hesabın var mı? giriş yap

  • yazmayın efendim, çok net söylüyorum yazmayın artık bu okulu. ağzı yanan birisi olarak söylüyorum yazmayın bu okulu. 4 sene önce ismine kanıp yazdım bu okulu, tabii daha neyle karşılaşacağımı da bilmiyordum, kan aldılar kan. hogwarts öğrencisine verir gazı, verir gazı; sonrasında sınavlarla,hocalarıyla (3'ün 1'inde profesör snape hele, dönemde geçen 5-10 kişi olur genelde) kan alır, kan. eşek gibi çalışıyorum, köpekler gibi, ancak 70 alıyorum ki 65 geçme notu oluyor. bir sürü gereksiz bilgi, elit okul ya. çoook idealistseniz uğrayın buraya. iş garantisi var demeyin. saf saf ''büyücü olucam ehe mehe.'', ''iyi para var hiç olmadı kötü büyüden korunma hocası olurum.'' falan demeyin sakın. ben de öyle dedim, şimdi çok pişmanım; ay temmuz son oldu, bizim okul ancak tatile girebildi. son kez söylüyorum, yazmayın arkadaşım bu okulu. gidin pdr yazın, ne bileyim kara elmas matematik'i yazın, gidin öğretmenlikleri yazın. sonra pişman olursunuz böyle.

  • devamlı dalga geçercesine konuşur, seni salak gibi hissettirmeye çalışırlar. suratlarında hep aynı aşağılayıcı gülümseme vardır. bunda o kadar başarılı olurlar ki, kendini salak hissetmeye başlarsın. derken hüüüp gitti enerji.

  • ben açıkçası nabza göre yapıyorum bunu, kişiye göre. adamın akbili isteme şekline göre. genç bi çocuksa, kibarsa para almıyorum, yaşlılardan da almıyorum, babama benzeyenlerden de almıyorum, trakyalı'ysa almıyorum, hamileyse almıyorum. sonra soruyorum en son, "akp'li misin?" diyorum.

    cevabı "evet" ise, parasını alıyorum. hem akp'li hem babama benziyorsa yarı parasını alıyorum, hem yaşlı hem akp'li ise parasını alıp, yol vermiyorum.

    genç ve jastin bieber dinliyorsa, kafasına kornişle vuruyorum.

  • yer yer eşkine, işkine, işkina, mavruşkil, kaya levreği veya taş balığı olarak da bilinen, minekop ve sarıağız balıklarının da yer aldığı sciaenidae familyasından, sciaena umbra bilim adlı balık. corvina nigra olarak da sınıflandırılmaktadır (corvus nigra-kara kargadan türetilmiş olduğunu sanıyorum). şeklen levreğe biraz benzer. ama sırtı daha kamburcadır. ağzı biraz büyük hafifçe aşağı dönük, yüzgeçleri yumuşak, kahvemsi tonlarda veya gümüş grisi ile kurşuni arası parlak bir renkte, çok güzel bir balıktır. kayalık mağaralık yerleri çok sever. tüm denizlerimizde bulunur. 30 cm ortalama boyu, yaşlandıkça 70 cm civarına ulaşabilir. iki adet sırt yüzgeci bulunur. yüzgeçleri siyahımsı hareli koyu sarı-kahverengi rengindedir. balık öldüğünde gövdesi tamamen zeytuni bir renk alır.

    daima kayalık ve mağaralık yerlerde ve bilhassa gemi leşlerinde yaşar. suda hareketleri ağır kanlı bir balık intibası verse de kısa mesafede çok çeviktir. karides, kurt, yengeç, yavru balıklar ve algler, deniz yosunları gibi canlıları yiyerek yaşamını idame ettirir.

    çoğu eşkina yerli balık olsa da bazı sürülerin göç ettikleri bilinmektedir. nisan-mayıs aylarında yumurtalı olarak karadeniz’e çıkış yapan bazı eşkina sürüleri yumurtalarını buraya dökerek sonbaharda geri dönerler. yerli balıklar da bulundukları açık taşlarda yaz boyunca yumurtlayabilmektedir.

    avcılığı;
    yemli takımlarla demir atarak mehtaplı gecelerde avlanan bu balığın en sevdiği yem karidestir. bu balığı avlamak için en önemli şey kerterizi iyi alıp tam yuvalandığı yere olta bırakabilmektir. genelde yuvalandığı mekanı pek terketmez. oltaya atladığında da hemen hızlıca 50 cm - 1 metre arası oltayı yukarı çekip, daha sonra yavaşça tekneye almalısınız. aksi takdirde yakalandığını anladığında oyuğuna geri girmek ister, ve girerse de kayalara sürtünen misina kopar. zaten 1-2 metre çektikten sonra hava kesesi şişer ve fazla direnemeden yukarı gelir.

    tekne avcılığında bir başka yöntem de ağır kurşun ve takribi 4-8 köstek ile karides kullanılarak kayalık yerlerde güçlü akıntılarda tekneyi akışa bırakarak sürütme yapmaktır.

    her türlü avda, eğer ölü karides takılıyorsa karidesin kuyruğu ve mızrağı, eğer canlı takılıyorsa sadece mızrağı kesilerek oltaya takılır. mızrak savunma silahıdır, balığın atlamasını nazlandırır, doğada her ne kadar normalde mızraklı olsa da bunun kesilmesi randımanı artırır. kuyruk ise ölü karidesin oltada akıntıyla dönmesini sağlar, yemin işlerliği bozulur. kesilmesi yerinde olacaktır.

    kıyıdan avcılıkta da özellikle yosunlu ve kayalık bölgeler, mendirek civarlarındaki dökme taşlar gibi yerlerde şamandıralı ve hafif kurşunlu takımlarla, canlı teke (çalı karidesi) veya boru kurdu, kaya kurdu gibi yemlerle avcılığı yapılmaktadır. avcılık güneşin kaybolup batıyı kızıllığın sarmasıyla başlar, sabah gün aydınlanana kadar aralıklarla devam eder. kıyı avında her zaman kalamanız sıkı durumda kamışınız da sağlamca bir yere sabitlenmiş olmalıdır. yakalanan eşkina misina alabilirse derhal kaya altına girer ve oltanız kopabilir. eğer bu durumla karşılaşırsanız bir süre bekleyiniz, büyük ihtimalle eşkina tekrar dışarı çıkacaktır. avda çember iğne kullanılırsa hem ufak boy balıklar zarar görmeden geri salınabilir hem av kolaylaşır. geniş bilgi için o çember iğne başlığına bakınız.

    ekonomik değeri;
    orta derecededir. eti beyaz, yağlı ve çok lezzetli olan eşkina, denizden çıkartılıp öldüğünde o gümüşi rengi kısa sürede kararıp zeytuni bir renge döner. eşkinanın kafasının içinde küçük kireçtaşları bulunur. bu taşları çıkartıp limon suyunda 1-2 gün bekletip eritirseniz, bu karışımı içtiğinizde böbrek taşı ve kumuna iyi geldiği söylenir. zaten bu yüzden diğer adı taş balığıdır. ancak dikkat edilmesi gereken nokta, bu karışım böbrekte tutunan iri ve pütürlü taşların etrafını tamponlayıp (kaygan ve pürüzsüz hale getirip) mesane yolunuza düşmesine ve burayı tıkayarak acillik olmanıza sebebiyet verir. sadece kumda kullanılsa bence daha sağlıklıdır. doktora gidip kontrol yaptırmadan bilinçsizce kullanmayınız.

    bu balığı ızgarada, tavada, fırında garnili, haşlamasını yapıp ılıkken üzerine az zeytinyağı, ev yapımı mayonez ve maydonoz koyarak levrek ve kırlangıç usulünde yapabilirsiniz. ama lütfen takribi yarım kilo gelmeyen balığı eğer iğneyi yutup iç organlarına sardırmadıysa alıkoymayınız. denizlerimizde eskisi kadar bol bulunmayan bu balığın iki sene öncesine kadar her türlü avının yasak olduğunu hatırlayınız.

  • anlamadığınız nokta şu: ümit hoca tam bir devlet adamı basireti gösterdi.

    bir kere mansur yavaş'ı zafer partisinin adayı olarak göstermedi. zaten mansur bey ile görüşmemiş.

    milli mesele olarak gördüğü 2023 seçimlerini, partisinin üstünde bir aday ile kazanılabileceğini söylemiştir.

    açıkçası diyor ki; heeey 6'lı masa! bırak egonu, halkı dinle! mansur'u aday göster, ben de destekleyeceğim.

    aksi durumda yol haritasını da açıkladı hoca. eğer 6'lı masadan mansur yavaş dışında bir aday çıkarsa, biz mansur beye teklifte bulunuruz, eğer kabul etmezse biz kendi adayımızı çıkarırız.

    ümit hoca çok büyük iş yaptı. anlamadan dinlemeden ahkam kesmeyin.

  • "bir insan, aci cekmenin kaderi oldugunu gordugu zaman, acisini kendi gorevi olarak kabul etmek zorunda kalacaktir; bu onun tek ve essiz gorevidir. aci cekerken bile evrende essiz ve yalniz oldugu gercegini kabullenmek zorunda kalacaktir. hic kimse onu acidan kurtaramaz ya da onun yerine aci cekemez" der.

    aciyla en aci sekilde butunlesmemiz gerektigini anlatan, auschwitz'deki nazi kampi magduru, avusturyali psikiyatr, logoterapist, acilarin adami. marquis de sade gibi acinin hazzini anlatmaz da derinden acinin nasil insani ayakta tuttugu uzerine anlatir. bu yuzden mazosist oldugunu soylemek yanlistir. insanin gercekte ihtiyac duydugu sey aci ile yogrulmus bir hayattir; boylelikle acilarin getirdigi potansiyel olgunlugu cozumleyerek varolus sebebine ulasir.