hesabın var mı? giriş yap

  • finansal konularda sık sık kullandığım eğitim platformu.yıllarca karmaşık eğitim sistemimizden kaynaklanan bir çok konuyu anlamamı sağlamıştır.ısrarla tüketilir.

  • maaşlı şakirt troll'lerin son zamanlarda sarıldıkları yeni tür cümlelerin ortak paydası.
    bir de uzun ve süslü entry'lerle pekiştiriyorlar güya düşüncelerini.
    sanırsın ki her gün gaz yemiş, her gün ıslanmış, özgürlük ve demokrasi için parkta sürünmüş, evine gidip yatmamış bile..

    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama apo posteri açılınca nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama polise taş atılınca nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım amaesnaf siftah yapamayınca nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama borsa çakılınca nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama mitinglere 1,5 milyon kişi katılınca nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama iş dükkan boykotuna gelince nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama ab desteğini görünce nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama cnn 8,5 saat yayın yapınca nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"
    "ben oraya ağaçlar için çıktım ama kabul edelim beyler, yenildik ve ben nasıl bir oyunun parçası olduğumu anladım"

    he gülüm he..
    ben o başlığa düşüncelerimi yazmak için geldim ama senin troll entry'ni görünce nasıl bir oyunun parçası olduğunu anladım..

  • yanlış önerme. çorum, yarısı karadeniz diğer yarısı iç anadolu sınırlarında olmak üzereye ikiye ayrılmıştır.

    karadeniz'de kalan kısmına kuzey çorum, iç anadolu'da kalan kısmına ''nörüyon heri '' denmektedir.

  • 1. az önce sevgilimi birisinin arabasında gördüm amk. telefon edip nerdesin diye sorduğumda çalışıyorum dedi. dünyam yıkıldı. ne yapacağımı bilmiyorum.

    2. doğruyu söylemiş işte. kız işteymiş amk.

  • tek başınalıktan dolayı zamanla donanım kazanır.

    sigorta sarmak(eskiden vardı böyle bir şey), musluk contası tamiri, anten ayarlama, ay sonlarında mutfaktaki üç alakasız şeyle yenebilecek lezzette yemek yapma gibi konularda kendine yetecek denli bilgi sahibidir.

    kriz anlarını daha kolay savuşturur, sakinliği ve evinin huzurunu sever. dağınık ya da toplu kendine ait bir düzeni vardır. kendi kaosuna hakimdir. bu kaos içinde tuzluğun yeri değişse sinirlenebilir, normaldir.

    bulaşık makinası kullanıyorsa ilk bardak rafı dolar. tencere yemeği yapınca iki günden sonra kalan yemek sürünür. arada gaza gelip kiloyla meyve alır, ilkinden sonrası buzdolabında unutulur.

    pijamalarını, sünmüş ve yıkanmaktan incelmiş giysilerini sever. rahatına düşkündür. büyük temizliği de idareten olanı da bilir. evinin huyunu suyunu, çıkardığı sesleri bilir. en ufak bir yabancılıkta kulakları diker. yabancı sesini bilir ve hoşlanmaz.

    kendi kendini oyalamayı, idare etmeyi ve bir yalnızlık level'ı üstünde de sevmeyi bilir.

  • o zamanlar tığ gibi delikanlı, cepte para çok. oyuncu bir de. mavi boncuk filmini çekiyoruz. bir gün setten çıktık, eve gidiyoruz. ben laleli’de oturuyorum, kemal benden önce çıktı. herkes yevmiyesini almış, taksiyle giden gitti, kendi arabasıyla giden de gitti. ben baktım ki kemal yürüyerek gidiyor. üç kilometre var gideceği yere. her gün yürüyerek gidip geliyor, merak ettim nereye gidiyor bu adam böyle diye.
    uzun süre yürüdü. sonra bir bankta bir adam yatıyordu, kaldırdı adamı bir şeyler konuştular. cebinden para çıkarıp verdi. şaşırmıştım, sonra biraz daha ilerde bir lokantaya girdi. bir şey yemeden çıktı. oraya da para verdiğini görmüştüm...
    bıraktım takibi. banktaki adama yaklaştım, "tanıyor musunuz o az önce size para veren adamı?" dedim. "adını bilmem, sormam da her gün para verir bana..."dedi. teşekkür ettim. daha sonra az ilerideki lokantaya gittim, "az önce gelen beyin borcu mu var size?" dedim. tanımadılar beni. "kemal abi’nin mi? yok hayır, bize her gün evsizler uğrar, yemek yediririz, o da sağ olsun onların yemek masrafını öder." dedi.
    ertesi gün kemal’in yanına gittim.
    "sen ne güzel bir adamsın ya..." dedim. ne olduğunu anlayamadı, sarıldım ağladım... "ölme sen benden önce." dedim.
    dinletemedim...

    emel sayın.