ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bülent serttaş'ın klibindeki efkarlı papağan
-
sen bir kuş olarak mektuptan ne kadar etkilenebilirsin? bana kameraya oynuyor gibi geldi.
oedipus kompleksi
hastası olunan sözler
-
"giydikçe açılır" diyen tezgahtar, "uzadıkça şekil alır" diyen kuaför, "zamanla unutursun" diyen arkadaş... bunların hepsi aynı örgüte üye..
mühendis fıkraları
-
buyuk bir sirketin ust duzey yoneticilerinden biri bir gun new york
uzerinde balonla dolasmaya cikar. aksilik bu ya, pusulasini asagiya
dusurur ve kaybolur. inmek icin uygun bir yer ararken bir gokdelenin
tepesinde sigara icen bir adam gorur ve alcalir. "pardon. ben
neredeyim acaba?" diye sorar. "yerden 500 feet yukseklikte bir balonun
icindesin"der adam.
yonetici sinirlenir: "sen muhendissin degil mi?" diye sorar.
"evet." der adam. "nereden bildin?" "cunku basim belada ve sana bir
soru soruyorum. verdigin cevap 100% dogru fakat hic bir isime yaramiyor."
"sen de yoneticisin degil mi?" "evet sen nereden bildin?" "cunku
yerden 500 feet yukseklikte bir balonun icinde kaybolmussun. pusulan yok,
berbat durumdasin. fakat bu simdi benim sucum oldu."
evlenmekten korkan kadın
-
evlenmekten değil, türk aile yapısından ve geleneklerden korkan kadındır. sonuç olarak korkmakta haklı kadındır.
martı kurucusunun kadıköy belediyesine cevabı
-
cevabı bir o kadar saçmadır. scooter kişilerin kaldırımda yürüme hakkını gaspetmektedir. kişilerin haklarını kısıtlamadığın kadar özgürsün. daha fazla scooter olması kişilerin haklarını gaspetmektir. kaç kişinin istediği kaçının istemediği ile çözülmez. bazı akepe yalakaları da zenginin malını savunuyor gene.
bir gün canım o kadar sıkıldı ki
-
okul yıllarında hiçbirşey beni matematik dersleri kadar sıkmayı başaramadı. bu matematikle değil, tamamen öğretmenimizin yaklaşımıyla ilgili bir durumdu. kendisi yaşamı normal hayat ve matematik hayatı olarak ikiye ayırmış olan bir kişilikti. derste kımıldamanıza bile izin vermezdi. yere düşen kaleminizi eğilip alamazdınız mesela. öyle yani.
herneyse benim sıra altından kitap okuma, yanımdakilerle konuşma, yazışma ve hatta camdan dışarıyı izleme girişimlerimin hepsi başarısızlıkla sonuçlanmıştı. atatürkün gençliğe hitabesinde ve istiklal marşımızda kaç harf olduğunu sayalı 2 hafta kadar oluyordu. sınıfımızın zemini enine 84 boyuna 132 parça taştan oluşuyordu. ben dakikada 14 kez nefes alıyor ortalama 18 kez göz kırpıyordum. deli pösteki sayar gibi lafı benim için artık sadece pösteki sayar gibi şekline dönüşmüştü. hiç işinize yaramayacak şeyleri saymak delilik değildi, aksine akıl sağlığınızı koruyan uykunuzu kaçırıp zihninizi dinç tutan yararlı bir aktiviteydi ama sınıfta sayılabilecek şeylerin sayısı giderek azalıyordu. günlerden bir gün bir harita method yaprağında kaç kare var sorusu zihnimde bu yapraktan kaç adet kağıt gemi yapılabilir şekline dönüştü. evet işte aylardır aradığım, ihtiyacım olan şey buydu... origami.
ilk denemeler tabi ki başarısızlıkla sonuçlandı. sevgili öğretmenim uzunluğu 5 cmyi geçen her gemiyi fark ediyor, yapım işlemi tamamlanır tamamlanmaz kaçak mal taşıyan bir gemi tespit etmiş sahil güvenlik botu gibi yanıma yanaşıyor ve el emeği göz nuru eserlerime el koyuyordu. daha küçük gemiler yapılmalıydı evet daha küçük, çok daha küçük. sene sonuna doğru kareli defterin bir karesinden gemi yapabilir hale gelmiştim. bu gemiler büyükleri kadar rahat tanımlanamıyor, öğretmenimin radarında tespit edilse bile ne oldukları çıkarılamadığından büyük bir tehlike atlatılmıyordu. sene sonunda matematikten geçmiş, akıl sağlığımı korumuş ve final sınavının soru kağıdından yapılma 286 parçalık bir filoyu matematik öğretmenime hediye etmiştim.
öğretmenleri seviniz arkadaşlar. onlar içinizdeki yaratıcılığın aynasıdır.
saldırgan köpeklere zehirli et verin gebersinler
-
sokaktaki köpeklere bir çözüm bulunmazsa, önümüzdeki günlerde çok daha fazla taraftar toplayacağını düşündüğüm temenni.
siz sokakta gördüğünüz her köpeği beslemeye devam edin. bakın bakalım, köpekler yüzünden ölen insanların haberleri geldikçe sonu nereye varıyor.
#kiracınıkoru
-
kiracım var ve bende bir kiracıyım. kiracımdan kirayı alamazsam bende ev sahibime kirayı ödeyemem. ev sahibim benden para almazsa muhtemelen yaşayamaz. hadi gel çık işin içinden. devlet yardım etmedikçe olabilecek bir şey degil. tamamen ütopya
eski sevgiliyle yeniden başlamak
-
kesinlikle test edilip onaylanmıştır.
"eski sevgiliyle yeniden başlamak, ev tişortüyle dışarıya çıkmak gibi. rahat, bildik ama özel değil. hep bir huzursuzluk ve keşke giymeseydim hissi"
tuncel kurtiz
-
dünya sahnesinde politikacılar mı tiyatrocular mı daha başarılı ? sorusuna '' o konuda biz politikacıların eline su bile dökemeyiz '' diye cevap vermiştir..
deep web'de 6.seviye
-
internet cafede geçemediğim seviye. allahtan yanıma istersen ver ben geçeyim diyen abi yanaştı da geçti yoksa takılıp kalmıştım. gta'daki helikopter görevinden sonra geçmesi en zor bölüm bu bence.
başlık başa.