mir'atü'l-memalik

• ah seydi ali reis'im benim, ilk göz ağrım. senin o çakma çağatayca şiirlerle bezeyip götünü kurtarmaya çalışmak için hint diyarında kanuni reklamı yaptığını söylediğin şu nadide eserini bak insanlar çağatayca yazmış sanıyorlar 450 sene sonra. brafo lan, vallahi brafo, demek ki o tırt çağatayca beyitlerin insanların kanına ciğerine işlemiş. demek ki kitabında "bana ali-yi sani (çağataycanın duayeni ali şir nevai'ye atıfla) diyolladi hint diyarında da ben öhöm öhöm çok da şey etmiyordum" tarzı böbürlenmelerin boşa değilmiş.
  
  evet, bu kitabı seydi ali reis istek üzerine kaleme almış, eserini etimesgut'ta askerliğini yapmakta olan hikmete adamıştır. zaten hep de öyle olur. şu eski zamanlarda bir tane yazar çıksın ki ben bu eseri skimin keyfine yazdım desin. yok, illa ki ahbabları, yarenleri istemiştir; ya da kendisini çok düşüncelidir ve o işin acemilerine, mübtedilerine hayırlı olsun, onların hayır duasını alsın demiştir. ulan de işte dobra dobra, benden önce kaptan-ı deryalık yapan piri reis hint okyanusu'na giderken gemilerini kaybettikten sonra kelleyi de kaybedince aynı boku yiyip gemileri kaybedip bir de üstüne dört-beş sene hint diyarında sürttükten sonra dersaadete kuyruğu kıstırıp geldiğimde aynı akıbete uğramayayım, sultanımın gazını alayım diye bu eseri yazdım de. ama demez, niye desin, herkes saf mı bizim gibi. ah seydi aliiiiii, seni gidi çakal seni.