turkşe bılmiyor, manyak ne demek bılmiyor..
yaprak dökümü
-
cem ölüp diziden kurtulmuştur. darısı başımıza.
vakaların artmasının sebebi hepimiziz 84 milyon
-
tabi canım kurallara uyalım. fahrettin bey, izninizle;
1. mesela öğretmenleri aşılayalım dediğimiz zaman, gerçekten aşılayalım, yalan söylemeyelim.
(bkz: 45 gunde 26 ogretmenin hayatini kaybetmesi)
https://www.hurriyet.com.tr/…mini-acikladi-41737651
linkte şubat sonu diyor arkadaşlar.
2. mesela toplu faaliyetlerden kaçınalım değil mi, kongreler falan düzenlemeyelim değil mi?
(bkz: akp kongresinden virus kapan adamin olmesi)
https://www.sozcu.com.tr/…ayatini-kaybetti-6361085/
3. mesela cenazelere katılmayalım değil mi, bir de arkada saklanmaya da çalışmayalım?
https://www.cumhuriyet.com.tr/…le-gizlenmis-1820744
https://www.cumhuriyet.com.tr/…-ozur-diledi-1816210
4. mesela milletimize alenen yalan söylemeyelim vakalar hususunda değil mi? aynı ailede 1'den fazla covidli vaka varsa mesela, diğerlerine test yapalım ki, doğru vaka / test oranına ulaşabilelim değil mi?
https://www.sozcu.com.tr/…an-tepki-yagiyor-6141278/
5. mesela verileri dünya sağlık örgütüyle paylaşırken bile manipule etmeyelim değil mi? covidden ölenleri doğal ölüm olarak yazmayalım değil mi?
https://www.dw.com/…kiyeye-korona-notası/a-55522557
https://www.cumhuriyet.com.tr/…olum-yazildi-1790281
bunun gibi bir çok kurala önce kendiniz uyun da, sonra millete ahkam kesersiniz. bulunduğunuz koltukta dakika durmayacak adamlar halen halka yükleniyorlar.
edit: belgelerle geldim.
edit 2: ruh halim;
https://www.youtube.com/watch?v=6ci1cvpkeog
türk malı olup kaliteli olan ürün
-
(bkz: beko) . özellikle avrupa'da çok iyi bir imajı var ve baya popüler. amsterdam'daki mediamartkin satış temsilcisine göre bosch'tan daha çok tercih ediliyor ve bosch bazı ürünlerini beko'ya urettiriyor.
kemal kılıçdaroğlu'nun giydiği ayakkabı
-
kutusunun akp'ye bağışlaması şart olan ayakkabı.
koku hafızası
-
allahın cezası bir hafızadır. örneğin burnunuzu dayadığınız balkon duvarının kokusu sizi cehennemin dibine gönderebilir. ya da mesela bir rüzgar sevdiceğin kokusunu getirir, etrafına bakınırsın oysa o elinin uzanamayacağı bir diyardadır. e tabi mutlu ettiği vakitler de olmuştur hakkını yememeli.
17 aralık 2020 üç karikatüristin ortak açıklaması
-
paylaşmayın olsun bitsin. inanın kimse erdil yaşaroğlunun kariktürlerinin yokluğunu da çekmez. profil resmi yapan bireysel kullanıcıya bile dava açmış adam, çıkmış ticari sitelerle işimiz diyor. bu kadar rahat yalan söyleyenden korkarım ve bulaşmam karikatürüne bile.