ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ağzında sigarayla enkaz altından çıkan dayı
-
dayiya ve tum depremzedelere gecmis olsun, kalbimiz sizinle ama bu bkz'i vermeden gecemeyecegim.
(bkz: ekşi sözlük'e bir daha gelinse alınacak nick'ler)
çocuklar açlıktan ölürken uzaya araba göndermek
-
dünyadaki tüm parayı ve imkanları bütün insanlara eşit olarak dağıtsan, 1 yıl sonra herkes eski haline geri döner. zengin yine zengin. fakir yine fakir. korkak yine korkak. güçlü yine güçlü olur. uzaya giden yine gider. bazı kişiler içinse, hamilelerin sokağa çıkması yine olay olur 'bazı yerlerde'.
tüm komşularımızın kendi alfabelerini kullanmaları
-
öncelikle çin gibi ülkeler okuma yazma öğretme konusunda sıkıntı çekiyorlar. illa kendi en eski alfaben olursa güzel olacak diye bir şey yok. japonya'nın alfabesi de zaman içinde değişmiştir. latin alfabesini değiştirip kendi alfabemizi yapmışız, yazıldığı gibi okunuyor mis gibi. önemsiz bir olay gibi geliyor ama altı ayda okuma yazma öğreniyorsun. okumada tutarsızlıklar yok denecek kadar az. ingilizce veya çince okuma öğrenen çocuklar bu seviyeyi 3 senede görüyor. o yüzden şu an kullandığımız alfabe dilimiz için mükemmel. kaldı ki dünyanın bilim ve iletişim dili olan ingilizceyi ikinci dil olarak öğrenirken de kolaylık sağlıyor. özetle alfabe bizim, yedirmeyin.
kriptoda iflas eden doktorun canına kıyması
-
kumar bağımlılığının sonudur. kriptolar bir kumardır, kim aksini söylerse söylesin.
açın hesabını bakın bakalım neler yazmış diye. sağdan grafik atmış, soldan grafik atmış. yükseliş bkeliyorum demiş, dediğinin ertesi günü bitcoin %15 üzerinde düşüşe girmiş.
kripto dünyasında sağdan soldan grafik çizip kendini kandırıyor millet.
asıl yaptıkları şey kumar oynamak. büyük ihtimalle kaldıraçlı oynuyordu, sonu bu oldu.
kripto kumardır, kaldıraç kumarın hasıdır.
jose mourinho
-
bvb - madrid macinda sesini mesut ozil'e duyuramayinca, marcel schmelzer'e ''mesut'a daha seri olmasini soyler misin'' demis, naif insan marcel schmelzer de bu istegi yerine getirmistir. kendi oyuncusuna, rakip takimin oyuncusu araciligi ile taktik veren ilk teknik adam olarak da tarihteki yerini almistir.
ankara bala'daki trafik kazasının görüntüleri
-
şu durumda bile iyi niyetle frene basıp onca ton makineyi 7-8 metrede durdurup bi de hala kaçıp gitmeyen adama saldırmaya çalışan malların soyu yürümese de olur ya aslında.
sevgili hakkında ileri geri konuşan anne
-
bir kiz arkada$ oldugunu oğrenmi$, ya da zaten bilen ama sonucta kizi veya zaten kulliyen bir kizla ili$kiyi tasvip etmeyen annedir. bu anne bir zamandan sonra artik her firsatta sevgiliye veya ili$kinize laf sokar.
[televizyon seyrederken] - aynen ya$anmi$tir-
- ne zaman cikacaksin?
- cikmayacam. evdeyim.
- cikarsin cikarsin sen. $imdi bir telefon gelir cikarsin.
stop.
burada lafi dikkatli inceleyin "- telefon gelir cikarsin!" yani kiz seni donunda salliyor demeye getiriyor.
- yok. cikmayacam.
- sen gene de cikarsan gec gelme. azittiniz iyice. o'nun da anasi babasi var, merak ederler kizi.
stop.
"- gec saatlerde kizi opup yaladigini biliyorum." diyor burada acik acik. ana babasi sallamiyor bu kizi, o kizdan hayir gelmeze getiriyor.
- cok gec birakmiyorum ki anne eve, 11'de en gec ak$am cikarsak.
- biliyorum ben sizin 11'inizi.
- neyse sen takma bu i$leri annecim. filmi seyrediyoz bak.
- yok canim sen istersen git gene o kiza.
stop.
"- beni satip satip elin kizinin pe$inden gidiyosun, bunlari yaziyorum bir kiyiya..." diyor burada da.
- anne cikmayacam yahu.
- zrrrrrrr.
.
.
.
.
- anne cikiyom ben.
(bkz: anneler bilirler)
okan bayülgen
-
adamin dizisine bile laf etsen basina birseyler geliyor. vay kodumun dünyasi.
bahçeli evde yaşama hayali
-
ilk okuduğumda ne alaka allah korusun devlet bahçeliyle aynı evde yaşamak tövbe estağfurullah dedim.
seçime üç gün kala benim kafa going to go arkadaşlar.
bitaksi'ye taksimetreni aç da gel özelliği gelmesi
-
giderken de taksimetreni aç özelliği de eklenerek taksilerin boş boş gezerken yaptığı masrafa bir nebze de olsa katkıda bulunabiliriz. herşey onlar için.
ali ihsan varol
-
"-risk aldığınızı söylüyorsunuz. bu sorulardan dolayı işinizi kaybetseydiniz, pişmanlık yaşar mıydınız?
-hayır. 15 yıldır en kaba tabiriyle televizyoncuyum. 4.5 yıldır kamera önündeyim. tanımadığım insanlardan ‘sizi ve programınızı çok seviyoruz’ kelimelerini duymak bir armağan. ancak ben bundan çok kolay vazgeçerim. bu işte kimleri gördüm, ellerin üzerinde taşınan ve bir anda esamesi okunmayan. benim mesleğim metin yazarlığı ve televizyonculuk. onu da yapmazsam mutlaka bir iş bulurum kendime. ‘kelime oyunu’yla başlamadım hayatıma, onunla da bitirebileceğimi zannetmiyorum. o yüzden bir sıkıntım, pişmanlığım olmaz. şimdi kazandığımdan daha az para kazanırım çok sorun değil. çok az paralarla yaşadığım zamanlar da oldu."
tanım: adam tam bir delikanlı çıktı rıza baba.