ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
nikahtan sonra düğüne kadar ayrı yaşayan çiftler
-
düğün yapılmadığında el alem evli olmadığını kabul eder.el alem çok önemlidir.el alem türk toplumunun mihenk taşıdır.her ne yaparsak yapalım "acaba el alem ne der" diye düşünürüz.el alem önemlidir.el alemi üzmeyin.
12 ağustos 2015 meteor yağmuru
-
yarım saattir izlediğim şeyin tarlabaşı'ndaki vinç ışıkları olduğunu yeni anladığım yağmur.
5 ekim 2018 bira zamları
-
şu alkol boykotunu bir türlü beceremedik gitti. içmeyin amk bir süre... içmeyin de bir ne oluyor ya desinler... en büyük gelir kalemleri bu. buna zam yaptıkça biz de herhangi bir tepki vermedikçe yapmaya devam edecekler. bir organize olun bir ses getirin. birileri ön ayak olsun bir kitlesel mevzu olsun...
(bkz: bir büyük alkol boykotu vardı ne oldu)?
edit: çok mesaj geldi haklısın ama nasıl olacak diye? ben bu işlerden pek anlamam. doğru düzgün sosyal medya hesabım bile yok ki takipçim olsun. duyurayım. ama öncelikle kısa vadeli hedeflerle işe başlanır. bir tarih aralığı belirlenir 3 gün ya da 5 gün. günler öncesinden duyurulara başlanır. bir de güzel slogan bulunur. #ucuzbiraiçinbiraniçme vb. o üç gün tüketim yapılmaz... sosyal medya vb ortamlarda duyurulur. mekana gidilmez. mekanlar tekeller boş kalır. biraz onlar bastırır. biraz biz . bunu organize edebilecek gerçekten çok başarılı arkadaşlar var bu platformda. yeter ki el atsınlar...
türk kızını yabancı kızdan ayıran özellikler
-
sevgilisinin kendisi ile barışmak için yanına elinde bir bardak asit ile gelmesi. canı sıkılınca asidi etraftaki çocukların üzerine dökmesi.
(bkz: develi restoran'da çocuklara kezzap atılması)
siz hala goy goy yapın kezban aşağı, kezban yukarı diye. bu kızlar kezban oluyorsa bir sebebi var.
bir başka yerde de başlık açılmış sokakta taciz edilince bayılan kız diye. yorumlar arasında "demek şimdiye kadar taciz edilmemişmiş, alışık değilmiş" gibi yorumlar var.
(bkz: tacize uğradıktan sonra bayılan kütahyalı kız)
evet türk kızı, suratına asit atılmasına, sokak ortasında oranın buranın ellenmesine alış. yoksa ekşi sözlük yazarları seni kezban yapar. hakkında başlıklar açar, seni küçümser.
ne ayıp!
düğünde çalması istenen giriş parçası
-
lan bazilari oyle sarkilar yazmislar adeta herbiri birer lord, birer prenses. sanirsin bu cografyanin insani degiller, dugunleri de soyle bir ortamda olacak.
evet arkadaslar, hayal kurmak guzeldir ama gelin yemiyelim birbirimizi. cogumuzun dugun ortami az cok boyle bi' sey olacak. biraz gercekci olalim. ve evet, o sirada da "abe kaynana ne yaptın bize" caliyor olacak. ardindan da "abim damat oluyor sira da bana geliyor"...
sessizce yan yana oturacak kadar samimi olmak
-
gerçekten bunu yapabildiğim birini bulabilirsem, gerçekten sessizliği bir adım yakınlığa dönüştürebilecek biri çıkarsa karşıma, sorgusuz sualsiz, gözümü kırpmadan evlenirim onunla. başka hiçbir şey lazım değil. konuşmak bir şeydir, susabilmek her şeydir. eğer bir insan sizinle beraber sessizliğe katlanabiliyorsa, suskunluğa bile tahammül edebiliyorsa, asla ve asla kırıp üzmeyin. çok nadirler ve bir daha asla çıkmıyorlar karşınıza.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
annem, babam uzun yıllar babaannemle yaşadılar. ben ilkokul 1'deyken dedemin sayesinde yapılan kendi evimize taşınmıştık. babam çok iyi bi işte çalışmadığı için mahalle bakkalına borcumuz baya birikmiş. babam bi gün işten geldi, banyo yapacak ama evde sabun kalmamış. evin en küçüğü olduğumdan bizimkiler beni bakkala yollayıp git bi kalıp hacı şakir al da gel dediler. neyse gittim bakkala, veresiye bi kalıp sabun alacağım dedim. bakkal da akrabamız, zaten mahallede herkes birbirinin bi şeyi, tipik karadeniz köyü işte. adam yok veresiye sabun mabun, önce borcunuzu ödeyin deyip yolladı beni. pislik herif. çocuk halimle nasıl utanıp bozardim. kafam yerde çıktım bakkaldan. ben içerideyken birisi sandalyede oturuyordu, ama o mahcubiyetle kimsenin yüzüne bakamadım tabi. meğer babamın amcasıymış. ben çıktıktan sonra kötü bakkala sormuş bu kimin kızı diye. babamın ismini duyunca bi kalıp sabunu kendisi alıp bi çocukla peşimden eve göndermişti.
daha dün gibi, ama üstünden yıllar geçti. bayram için memlekete gittigimde onun da mezarını ziyaret edip yine bu olayı yad ederek rahmetle anmıştım kendisini. huzur içinde uyuyordur umarım. geride böyle güzel anılar bırakmak, kalp kırmadan, ah almadan yaşamak ne güzel olmalı.
baki'nin de dediği gibi "baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş ", bizlere de hoş bir sada birakmak nasip olur umarım.
fernando muslera
-
bıraksalar er ryan'ı da kurtaracak.
survivor all-star
-
merve oflaz'ı izledikçe guus hiddink'in meşhur sözü aklıma gelen program.
birisi hiddink'e sormuş; "yıldız oyuncularla çalışmak zor değil mi" diye.
hiddink cevap vermiş; "yıldız oyuncularla çalışmak hiç zor değildir, zor olan olmadığı halde kendisini yıldız sanan oyuncularla çalışmaktır."
9 nisan 2020 kayseri'de apartmanı yağlayan kadın
-
"corona virüsü sürüyor sandık çok korktuk" aynen amk siyah poşetle 250 gram virüs getirmiş kadın.