"
rüya ikinci yaşamdır
*. bizi görünmeyen dünyadan ayıran fildişi ya da boynuz kapılardan geçerken hep titremiş, ürpermişimdir."
gerard de nerval -
les filles du feu (
rüya ve yaşam öyküsü)
"(...) ama hemen eski bir alman atasözünü anımsayıp ürperdim: insan çift yaratılır
*, benzerini görürse ölüm yakın demektir." (
aurelia)
"göl gezisi belki de ,
watteau'nun
cythere'e yolculuk tablosunu yeniden yaşatmak için düzenlenmiş. ne var ki, çağdaş giysilerimiz görüntüye ters düşüyordu."
gerard de nerval -
les filles du feu (
sylvie öyküsü)
["kabul etmek gerek dostum, her şey dilediğimiz gibi olmuyor hayatta. bir zamanlar
yeni heloise'den
* söz etmiştiniz anımsarsanız, orada şu cümleyle karşılaşınca ürperdim: "bu kitabı okuyan
her genç kız artık
bitmiş sayılır."] (
sylvie)
"işte kavak ağaçları adanın; ve işte
rousseau'nun, külleri sonradan götürülmüş boş mezarı. ey
bilgelik! güçlülerin sütünü sundun bize, ama öyle zayıftık ki bir yararı olmadı. babalarımızın bildiği dersleri bizler unuttuk." (
sylvie)
"şu ya da bu tümceleri yüreğin diliyle değil de öylesine söylediğimizi
kadınlar bilir mi acep?
sanmam, seçtikleri erkekler onları çok kolay kandırıyor.
sevda denen oyunu çok güzel oynuyorlar! kimi kadınların aldatılmayı seve seve kabullendiğini bildiğim halde hiçbir zaman o tür bir erkek olmadım. zaten
çocukluk aşkında kutsal bir şeyler vardır hep...." (
sylvie)
"aşağıdaki şu türkü dizelerinden daha tatlı, daha ince, daha şiirsel kaç dize vardır:
bir kırlangıç olsaydım!
uçup kanatlansaydım,
güzel kız göğsünüzün
üzerine konsaydım!" (
valois türküleri ve efsaneleri)
[kilisedeki zavallı hıristiyan imgelerden, hatta girişteki, bilge kişilerce aslında
galyalıların taptığı
esus ve
cernunnos oldukları söylenen iki
azizin
yontusundan daha çok etkiliyordu beni evimizdeki imgeler. çeşitli simgeler arasında şaşkın, bir gün, "tanrı
neyin nesidir?" diye sordum dayıma. "
tanrı güneştir" dedi.] (
eurydice! eurydice! öyküsü)
(bkz:
sylvie/@ibisile)
(bkz:
aurelia/@ibisile)
(bkz:
afrit)
(bkz:
clarens/@ibisile)
(bkz:
elohim/@ibisile)