• erol taş'ı canlı olarak karşısında görünce zalim ağa deyip kovalayan izleyicilerin tepkisine neden olan bir başka film sahnesi.

    bu coppola filan da sanatçı değil canım; nedir öyle, birinin yatağına o uyuyorken kesik, kanlı at başını yerleştirmek filan? cık cık cık! sapık, psikopat bunlar hep.
  • (bkz: filmle gerçeği ayırt edemeyen mal)
  • teknik olarak christopher reeve'in uçması gibi bir şey. etik olaraksa bu tür sahnelere karşı çıkanların olması gayet normal.

    güney'in ilgili sahnede, kızı gözlerinin önünde tecavüz edilip öldürülmüş, failleri aramakta olan, memlekette hatırı sayılır bir kabadayıyı canlandırdığını eklemekte fayda var, ki fantastik seks partileri organize eden bir muhabbet tellalı rolünde olduğunu sanan da çıkmasın.
  • dönemin sinema sanatının estetik kaygısı bambaşka bi' tartışma konusu olabilir pek tabi. diğer taraftan sinema sanatında avangarde'ın estetik kaygısı üzerine kafa yorabilecek kapasitede iseniz de ilgili sahne üzerinde eleştirinin amına koyabilirsiniz.

    öyle mi peki? sanmam.
    tecavüz sahnesindeki kötü adamlara "gözün kör olsun şerefsizzz" diye sitem eden nine tribinde adamlarsınız. o yüzden ciddiye alınmıyorsunuz, bunu bi' düşünün bence.
    aynı zamanda içinde pornografi olan hiçbir şeyi de kabul etmemişsinizdir, hiç ergen hallerinizde pipinizle de oynamamışsınızdır siz. toplumun ahlak çerçevesini ve sinemanın çeperlerini baştan yazabilecek kapasitede olanlarınız vardır belki.

    sizi bi' kategoriye dahil etmek istiyorum ama cidden olmuyor be gençler, öyle bi' kısırdöngü; aynı ülke üzerinde yaşayan insanlar arasındaki bakış açısı/zeka eğrisinin aha böyle uçurumlarda olduğunun tespitine gerek zamanlar...
  • (bkz: erkek vajinası)
  • (bkz: http://youtu.be/r7rb8--fmdw?t=3m38s)
  • filmdir, gerçek değildir, gerçek gibi algılatılmak istenmiş, çeşitli yorumlar eklenmiştir.
    bu sahneden dolayı oyuncu ve senaristi sapık ilan edenler, matrix serisinde (bkz: matrix felsefesi) kendilerini arayıp bulabilirler.

    filmdeki sahne ise, fiziken imkansız olmasa da uygulamada zordur. yılanın derisi aynı balık gibi pullarla kaplıdır. sokmasına sokarsın ama çıkarmak için kuyruktan asıldığında pullar ters yönde olacağından çengel gibi etrafını da birlikte getirir. yani filmdeki kadın gibi ucuz kurtulamaz (ki yarım metre almış be :) kuku muku rahim vajina haşat olur.

    peki bir gün içine yılan kaçarsa nasıl çıkarcan? gerçektir. ahanda burada (bkz: içine yılan kaçmak)
  • vajinaya fare sokulması gibi bir işkence yöntemini akla getiren sahne.

    ister işkence ister yılan-penis özdeşleştirmesi olsun bir tecavüzün gösterildiği sahnede koluna dolanan yılanı vajinaya soktuktan sonra kameranın yılmaz güney'in yüzüne dönmesi, sahnenin yılanı daha da itme, koldaki boğumların açılması ve yılmaz güney'in yüzü şeklinde gitmesi hayattan soğutmuştur.
  • son derece iğrenç, aptal, gereksiz ve mantıksız bir sahne. sapıkların aptal fantezileri dışında hiç bir amaca hizmet etmiyor. yılmaz güney'in filmleri hakkında pek bir fikrim yok ama, şu sahneden sonra da fikir edinmek istemem açıkçası. bir oyuncu sapık bir insanı canlandırabilir, bu rolü de çok iyi yapabilir, eyvallah ama ben ortada iyi bir oyunculuk da göremedim.

    edit: filmin kurgu olduğunu hatırlatan küçük aynştaynlara ve yavru kübriklere teşekkürü borç bilirim . ayrıca konuyu açan arkadaşın entrysini sildirtmekte emeği geçen tüm hayvan sevicilere de renkli rüyalar diliyorum.
  • filmdeki eli silahlı kötü adamlara bile aboov dedirtmiştir. tabi neticede bir filmdir. her kötü karakter canlandırana kötü mü dememiz gerekiyor?
hesabın var mı? giriş yap