hesabın var mı? giriş yap

  • 30 yaşında bir mimar arkadaş var. hem arkadaşım hem de iş yaptığım bir insan. bana 3 ay önce mimari bir proje gönderdi. statik proje çizdim buna istinaden. 2 hafta sonra projesini revize etti, ben de değiştirmek zorunda kaldım. sonra bir daha, bir daha. kızdım kendisine içten içe baştan yaptığı işi değiştirip beni uğraştırıyor diye. ama sonuçta müşterim, bunun için bana para ödüyor.

    1 ay önce yeniden konuştuk. bir iki güne dönecem, belediyeden ruhsat çıkar, sana haber veririm dedi. 3 hafta önce mesaj attım dönmedi. 2 hafta önce mesaj attım dönmedi. ben de daha aramadım, mesaj da atmadım. ama çok kızdım kendisine, iş bitip para ödeme zamanı gelince cevap vermiyor diye.

    3 saat önce öğrendim.belediyede bizim projeyi onaylatmaya çalışırken virüs kapmış. 1 hafta mücadele etmiş yoğun bakımda. ölmüş. ciğerim yandı. çok zor bir duygu. çok gençti. çok erkendi.

    şimdi o projeye ruhsat çıkacak. o bina yükselecek. ama kimse bilmeyecek mimarın biri, hayatının baharında o projeyi onaylatma çalışırken ölüp gitti. insanlar yaşayacak o binada. arkadaşım çürüyecek.

  • "tüm yandaşları kurtarıyorlar, ben niye yırtmayayım" deyip pudra şekeri yalanını uydurdu ama ikinci gözaltı ve bakandan gelen, "içici" açıklaması sonrası böyle saçma salak bir açıklama gelmiş.

    banane senin varoluş sancılarından? ticari ilişkilerinde kamu kaynaklarının rolünü anlat sen.

  • bu veriye baktığımızda recep'leri değiştirerek sayın ivedik'in cumhurbaşkanlığı söz konusu olduğunda halkın çok daha geniş bir kesiminden destek alacağını anlayabiliriz.

  • duygusal fakirdir.

    bu tür konularda yorum yapmayı pek haz etmesem de; ironi yapmadığı aşikar olanlara bir çift sözüm var:

    güzel kardeşim, alışveriş merkezine evden ışınlanıp gitmiyoruz. 50 kiloluluk paltoyu elimde mi taşıyayım? kıçıma mı sokayım? sırtımda duruyor işte sana ne zararı var. amık!