hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • farkında olmadan yargının erdoğan'ın elinde olduğunu itiraf eden bir akçomar başlığı. ironi yapıyor desem öyle bir zeka kırıntısı göremedim.

    engelle geç.

  • mastik en çok yunanistandaki chios (sakız) ve biraz da bizdeki çeşme de yetişen bir ağaçtan (sakız ağacı) elde edilen sakıza denir. bir uzo çeşidinin içinde koku vermesi için kullanıldığı için bu uzo ya mastika denir.ama sakızlı muhallebide de kullanıldığı halde bu muhallebiye mastika denmez.

  • 17 ağustos depreminden şahsıma kalmış ufacık miniminnacık bir hediyedir. rivayet olunur ki genetiktir fakat ortaya çıkışının tek sebebi psikolojik etkenlerdir.eğer hastaysanız ve böyle sıkı bir üzüntüyle geçmiş bir haftadan sonra ayna karşısına geçip şöyle bir bakının. bilmem kaç santmlik yeni lekeleriniz size gülümseyecektir.
    tedavisi fazlasıyla zor ve uzun sürelidir. pek çok insanda hiç bir yönteme cevap alınamazken, şanslı bir kısmında uzun bir sürede de olsa iyileşme görülür. (ben bir santimetrekarelik bir alan için haftanın 4 veya 5 günü kortizonlu kremler kullanarak 2 senede cevap alabildim, başardım evet. yeri geldi azim yaptım, taş deldim)

    tedaviye cevap alınamayan kişilerde leke sayısı ve yüzeyi çok ise son çare olarak ışınla kalan bölgeler de beyazlatılır, topyekün temizlikle albino bir bünye yaratılır.

    lekeler genelde göz, dudak çevresinde, eklemlerin üstünde ve ellerde görülür. deride beyaz lekelerin çevresindeki kısımların rengi normalden daha da koyulaşır, böylece lekeler daha çarpıcı, daha parlak bir görünüme kavuşur, ergenlik sivilcesi gibi güzelliğinize güzellik katar, megoloman olursunuz. lekeler tüylü bölgedeyse(kaş altı, kirpik altı, saç derisi) bölge üzerindeki tüyler de beyazlar, dalmaçyalı olursunuz.

    tedavisi çok zor ve sabır gerektirir. 17-18 yaşın altındaysanız ışın tedavisi alamazsınız. kortizonlu kremlere talim edersiniz. bu da ışın tedavisine göre kat be kat uzun sürecek bi tedavidir. deriyi inceltip delme ihtimali bulunduğundan kesinlikle aylık kontrolleri ihmal edilmemelidir. kullandığınız şey kortizondur, hele de ergenlikte kullanıyorsanız hormon dengenizin ağzına sıçar, dişiliğinizin eline verir.

    eğer vitiligo sahibi bi insansanız güneşe nanik yapmayı öğrenmeli, vampirleri sevmelisiniz. insanlar "20 faktörlü krem aldım çok hassasım ben" derken 60+ faktörlü kreminizi gösterip el sallayın, o kremi cevşen misali yanınızdan eksik etmeyin. kış ortasında eşek öldüren güneşe bile kremlenip çıkın, arkadaş ortamınızda taşak konusu olun. hmm lakin avantajını da göz ardı etmeyin, hastalığınız 19 mayıs stadyum çalışmalarına katılmanıza engeldir, gönül rahatlığıyla şeref tribününde yerinizi alıp güneş altında spastik taklidi yapan arkadaşlarınıza fötr şapkanızı sallayabilirsiniz.

    5 yıldır cebelleşen bir insan olarak derim ki güneşten uzak durun, e vitamini almaya özen gösterin ve stresten kati bir suretle uzak durun. zira 1 haftalık bir üzüntü 4-5 cmlik yepisyeni bir leke, dolayısıyla 2-3 sene tedavi demektir, şiddetle kaçınınız.
    lekelerimizi sevelim, sevmeyelenlere sevdirelim.

  • cahil türk halkına bilgi olarak vereyim.

    ufo demek uzaylı demek değildir. ufo demek unidentified flying object demektir.

    yani havada tanımlayamadığın bir cisim görünce bunu ufo diye raporlarsın. esprileri ona göre kasın ki biraz seviye yükselsin artık şu platformda.

  • izmir denince "aaa boyoz yiyeceksin" diyenle, urfa denince "aaa kebap yiyeceksin" diyenle, portakal denince de "aaa vaşinton hocam" diyen aynı adam. dünyanın en aklına ilk geleni söyleyen insanı. yani tırtın allahı. öeeh. viskiye kola da katar bu. pfff .ss

  • bankalar ile çalışan, master ve visa ile anlaşması olan şirketimize visa denetmeni gelmiştir, gıcık bir adamdır, şirket binasını a'dan z'ye inceler, en üst katta yemekhane ve büyük teras bulunmaktadır, yemekhanenin terasa açılan kapılar cam kapıdır.

    denetmen sorar: bu kapılar geceleri kilitleniyor mu?
    bizim güvenlik amiri: hayır kilitlenmiyor,
    d*: bu terasa teröristler ya da hırsızlar helikopter ile inebilirler kapını kilitli olması gerekmekte.
    g.a.*: adamlar terasa helikopter ile inip kapılar kapalı diye geri mi dönecekler?
    d: mavi ekran.

  • hakim olduğu dönemde, özellikle geç gotik döneminde avrupada süregelen düalizmden etkilenmiş bir mimari tarzıdır. gotik katedrallerin abartılmış dikey hatlarının oluşturduğu yer - gök, yüksekteki kutsal - aşağıdaki kutsal olmayan düalizmi, kilisenin zenginliği - halkın fakirliği, kilisenin insanlara cennette vadettiği zenginlikler - halkın dünyevi fakirliği gibi ikilemlerle paralellik gösterir.

  • ne zaman bir yasak, baskı bir şey gelse kullanılan savunma cümlesi. mesela beyoğlu'nda masalar kalkar "yurtdışında böyle", alkol yasaklanır "abd'de böyle", sigara yasaklanır "avrupa'da da aynen böyle".

    buradaki mantıksal sıçış şu önkabulde:

    "türkiye ile medeni devletler arasındaki uçurum bundan daha öncelikli tüm konular açısından kapandı ve sıra buna geldi".

    durum bu olsa kimsenin yasaklar umrunda olmaz. olmayacak. zira ben bileceğim ki bu yasakta bir yanlış varsa benim okuduğum, takip ettiğim gazeteci hapse girmeyip hükümete benim için çıkışabilecek. o gazetecinin uyandırdığı halk gidip gaz yemeden taksim'de yürüyebilecek. o taksim'de yürüyeni gören devlet kendi halkına fırça atmak yerine geri adım atacak, hatasını düzeltecek.

    ama eğitimde sondan ikinci, basın özgürlüğünde 154., insan haklarında sonuncu, aklına ne kadar temel hak ve değer gelirse onun listesinde sonlarda olup sonra kendi tabanını yalama operasyonunu "yurtdışında da böyle" diyerek savunmaya kalkmak... nasıl desem... bari ışığı söndürselerdi.