mgtow

• mgtow, havalı isim tabi, trp ile benzer mecralarda da dillendirilince kadın düşmanlığı ortak paydasında buluşuldu diye düşünülmüş.
  tabi hepimiz icin serde erkeklik var, hem ben sap değilim alayını yalar yutarım denip, hem mgtow güzellemeleri, teşhisler, analizler, tarifleri gelmis.
  
  basliga donersek, arkadaslar sizler böyle fiyakalı isimler koymadan önce de, bazilariniz kıçına tiki kızlar tarafından tekmeleri yemezden önce de, bu memlekette kadınlarla (bazıları toplumla) araya kalın bir perde çekmiş erkekler vardı. her semtte olmuştur, zengin semtlerde de olmuştur. ha tarzlarının bir adı yoktu belki, bir kural setiyle hareket etmiyorlardı, ama tavırlar netti; kadınlardan uzak dur.
  çoğunun başından kötü bir tecrübe geçmiş, kimi gayet özgüvenli ve bilinçli, kiminin özgüveni hiç yerine gelmemiş ve bir şekilde kendilerini kendi belirledikleri çevrelerinde rahat hisseden, libidolarını bir şekilde yok etmiş (ya da belki parayla hormonlarının sesini kesen), genelde tarzları olan, çevrenin (başta anneleri) kız bulmak için ümidi kestiği, hiç de nefret dolu olmayan tipler... hala çevrenizde olabilir. düşündükçe kaç tanesini hatırlıyorum, çoluk çocuğa meze olduklarını görseler gülerdiler. sırf kadınlara değil, hızlı değişen ve güç savaşına dönen dünyaya da mesafeli olur böyle adamlar, ben bizim memlekettekileri yazıyorum, siz reddit'te okuyup buraya taşıyın alfaları, betaları, sigmaları... internette birşey okudum, hayatın anlamını buldum, diye başlardı orhan pamuk yeni bir kitap yazsaydı...
  
  ha bunların kadın versiyonları yok mu? annesinden, ablasından gördüğü kadarı ile hayatını bir ayyaşın çamaşırlarını yıkayarak geçirme ihtimalini hesaba katmış, ya da hasta anne/babasını bırakmaya kıyamamış bu arada iş işten geçmiş, evlenmek içinde bir ukte olsa da, basit ama gururlu hayatına veda etmeyi göze alamamış, çevrenin acımasızca evde kalmış diye nitelendirdiği, ara ara dul kısmetleri çıkan, kimi sade bir memuriyet, kimi ev kızlığı ve baba emekli maaşıyla geçinen, çok istisnai esnaf da olan, (bunlar zenginler arasından pek çıkmazdı illa ki istisnalar vardır, genç yaşta eşini kaybeden bazıları gibi) onca kadın da var, namus baskısıyla aseksüel bir hayat geçirmiş, çoğunda çocuk sahibi olma uktesi olan kadınlar.
  
  iki grubun da ortak noktası hayatlarını sevişme sayılarına endekslememişler, tercihlerini bile isteye yapmışlar, feda ettikleri şeyler var, ama sahip çıktıkları şeyler de var. saygıyı hak ediyorlar, 31 ci ergenlerin güzellemelerini/nefretlerini hak etmiyorlar.