hesabın var mı? giriş yap

  • modern bir formula 1 aracı kendi ağırlığının 3.5 katı kadar downforce oluşturabilir. bu sayede teorik olarak 150 km/saat ve üzerinde giden bir formula 1 aracı bir tünelin yan duvarlarında ya da tavanında gidebilir.

    video

    araç duvara tutunacak gücü üretse de bunu gerçekleştirmek için aşılması gereken birkaç sorun mevcuttur.

    1) motorun çalışması; araç ters ya da yan duracağı için mevcut yakıt hücreleri ile motor yakıtsız kalacak ve duracaktır. bunu aşmak için yakıt hücresi ters ya da yan durduğunda da emiş yapabilecek bir yakıt pompası tasarımı gerekmektedir.

    aynı şekilde motorun yağ besleme ünitelerinde de değişiklikler gerekebilir. formula 1 araçlarının yağ tankları virajlarda aldıkları yan kuvvet nedeni ile yer değiştiren yağı emebilecek şekilde dizayn edilmiştir. araç ters giderken de emiş yapabilmesini sağlayacak ufak değişiklikler yeterli olacaktır.

    uçaklarda ters giderken de yakıt beslemesi yapacak teknoloji bulunmaktadır. bunlar formula 1 araçlarına uyarlanır ise tünelin yan duvarlarında ya da tavanında gitmek mümkün olacaktır.

    2) sürücünün ters sürüşü becerip beceremeyeceği endişesidir. ani ve keskin yükseklik değişimi yaşanan pistlerde (clermont-ferrand gibi) şoförlerin olumsuz etkilendiği gözlenmiştir.

    şoförlerin ters sürüş sırasında aracı normalde olduğu gibi sürüp süremeyecekleri bilinmemektedir. ters sürüşü yapabilen savaş uçağı ya da gösteri uçağı pilotları mevcuttur. sürüşü bunlardan birinin yapması sağlanır ise amaca bir adım daha yaklaşılacaktır.

    özetle yakıt ve yağ hücrelerinde ufak değişiklikler yapar, bir adet formula 1 aracı edinir ve bunu sürecek bir savaş uçağı pilotu bulursanız formula 1 aracını bir tünelin yan duvarlarında ve tavanında sürmek mümkündür.

    kaynak

  • devletin yapılan yollardan ve köprülerden kullanım ücreti alması şu mantığa dayanır.

    devlet vatandaşın kullanması için yol yapar ve bu yolun yapılmasının ardından bu yolun yapım maliyetini çıkarana kadar kullanım ücreti alır.

    ancak bizim ülkemizde bu şekilde olmuyor. 30 sene önce yapılan yoldan köprüden hala para kesilmeye devam ediliyor ki benim şahsi görüşüme göre bu vatandasa atilan arsizca bir kaziktir.

  • mp3'ün müzik piyasasını öldürmediğini, aksine canlandırdığını düşünen zihniyettir.

    aslında sanatçıların ticaretten pek anlamadığının ilk göstergesi 1990'lı yılların başlarında yaşanmıştı. başta orhan gencebay üzere birçok müzisyen, kravat takıp, takım elbise giyip koltukaltlarında klasörlerle özel radyolara savaş açtılar. oysa özel radyo televizyonlar sayesinde pazar büyüdü ve beylerin (çok özür dilerim ama) biti kanlandı. talk show'lar, özel programlar, diziler falan. özel radyo ve televizyonlara açılan aptalca savaşın bir benzeridir mp3'e açılan savaş. mp3 müzik pazarını büyütür ve sanatçıların doğrudan albüm gelirlerini azaltsa bile medya endüstrisinden aldıkları parayı artırır.

    aslında gelişen teknolojinin kişilerin ekmeğini böleceği fikri yeni değildir. kökeni matbaa'ya karşı çıkan hattatlara, hezarfen ahmet çelebi'yi öldürmeye çalışan kayıkçılara, bir de metro yapılmasına karşı çıkan taksici dolmuşçulara kadar dayanır. "mevcut teknoloji ile nasıl para kazanırım" ın değil, "eskisi gibi nasıl para kazanırım" ın dışavurumudur.

    ben 1 günde 10 cd'de alsam 10 yılda 1 cd'de alsam aynı fiyat tarifesini uygulayan ve bana herhangi bir sadakat veya saygı göstermeyen satıcıya ben neden karşılıksız sadakat göstereyim? hem pazarlama adına hiçbir girişimin olmasın, 50 sene önceki plak satış yöntemlerine aynen devam et, rafa cd'leri dizip manav gibi müşteri bekle, ondan sonra teknolojiye savaş aç. değirmenle kavga etmenin 2000 yılı versiyonu. (bkz: don quijote) daha önce radyoyla, televizyonla yapılan kavga şimdi de bilgisayarla yapılıyor.

    bugün dünyanın en çok kopyalanan ürünleri microsoft ürünleridir ve ne ilginçtir ki dünyanın en zengin adamlarından biri bill gates'dir. biz kopyaladıkça adam zengin oluyor. çünkü dünyayı kendi ürününün bağımlısı yapıyor. o zengin olduğu için intikam duygusuyla kopyalamıyoruz. tam tersi biz kopyaladıkça adam zengin oluyor. yani beatles'ın mp3'ünü indirmeyen adam ertesi gün gidip beatles cd'simi alacaktır? tabii ki hayır. tam tersi mp3'ünü dinledikten sonra birçok albümün orijinal cd'sini aldığımı bilirim.

    son bir soru : futbolcular ile hentbolcuların kazandıkları paralar arasındaki uçurumun nedeni nedir? eğer cevabınız "stadların büyük, kapalı spor salonların küçük" olması ise zaten anlaşamayız. ancak cevabınız "ürün bağımlılığı" ise ortak bir zemine yaklaşıyoruz demektir. bu ürün bağımlılığını yaratmanın en kolay yolu ise bedava kullanımdır. insanlar futbola para vererek değil mahallede bedavaya oynarak, televizyonda bedavaya seyrederek alıştı çünkü. tıpkı kopya microsoft ürünlerine bedavaya alıştığı gibi.

    sözün kısası: birkaç sözlük yazarının fikriyle bu iş değişmez. daha geniş vizyonlu, global ve teknolojiyi kabullenen çözümler üretilmeli.

    hal böyleyken böyle..

    not : "filanca suser şarkı söylüyor, nefis de saz çalıyor. ondan iyi mi bileceksin" tarzı eleştiriler var. söylemek istediğim şey tam da budur. para kavgası sanatçıyı küçültür ve toplumdan uzaklaştırır. metallica mp3 ile mücadeleyi abarttığında bir toplantı çıkışında eski bir metallica hayranı "hey james, here is a dollar, sing me a song" diyerek suratına para fırlatmıştır. ne oldu şimdi? metallica mı kazandı?

  • 85 yaşından da bir adam doğum hanenin kapısında beklemektedir.
    doğumhaneden çıkan doktor şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sorar:

    doktor- "içerde doğum yapan bayan yakınınız mı?"

    adam- "evet,eşim.”

    doktor- "ama bayan 25 yaşlarında..."

    adam- "tamam işte, eşim o. niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?"

    doktor- "yoo,...... aklıma benim dedem geldi de."

    adam- "nesi varmış dedenizin?"

    doktor- "kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. kendisi ısrar etti ve hazırlandı. e, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. ben de kendisiyle gittim. ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. dedim ya, dedem yaşlı. bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. geyik o anda vurulup yere düştü..."

    adam- "olur mu, başkası vurmuştur onu."

    doktor- "ben de onu demeye çalışıyorum işte .. başkası vurmuştur. (bkz: swh)

  • kiraze

    solmaz kamuran

    bir hayat hikayesi tarihle bütünleştirip bu kadar akıcı aktarılamaz..kiranın hayat hikayesi okuduktan sonra hayatınızdan hiç çıkmayacak..şiddetle tavsiye etmek ne demekse öyle tavsiye ediyorum..

  • başlık: sevgilime şaka yaptım ayrıldı yardım

    1. beyler sevgilimin kollarında benim bacaklarımdaki kadar kıl var amk. geçen gün bana sarılıyodu bende sarılma kılların batıyo dedim kalktı gitti masadan. nasıl barışırım lan bi yardım edin amk

    2. muz al panpa

    efsane olur bu.

  • arda yerine drogba gelip konuşma yapsa daha etkili olur bence.

    edit: başlığı açan arkadaş kaçmış, başlık başa kalmış. ilk entry'de yazan başlık ile aynı. arda gelip türkiye'deki terörü bitirir mi? ben de böyle bir şey demiştim.

  • kendisini beğenmeyenler emin olun ki demet akalın'ı değil, ceylan'ın cover'ladığı şarkıların gerçek sahiplerini dinlemeyi tercih ediyorlar. abartılı tarz ve vokallerini "cool" bulabiliyorsanız da geçmiş olsun, yüzünüzü bir yıkayın.

  • ben. cdyi yerleştirin lütfen
    müş. tamam
    ben. şimdi otomatik bir ekran açılacak kapatın onu.
    müş.kapattım
    ben bilgisayarımdan....
    müş. o dediklerinizi göremiyorum ki şimdi.
    ben. ne görüyorsunuz efendim.
    müş. hiç bişey kapkaranlık.
    ben. monitorünüzü açar mısınız lütfen .
    müş. açtım
    ben şimdi ekranda gördüğünüz pencereyi köşesindeki çarpıdan kapatın.
    müş. ee siz de bi karar verin