hesabın var mı? giriş yap

  • valla kimse kusura bakmasın; muhatabının hak ettiği hitap şeklidir.
    sırf biraz eli para gördü, biraz da popüler diye bir yerlere gelebilmek adına ne idüğü belirsiz bir tipin her dediğine ehere öhere diye süs köpeği gibi gülersen mevzu bahis elemana seni urfalı ameleye peşkeş çekme ehliyeti verirsin.
    alan razı- veren razı, bokunuzda boğulun ajans değişikleri.
    (bkz: leş)

  • en sağlıklı, en zeki kedi 7 sülalesi sokakta doğmuş büyümüş, insan eliyle üretilmemiş olan kedidir.
    ama ille seceresi belli kedi isterim derdi varsa, chartreux. türkiye de zor bulunur, yetiştiricisi yok, ithal edilmiyor (scottish ve britishlerin uğradığı zulme uğramasınlar zaten. türkiyede yetiştirilmesini ve ithal edilmesini istemem). belki evinde çifti olup yavrusunu veren vardır.
    12 yıl önce evde doğmuş ve satılmak üzere kuş kafesine kapatılmış hasta bir chartreux yavruya, kavga dövüş ve biraz da para vererek el koydum. türün özellikleri ve alışkanlıkları hakkında internette ne okuduysam aynen öyle benimki.
    birşey istemediği sürece hiç sesi çıkmaz. tuvaletini yapmadan önce ve yaptıktan sonra haber verir. karnı acıkırsa mama ister. sevmek isteyene izin verir ama bir kaç saniyeliğine. ne zaman insan teması istediğine kendisi karar verir, gelir yüzüme patisiyle dokunur, canı isterse omzumu, kolumu patileriyle yoğurur sonra da sarılıp uyur. yavruyken gölge gibi takip ederdi beni. artık yaşlandı eskisi kadar çok oynamıyor ama, düğümlenmiş torba, çorap topu, peluş oyuncak gibi şeyleri önüme getirir atmamı bekler. atınca tekrar geri getirir. evdeki diğer kedimi her akşam önüne yatırır döve döve kulaklarının içine kadar temizler. umarım cinsindeki bir çok kedi gibi 18-20 yaşını görür ve onunla biraz daha zaman geçirebilirim.

  • ibadethanedir.

    insanlar her donemde taptiklari sey / varlik icin en gorkemli binalari insa etmistir ve edecektir. gunumuzde insanlarin paraya taptiginin bir nevi kanitidir.

  • maça çağırdığımız bir elemanın (ki kendisi gelirsem dengeler değişir demişti) ısınırken bana "şş paşa! topu bana atsana bi solak mıyım değil miyim ona bakıcam" demesi, üstelik solak olup olmadığını anlamak için çektiği şutta topun koskoca sahada kalenin 3 metre yukarısında bir topun anca sığacağı delikten çıkıp gitmesi ve "solak değil mişim ehuehehehe" dedikten hemen sonra diğer topu isteyip bu kez sağ ayağıyla çektiği şutta topun bilmem kaç milyonda bir kez olacak ihtimale yine aynı delikten dışarı çıkması hayatımda halı saha maçlarında beni en çok şaşırtan olaydır. bir daha da şut çekmedi kerkenez.
    hayır adam bizimle dalga mı geçti anlamadık maç başlayıncaya kadar. maç başladı da fasulye olduğunu gördük de bir daha çağırmadık pilardacıyı (aramızdaki lakabı oldu bu olaydan sonra).

  • ahauejahaa sagdan soldidn ahehaxhjsbebs.
    ya arkadaş bu nasıl bir mal nesil,nasıl bir gerizekalı nesil.
    lan denyo,adamın söylediğini,aşı vurulurken hemşire söylüyor a beynini s..

    adam da haklı olarak sebebini merak etmiş,sen neden birşey hakkında fikir sahibu gibi atlıyorsun tiktokcu.

  • öyle vizyonsuz bi insandım ki bütün hayatımı buna göre düzenledim ve tam da 8-5'e upuygun bir işe sahip oldum. servis dahil evden 7.30da çıkıp 19.30da giriyorum.

    çalışmadığım zamanlar çok eğlenceli mi bişey yapıyorum? hiç değil. aşağı yukarı cmts evde oturan ezik diye yaftalananlardan biriyim. neyse ki 40 yaşındayım da ezikliğimi yaşımla- evli oluşumla- çolukla çocukla saklarım yine.

    daha acı olan ise şu. 12 saat çalışmak değil de çalıştığım şeyin bi ske derman olmamasına üzülüyorum. yani eğer öyle olmasa neden 12 saat çalışıyorum demeyecek kadar maloğlu malım.

    minik ışıltılı bi çocuktan beni yaratan karanlığı sorgulasa ya biri.