ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
anıtkabir için harcanan 24 ton altın
-
diyanetin 2015 yılı bütçesinin 3'te biridir.
yüzde 33'ü.
1/3'ü.
bliss
-
windows xp'nin duvar kağıdı, dünyanın en çok bilinen fotoğrafı. (bkz: #14402669) nolu girdide baya anlatılmış ama ben de bir şeyler söyleyeceğim.
charles o'rear, ocak 1996'da, napa vadisi boyunca sevgilisine gitmek için yol almaktadır. 3 hafta boyunca yağmur dinmemiştir, hava uzun süre sonra açık ve güneşlidir. sonoma karayolu üzerinde giderken bir tepeye rastlar, tepe, phylloxera istilasından dolayı boş bırakılmıştır. (vadi genel olarak üzüm bağlarıyla kaplıdır) "işte bu!" diye düşünür o'rear, "tanrım! çimenler şahane, güneş çıktı, birazcık bulut var." arabasını sağa çeker ve o tepenin fotoğrafını çeker. hatta, bulutlar oldukça hareketlidir, o'rear kamerasını kurana kadar bazı bulutlar kadraja girmiş olabilir.
charles o'rear, bu çektiği fotoğraflar o zaman üzerinde çalıştığı şarap diyarı kitabı projesiyle ilgili olmadığından fotoğrafı corbis'e stok fotoğraf olsun diye satar. (getty images gibi bir şey) 2000 yılı sonunda windows xp geliştirici takımı, fotoğrafın bütün haklarını satın almak istediklerini iletir. charles o'rear'a, kendi deyişiyle, fotoğrafçılık tarihinde bir fotoğrafa yapılan ikinci en büyük ödemeyi yapar microsoft. (ama o'rear ücreti açıklayamaz, bir gizlilik anlaşması imzalamıştır. ücretin yüz binlerce dolar olduğu tahmin edilmektedir) fotoğraf filmini kargoyla yollamak ister ama şirketler, fotoğrafın değerini anlar (sigorta bedelinden çok yüksektir) ve taaa seattle'ye gönderime yanaşmaz. microsoft, o'rear'a gidiş dönüş uçak bileti ayarlar. film teslim edilir ve anlaşma imzalanır. "fotoğrafın ne amaçla kullanılacağı hakkında bir fikrim yoktu. mühendisler dahil, microsoft'taki hiç kimsenin fotoğrafın başarısı konusunda bir fikri olduğunu (o zaman için) düşünmüyorum." der o'rear.
o'rear fotoğrafta bir oynama yapmamıştır. microsoft ise ufak tefek düzeltmeler yapmıştır ve adını vermiştir: bliss. windows xp reklamlarının ve masaüstünün hafızalara kazınan fotoğrafı. o'rear'ın deyişiyle: "15 yaşında veya daha büyük insanlar bu fotoğrafı yaşamları boyunca hatırlayacaklar." (gerçi daha küçükler de hatırlıyor-windows xp 17 yıldan fazladır kullanılıyor, desteği bitse de!)
fotoğraf yıllar boyunca yeniden çekilmiştir, bazen yeni halleri galerilere gitmiştir. 14 ocak 2017'de çekilen hali şöyledir.
7 nisan 2021 covid-19 vaka sayısının 54.740 olması
-
eczanede üç çalışan yanyana oturuyor diye para cezası yazıldı. metrodan inen mavi saçlı hanfendi biraz nefes almak icin maskeyi çenesinden 10 saniye indirdi ceza yazıldı. motorsiklet sürücüsü maske takmadığı için durdurulup ceza yazıldı. bankta yanyana oturan iki vatandaşa sosyal mesafeyi ihlal ettiği gerekçesiyle ceza yazıldı. küçük bir çocuk babasıyla beraber bankaya gittiği için "babana söyle 900 lira fazla çeksin" diye polis espri yapıp ona da ceza yazdı. 30 yaşında bir adam evine en yakın fırından değil de iki sokak ötedeki fırından ekmek almaya gittiği için suiistimall ettiği gerekçesiyle o da ceza yedi. yanan evini maskesiz izlediği için bile ceza yiyen oldu. sokakta yaşayan adama sokağa çıkma yasağı ihlalinden bile ceza uygulandı.
özetle en ufak hatada devlet baba ensemize yapıştı ama aynı devletimiz ak parti kongrelerine hiçbir şey yapamadı. her ilden otobüs dolusu maskesiz yüzlerce insan şarkı söyleye söyleye toplandı gıkı çıkmadı.
reisimiz aldı mikrofonu "nağme olsam tellerine, kurban olam yollarına. ardahan, hoş geldin" dedi. ardahanlilar hoşbuldukkkk deyip virüsü kaptığı gibi memleketine gitti.
"senin gibi yari olan neyler ayvayı narı. artvin, hoş geldin" dedi. artvinliler de aldı memleketine gitti.
"beyleri sözlerin eri, ışıldar zeytin gözleri. kilis, sen de hoşgeldin" dedi. kilis de hoş bulduk deyip aldı virüsü gitti.
"alem düşman kesilse, gönül senden vazgeçmez. adıyaman, sen de hoşgeldin" dedi. adıyaman da eyvallah dedi çekti gitti.
özetle 81 ilimizin insanı o hınca hınç kalabalıkta hoşbulduk diyerek çekti gitti.
çay ocaklarının kapatıldığı, kahvelerin aylardır açılmadığı, halısahada top dahil oynanmadığı dönemde ağzı maskesiz yüzlerce insan hoşbulduk, hoşbulduk, hüloooo dedi gitti.
"unutmayalım ki bu virüs bir kişiden tüm dünyaya yayıldı" diyen sağlık bakanımız fahrettin koca dahil kimse buna sesini çıkaramadı. hatta erdoğan; "işte salonun hali. bakın bir kongre yapıyoruz, salgının olduğu bir dönemde kongre yapıyoruz ve salon lebaleb dolu” diyerek aklımızla dalga geçti. yetmedi bir sonra ki ankara kongresinde "sizleri kar yağışının tüm mikropları temizlediği anlamlı buluşmada en kalbi duygularla selamlıyorum" diyerek her fırsatta övdüğü duble yollar gibi aklımızla da duble dalga geçti ve risksiz denilen mavi yerler dahil tüm ülke kısa zamanda kankırmızı oldu.
yani bu yönetim biçimiyle 55 bin değil, 155 bin vaka olsa bu sayı çok azdır. olan esnafa, olan emekçiye oluyor maalesef olay budur. lafı hiç uzatmaya gerek yok.
"sen menfaatime dokunmayan, zengin iş yerlerime bulaşmayan, ashâbıma yapışmayan korona,
sen de hoşgeldin..."
bizi resmen soydular oyum yine recep tayyip'e
-
itlaf edilmesi gereken hastalikli sigir bile daha sagliklidir.
bunlarla ayni zaman diliminde yasamamiza neden olacak hatamizi cok merak ediyorum.
3036 yılından geldiğini iddia eden adam
-
3000 yilindan gelmesine ragmen tiktokla iletisim kurmaya calistigina göre insanoglu zeka olarak geriye dogru gidiyor demektir.
ilk alınan aracın sıfır olması
-
eşim için yapmış olduğumuz durum.
kazası boyası yok diyen adamların araçlarında pert kayıtları, km düşürmeler olunca mecburen bunu yaptık.
daha henüz 70. km'de arabayı otoparka sokarken evin duvarına çarptı.
tüm mal varlığımız olan arabamızla evimize vurdu, bunu başardı, evet.
(bkz: canı sağolsun)
platon
-
sistematik filozofların ilki ve bugün bile adından sıkça söz ettiğimiz idealizmin kurucusu. ilk dönem diyaloglarında sorgulamaya başladığı ontolojik ve epistemolojik açılımları devlet eserinde toparlamıştır. devlette yürüttüğü argüman çok sağlam olmakla beraber neredeyse en alakasız birini bile idealist yapacak niteliktedir. mağara mitosuyla insanoğlunun aklına ve fikrine görünür dünyanın gereksizliğini sokmaya çalışmış 'ne varsa idealar(ki bu da bizim cennet-cehennem kavramlarımıza denk gelir) dünyasında var' diyerek felsefeye yeni bir perspektif katmıştır.
ışid'in rte için ölüm fetvası yayınlaması
yaran diyaloglar
-
sabah 6 kapi calinir . izbandut gibi iki polis kapida ..
uyku sersemi - gunaydin ?
polis - gunaydin .. calinan arabanizi bulduk adresi verelim gidin alin ..
uyku sersemi - arabam calinmadi ki ..
polis - eminmisin ?
uyku sersemi - eminim .. emin miyim ? ( boynunu uzatip bakar arabayi park ettigi yere )
uyku sersemi - aaaa araba gitmis .. arabam gitmis .. arabami calmislaaar ..
polis - bingooo
birlikteyken telefonlarıyla ilgilenen insanlar
-
sık sık karşılaştığım insanlar. madem telefonun sana yetiyor neden benimle beraber dışarı çıkıyorsun değil mi? ya da madem muhabbetim açmıyor neden kendine başka bir arkadaş bulmuyorsun? çok büyük saygısızlık bu.
mohamed elneny'nin beren güney'e dm'den yürümesi
-
"ya bu futbolcuların benimle derdi ne?" diye sormuş hanım ablamız. neden olacak cern'de atom üzerine yazdığın makalelerden etkilenmiş onunla ilgili görüşmek istiyordur büyük ihtimal.
çalışılan pozisyonlar ve maaşları
-
sektör: eğitim
pozisyon:öğretmen
maaş: 0 (sıfır)
gss borcu: 1.980 tl
öğrenim kredisi borcu: 9.700 tl
sigorta: yok
yemek: yok
yol : yok (gidecek iş yok)
selam qızlar. fakir fantezisi olanlar eqlesin.
debe edit: turritopsis nutricula ölümsüzdür.