ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dışa bağımlılığı bitirecek keşfin arefesindeyiz
-
damadın açıklamasıdır.
hani biri borç istemeden önce, "abi şuradan büyük para bekliyorum" diye önden bi güven vermeye çalışır ya, sanki damat da tam olarak onu yapıyor.
bu arada hani dışa bağımlılık bitmişti, hani imf bizden borç istiyordu.
edit; imla.
putin'in erdoğan'ın görüşme talebini reddetmesi
-
putin'in kör ya da sağır olmadığını gösterendir.
iç siyasete "böyle vururuz, öyle indiririz herkes akıllı olacak", dışarı ise "rus uçağı olduğunu bilmiyorduk, uzun uzun uyardık" şeklinde konuşulduğunu herkes görüyor.
ve kimse yutmuyor bunları, 30 iq'lu halkımız dışında.
marketlerin tarladan ürün alımının yasaklanması
-
iyi de bu zaten böyleydi.
migros üreticiden aldı bir dönem. sebze meyve fiyatları daha makul oldu.
e baktılar piyasa karışıyor. aracı para kazanamıyor.
malum bu işin de bir mafyası var.
hoop engel koyuldu.. hale çevirdiler olayı. fiyatlar arttı..
mafya kim? kendileri..
hiçbir şey masum değil.
24 eylül 2019 rte bm genel kurulu konuşması
-
reis diye bir bok yoktur.
türkiye cumhuriyeti balıkçı takası değildir. cumhurbaşkanı vardır, cumhur reisi vardır son sistemle birlikte başkan vardır... ama reis yoktur...
edit : https://eksiup.com/p/fh171734aj5f
behzat ç.
-
bitmesi gerektiği zamanda, bitmesi gerektiği gibi bitti...
başta o süper kitaplar ve özgün hikâye için emrah serbes'e,
3 sezon boyunca hatıra defterini okuduğumuz delimiz erdal beşikçioğlu'na,
sonra, bu işte büyük emeği olan ercan mehmet erdem'e,
serdar akar'a,
pilli bebek ve büyük üstad neşet ertaş'a,
diziyi çok çok başka yerlere taşıyan nejat işler ve güven kıraç'a,
son olarak da, ilk sezonunda kötü reytinglerine rağmen sözlükte olsun, başka sitelerde olsun bu diziyi ayakta tutup bu günlere kadar getiren tüm insanlara selam olsun.
koca bir eyvallah.
hoşlanan erkeğin adım atmama sebebi
-
birçok nedene bağlıdır bu durum öncelikle ;
1- erkeğin hiç ilişkisi olmamıştır, yol yordam bilmez ve korkar
2- reddedilme korkusu
3- ortak çevre yetersizliğine bağlı sorunlar
4- dini ve sosyokültürel nedenler*
5- kişilik ( ilk olsun tek olsun düşüncesi )
öpüşen çiftleri uyaran garson
-
öpüşen çiftlerin yeteri kadar uyarılmadığını düşünen garsondur.
kaygısızlar
-
kültigin ve adamları gece araba soymak için dolaşırlar:
k- şu feneri ver bakiym.
(fenerin düğmesine basar ama fener yanmaz.)
k- ne lan bu fenerin hali?
a- abi valla defans iyide orta saha kötü biraz.
k- onu mu diyom lan? bu fener niye yanmıyo?
a- abi belkide piller kesilmiştir, birazdan gelir.
ismail'in karısı doktora gider:
doktor- karnınız ağrıyor mu?
k- evet.
d- mideniz bulanıyor mu?
k- evet.
d- uyku sorununuz var mı?
k- evet.
d- elektrik faturasını ödediniz mi?
k- hönk! evet.
d- haa iyi ben geçen ay unutmuştum da bayaa faiz geliyo.
3 ağustos 2014 akit atatürk paylaşımı
-
şöyle bir şey.
nasıl da mutlu not yazmışlar.
"kutsalımıza saldırıyöörleeer" diye inleyip durup gururla böyle bir şey paylaşmak...
bu adamlarla aynı ülkede yaşıyoruz lan. inanılmaz.
alın verin ekonomiye can verin
-
aslında alt metni şudur:
"siz gidin simitçiden simit alın. simitçi fiş vermiyor, bu nedenle devletin cebine giren vergi yok. simitçi, bu parayla fırından simit satın alıyor, tabii ki fiş miş hak getire. fırıncı unu, un fabrikası buğdayı, fişsiz faturasız alıyor. çiftçi, buğdayını un fabrikasına üç otuz paraya verebiliyor, ancak kar ediyor. un fabrikası da, fırın da, gönlünden ne koparsa kar gösterip sakız parası gibi gelir vergisi ödüyor.
bu arada tüm bu akışta cebine para girmeyen devlet, akaryakıta bindiriyor da bindiriyor. ulaşımınıza zam geliyor; çiftçi, traktörüne dünyanın en pahalı mazotunu aldığı için neredeyse kar etmiyor. fırıncılar odası simite-ekmeğe zam yaparken televizyonlara maliyetlerin yüksekliğinden şikayet ediyor, un fabrikası işçi çıkararak kara geçiyor; simite ödediğiniz paranın çoğu da mazot olup devletin cebine giriyor. bu arada sayın bakan hayati yazıcı da memura %2+2 'lik müthiş zam paketini açıklıyor.
yine de dert etmeyin; kredi kartlarınız var nasıl olsa."
burcu esmersoy
-
"kariyerindeki en başarılı olduğu iş; azeri kızı günel'in klibinde "oy didem'i" oynamış olması" demiş hakkında ahmet hakan.
ahmet hakan ile aynı safta durmamı sağlayan hatun kişidir.
nerelisin sorusuna ilçe ismiyle cevap veren insan
-
mantikli insandir. misal adam dogma büyüme kesanli. keşan nereye bagli? edirne. e edirne kesan arasi 114 km öyle bakirköy-taksim arasi bir mesafe degil, yani belki adam hayatinda 3-5 kere gitti edirne'ye, olabilir mi? olabilir. bir de tabi kesan'da selanik tarafindan göcmenler bulunurken edirne merkezde selanik-makedonya göcmeni sayisi kesanla karsilastirilamaz. kendini dogup büyümedigi bir yere ait hissetmeyebilir. bunun bir benzeri de biga-çanakkale rekabetinde vardir ki asil nedeni aradaki 95 kmlik mesafe degil canakkale merkezin bundan 80-90 sene önce biga sancagina bagli bir ilce hatta bucakken bugün bunun tam tersi biga'nin canakkale'ye bagli bir ilce haline gelmesidir. bunun disinda mesela edremitli, ayvalikli, bandırmalı bir adam gidip de balikesirliyim demez, keza balıkesir ile ayvalık ya da bandırma arasinda her yönden daglar kadar fark vardir, adam haklidir.
zöge: bunun nesini eksiliyorsun be allahin denyosu?!?! insan gibi aciklama yapiyoruz adam seri eksiye abaniyor hay amk.
pera palas
-
kulturlu, gezmis gormus batililar tarafindan agatha christie vesilesiyle bilinen tarihi otel. dogu eskpresinde cinayeti burada yazdigi soylense de agatha hanimin buraya niye geldigi, ne yapmaya geldigi ve tam olarak ne yaptigi hala muallaktadir. boyle gizemli kitaplar yaza yaza kendi de gizem olmus, oteli de perili koske cevirmis.
agatha hanimdan ziyade, ernest hemingwayin de bu otelde kalmis olmasi daha ilginc. fakat sanirim o burada kalip birsey yazmayanlardan.
en ilginci ise 2. dunya savasiyla ilgili bir hikaye. efsaneye gore, bu savas esnasinda ingiliz, amerikan, fransiz, alman ve tembel italyan casuslari hep birlikte bu otelde kaliyorlarmis. ayri katlardalarmis elbette lakin aksam saatlerinde yemek salonuna inip, hep beraber, kardes kardes karinlarini doyuruyorlarmis. hey gidi gunler, casuslugun bile bir edebi, bir adabi varmis.