kitap okumayan insan

• verdiği oyla ağzımıza sıçandır.
• anlaşılan soru eklerini ayırmayı da bilmez.
• binlerce yıllık insanlık birikimini elinin tersiyle iten, içerisinde yaşadığı evren hakkında muhtemelen ne merak duyan, ne de bir fikri olan insan. muhteşem bir dünyadan habersiz yaşamaktadır. derhal kitaplarla tanıştırılıp o muhteşem dünyaya adım atması sağlanmalıdır.
• ağaçtan nasibini alması gereken insandır.
  
  okuyana, ağacı kağıt yapıp, kitaba çevirip vereceksin; okumayana, ağacı odun yapıp, sonra onu güzelce ıslatıp girişeceksin.
• cümle içerisinde her iki kelimeden sonra "yani" kelimesini kullanır.
• 107 milyar insan yaşadı şu ana dek. 107 milyar hikaye demek bu...
  
  galaksimizde 300 milyar yıldız, bilinen evrende 100 milyar galaksi var. kentilyonlarca olasılık demek bu...
  
  dünya yüzeyi 500 milyon kilometrekare. görülebilecek neredeyse sınırsız alan demek bu...
  
  yazı icat edileli 5000 yıl olmuş. okunabilecek milyonlarca şey demek bu...
  
  kitap okumayan insan, sadece bir insan içine sıkışmış bir insandır.
• kitap okumayı hobi zanneden insan kadar kötü değildir.
• hangi açıdan bakarsa baksın hiçbir zaman o doğru açıyı bulamayacak olandır.
• kitap okuyan insanların okumasından da rahatsız olur genelde. bir yerde yanlış yaptığını bilmek istemez gibi bi hali vardır
• normalden fazla, lümpen kıvamında şık giyinmeye çalışır ki, kofluğuna örtü olsun.
  ilkokul ve lise eğitimi arasında öğretmeni bir kitap önerir, bir şekilde kendince bir amaç için okur ve 'diğer herhangi başka bir kitap okumadım ama bence bu kitaptan daha kaliteli bir kitap yok' cümlesini kulaklara maalesef kusar.
  eğer ki okuduğu tek kitap, öneri ve zorlama üstüne bir nietzsche kitabı ise, yazardan konuşurken adını niçe olarak telaffuz ettiğimizde 'o kim bilmiyorum, ben nitçze'yi biliyorum' diyebilen, bir kaç gram bilginin yük yaptığı insanlardır.
  gece aynı oda içinde karşılıklı yatarken biriniz kitap okuyorsanız, sabah daha erken kalkıp kitap okumaya devam ediyorsanız, kitap okumayan arkadaşınız 'bu kadar okuyorsun vicdanım rahat değil, huzursuz oluyorum' diyerek yarı şaka ile uyanmasından sonra, bir nimet olarak verilen aklın, neden herkes tarafından kullanılmak istenmediğini acı acı sorgularsın.
  
  maalesef, yaşanmıştır.
  
  velhasıl, işi zor, çok zordur.ancak farkında değildir.