ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
5 mayıs 2015 juventus real madrid maçı
-
ulan bu ronaldo nasıl bir adam ya. james adama dünyanın en kolay golünü attırıyor. adam sanki golü kendi yaratmıs da atmış gibi kendi şovunu yapıyor, yanına gelen james' i görmezden geliyor falan.
ankara bala'daki trafik kazasının görüntüleri
-
şu durumda bile iyi niyetle frene basıp onca ton makineyi 7-8 metrede durdurup bi de hala kaçıp gitmeyen adama saldırmaya çalışan malların soyu yürümese de olur ya aslında.
zeytin dalı harekatı
-
bir kemalist olarak afrin operasyonunu elbette destekliyorum. yalnız afrin bir kahramanlık hikayesi değildir. salonun ortasına sıçan birisinin o salonu temizlemeye çalışmasıdır. bu bağlamda afrin'de savaşan türk askeri hariç siyasilerden kahraman yaratmak isteyenler 'kifayetsiz muhteris'lerdir. tek kahraman cephede, ayaklarıyla toprağa basan, bu soğukta üşüyen ve hayatı pahasına orada şu an nefes alıp veren türk askeridir. hürmetimiz de onadır.
4 mayıs 2022 istanbul valiliği basın açıklaması
-
ülkenin en önemli şehrine nüfusunun %10'u kadar ne idüğü belirsizi doldurmuşlar üstelik "yasal olarak"... siz daha çok beklersiniz kiraların düşmesini, ev fiyatlarının ucuzlamasını vs. bir de gururla duyuruyorlar bunu.
(bkz: türkiye'nin it kopuğun toplanma merkezine dönmesi)
ingilizce konuşurken yapılmış en büyük salaklık
-
yabancı eleman:you are too smart..
ben:thank you, it's your smart..
sevgiliden alınmış en güzel hediye
-
bugün aldığım şey. içini daha açmadım ama en güzel hediye olacağını hissedebiliyorum. ağır biraz. üzerinde kırmızı bi nokta var yanıp sönüyor, böyle diiit diit diye ses çı
d-day
-
bir diğer adıyla normandiya çıkarması ( 6 haziran 1944 ). ww2 meraklıları için resmen kutsal bir tarih olarak nitelendirilebilecek gün.
2’nci dünya savaşı’nın kaderini belirleyen büyük çaplı zayiatlar verilmiş kanlı bir gün.
2'nci dünya savaşı'nın sonunu getiren sürecin ilk adımı olarak tarihe geçmiştir bu sebepten dolayı hakkında birçok şey yazıp çizilmiştir , filmler çekilmiş ve bilgisayar oyunları yapılmıştır.
çok küçük yaşlarda hakkında çok bir bilgi sahibi olmadan call of duty 2 oynarken çıkarma gemilerinin sahile ilk ayak bastığı an olanlar beni hayrete düşürmüştü. yıllar sonra tekrardan oynadığımda ise dünyadaki cehennem olarak hafızama kazımıştım.
d-day’i size en çarpıcı şekilde gösteren film ise birçoğunuzun bildiği gibi (bkz: saving private ryan) filmidir. o atmosferi gerçekliğe yakın olarak size hissettirir , ne kadar kanlı bir gün olduğunu size net bir şekilde gösterir.
esnaf lokantasının olmazsa olmazları
magnum'un pahalı olduğu yıllar
-
aynı zamanda camel'in camel olduğu zamanlardı galiba,
ya ben küçüktüm ve bütçem/iz dar olduğu için bir adet magnum'un nispi fiyatı fazla geliyordu, ya da harbiden magnum eskiden çok pahalıydı ve neredeyse lükstü. zira hiçbir zaman alamazdık.
tıpkı kinder sürpriz yumurta gibi.
şimdi bok gibi param var ama o zamanlarki isteğim yok.
sıçarım böyle düzene...
en kötü ilk randevu tecrübeleri
-
üniversiteyi bitirdiğim sene bir tanıdığımız beni kanada'da yaşayan yeğeni ile tanıştırmak istedi. aracı ile tanışma ve kanada'nın uzaklığı vs. derken düşündüm taşındım aman alt tarafı bir tanışma diyerek kabul ettim. iletişim bilgilerimi verdim ve bana ulaşmasını istedim. ancak adamdan birkaç hafta hiç ses çıkmadı. sonra dediler ki bayram tatilinde geliyor arife günü kızılay'da buluşun. ok dedim.
bir yandan hiç gidesim yok bir yandan adamı merak ediyorum. giyindim, hazırlandım ve buluşma yerine gittim. oturdum bir kahve söyledim bekliyorum derken telefonum çaldı, yurtdışı numarası. etrafa bakınıyorum geldi göremedi de arıyor diye. açtım telefonu bir kadın sesi, byk hanım siz misiniz diyor. ben ne oluyoruz yahu diyorum içimden. evet falan derken dedi ben x'in ablasıyım! neyse geldi karşıma oturdu. ben soruyorum x nerede diye. cevap şu: x hala kanada'da yarın gelecek!
hemen o saatte kızılay'da olan ablamla kardeşimi aradım buraya gelin dedim. çünkü tek başıma bir yere kımıldayamayacak kadar şaşkınlık içerisindeyim. neyse bizimkiler geldi biz dört kadın oturduk sohbet ediyoruz ama bu işte bir yanlışlık var. en son dayanamadım ya dedim hayırdır ne oluyor burada. ablası dedi ki: x seninle önce benim tanışmamı istedi. bizimkilere dedim kalkın gidiyoruz. neyse kalktık biz mekandan indik aşağı.
olay burada kapandı mı, hikaye burada bitti mi peki? hayır! bir baktık çıkış kapısının önünde orta yaşlı bir çift. kadın dedi ki: annemler de merak ettiler de seni görmeye geldiler! ablam kahkahayı patlattı, kardeşimin kolundan sertçe çektim hadi gidiyoruz diye. öylece ortamı terk ettik.
biz eve ulaşmadan olayın haberi gitmiş. neymiş ben saygısızlık yapmışım bizim tanıdığın kanadalı akrabalarına. lan???
randevulaşmayı umduğum kişinin bütün ailesi ile randevulaştım sözün özü. ik gibi çöktüler başıma. mülakata almaya gelmişler, açıkçası ben yazılı bir sınav da bekledim ama o kadar abartmak istememişler sanırım.
yıllarca ailede alay konusu oldum, bir daha da hiç kimsenin beni tanıştırmak istediği birisi olduğunda ok demedim. ben o hatayı yaptım cicim thank you diyerek yolladım.
artık çocuk doğurmamamız çoğalmamamız gerekiyor
-
sertab, yanlış yerdesin bu açıklamanı, her yıl doğumda rekorlar kıran urfa devlet hastanesi önünde yapmanı (bkz: bekliyoruz.)
türkiye'den norveç'e açılan gizli geçit
-
(bkz: norwaray)