ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
rte'nin atatürk'ten daha karizmatik olması
bir anlık hevesle alınıp hiç kullanılmayan şeyler
en çok kompleksli insan barındıran meslek grubu
-
eğer kendilerine başvurmadan önce yaptığınız şey google'da hastalık belirtileri aramaksa; doktorlardır.
biraz da haklılar tabi. nihayetinde doğru teşhisi kendimiz de koysak, tedavi için doktora ihtiyacımız var.
bir defa böyle gittim ben, işte "efendim ben gelmeden biraz araştırdım, muhtemelen böyle böyle bir şeyler var" filan dedim. demez olaydım. hem iyi bir fırça yedim hem de doktor hanım benim koyduğum tanıyı boşa çıkarmak için elinden geleni yaptı. nihayetinde google haklı çıktı tabi.
işte bu da haliyle doktorlarda komplekse neden oluyor.
yarım kilo baklava yiyip çayı şekersiz içmek
-
lan çayı şekersiz içmenin kaloriyle alakası yok yok. çayı şekersiz içtin mi tadını daha iyi alıyorsun. şekerlisi şerbet gibim bir şey oluyor.
2016 turizm krizi
-
baktilar ki kriz turizmciye giriyor, devlet destegiyle turizmciden cikarip vatandasa soktular. ozeti budur.
forrest gump
-
"sihirli ayakkabilari" ile kalplerimize gelip kuruldu. bir park bankinda oturup anlattiklarini dinledikten sonra, hala dunyaya ayni gozle bakabiliyor muyuz?
tayt giydiği için öldüresiye dövülen kız
-
ey babalar size sesleniyorum. özellikle kız çocuklarını yetiştirirken avrupalı ebeveynler gibi olun. bağırmayın, azarlamayın. ben babayım dediğim dedik, astığım astık demeyin. sonra ileride kendilerince doğru erkek seçimi yaparken ne yazık ki sizi baz alıyorlar...
taciz ve tecavüzde kadın beyanı esastır
-
bu feminist ilkeye halime kökçe, elif çakır gibilerin sarılması caiz değildir. zira sünni fıkhında taciz-tecavüz vakalarında dört şahit olmazsa tecavüz edene tazir cezası uygulanır. kadınların yemini ise muteber kabul edilmez. yani halihazırda sünni fıkhı "kadının beyanı kabul edilmez" derken sünnilerin "kadın beyanı esastır" diye yırtınması komik oluyor.
the better angels of our nature
-
okuması gerçekten çok keyifli bir steven pinker kitabı, bu bir artı. ancak genelde kitaplardan böyle bir beklentim yok.
benim kitaplardan beklentim, okuyup öğrendiklerimin ve dolaylı yoldan tecrübe ettiklerimin hayatı mümkün olduğunca anlamlandırabilmeme, olaylardaki neden sonuç ilişkilerini doğru kurmama yardımcı olmaları.
bu kitap da hayatımızda karşımıza çıkan veya dünyada olup bittiğini duyduğumuz olayları anlamlandırabilmemize çok destek oluyor, çünkü bizzat insanı, insanın ve insanlığın gelişimini, toplumun farklı coğrafyalardaki evrelerini (ve burası çok önemli) başka kaynaklarla karşılaştırarak anlatıyor:
“x böyle demiş; şu kısmına bu yüzden katılıyorum diğer kısmına şu yüzden katılmıyorum, aha bunlar da veriler” gibi anlatımlar var. yani kafada pek soru işareti bırakmıyor. verilerle yorumu siz de yapabilirsiniz, yani yazara bağlı kalmak zorunda değilsiniz.
elbette correlation does not imply causation diyerek tedbiri elden bırakmamak lazım. yine de yorumlardan ziyade içinde barındırdığı veriler ve tarihten alıntılar bile oldukça bilgilendirici.
dünyayı ve tarihi anlamak için doğru (daha çok verilere dayanan ve veriyi yorumlamayı okura bırakan), ön yargısız kaynaklar şart. bunların da çapraz okuma ile kontrol edilmeleri gerekiyor (ki bu nedenle bir şey öğrenirim diye aşırı uç yayınlara/yazarlara göz atmayı dahi seviyorum).
işte bu kitap üstte belirttiğim gibi kendi içinde bu çapraz okumamın bir kısmını barındırıyor, bu açıdan harika.
yeni nesillerin geniş bir dünya görüşüne ve farkındalığa sahip olmasını istediğim için, milli eğitim bakanı olsaydım liselerde okutulmasını zorunlu kılacağım kitaplardan biri olurdu.
en azından siz çocuğunuza okutun derim :)
anneanne evindeki 30 kiloluk beton yorgan
-
özlenen yorgandır. ne anneanne kalmıştır ne de yorgan.
murat palta
-
suç ve ceza, dönüşüm, 1984 gibi önemli edebiyat eserlerinden de muhteşem işler çıkarmıştır.
kadir mısıroğlu'nun tavsiye ettiği 100 kitap
-
okumadan önce ölünmesi gereken kitap listesidir.