hesabın var mı? giriş yap

  • sensory-processing sensitivity and its relation to introversion and emotionality adlı makale ile ortaya atılan kavram. daha çok introvertlerde gözlenmiş. (mbtifobisi olanlara önerebileceğim bir makale değil.)*

    non-hsp'lere göre çoğu:
    - hataları tespit etme ve hata yapmaktan kaçınmada daha iyiler.
    - daha derin odaklanabiliyorlar. (fakat dikkat dağıtıcı etken olmadığında bu konuda daha başarılılar.) ayrıca bu konuyla ilgili faydalı olabilecek bir makale.
    - dikkat, doğruluk, hız ve küçük farkların tespit edilmesi ile ilgili görevlerde iyiler.
    - semantik hafızaları iyi.
    - sık sık kendi düşünceleri hakkında düşünürler.
    - diğer insanların ruh hallerinden ve duygularından derinden etkilenirler.

    elaine n. aron konu hakkında "the highly sensitive person" adında bir kitap yazmış. kitabın scribd linki.

    *

    dopamin sistemi ile ilişkili 98 polimorfizm test edilmiş ve 7 gen üzerindeki 10 lokusun* hsp ile ilgili olduğu tespit edilmiş. dopamin sisteminin hsp varyansının %15'ini oluşturduğu belirtiliyor. kaynak.

  • bence en güzel şöyle çözülür:

    makini: avuçiçine alınabilenler ve daha küçükleri.

    makine: avuçiçine sığmayacak kadar olan ama bir insanın kaldırabileceği ağırlıkta (20 kilodan hafif) olanlar

    makina: 20 kilo ya da daha ağır olan ama bir tondan hafif olanlar

    makino: 1 ton ve üstü ağırlıktakiler.

    makina mı makine mi

  • nedense pek merak edilen bir meseledir ve "o öyle bir ruhtu ki" değildir. gerçek her dem çiğdir. ortamlardaki kadın kıtlığı. o dönemi şöyle anlatırsak eğer durumun vahametini daha iyi fark edersiniz. tomris uyar liseden mezun olduğunda liseden mezun olan öğrenci sayısı 20 bin civarı. bunun dörtte biri anca kadın. yani 5 bin civarı liseden mezun kadın var. bunların sanat sepetle ciddi ciddi ilgileneni birkaç yüz ancadır. bu birkaç yüzden sanat sepet ortamlarında takılanı elli altmış ancadır. bir de bunların istanbul'da takılanı da bir yarısı kadardır. bir de bunların ciddi bir beraberliği ya da evliliği olmayıp ortam simalarıyla yakınlaşma ihtimali olanı da elde kalan yarının da yarısı falandır anca. yani ortamlarda bir düzine kadın ya var ya yok. birkaç yaş genç, birkaç yaş büyük kadınları da ekleyelim. tüm istanbul enteliz danteliz, sürüden farklı yaşarız kafasındaki yüzlerce bohem hayat erkeği eldeki elli civarı kadına bakıyor. ha bu elli kadın da aynı zamanda güzel yahut eli yüzü düzgün kadın olmuyor. yanisi aç kitlenin gözünü diktiği kadın sayısı aslında toplamda 10 falandır. manzara bu özetle.

  • babanın tepkisini çok doğal ve haklı bulduğum video.

    buna benzer bir olayı anneme araba sürmeyi öğretirken yaşadım.

    annem düz yolda önüne çıkan çocuğu görünce direksiyonu bırakıp:

    -ayy! çekil yoldan çekil.

    diyerek ellerini sallamaya başladı.

    karşıdaki bisikletli çocuğun suratındaki dehşet ifadesini hala hatırlarım.

  • şunun binde birini yapsaydım 50 kere lanetli çaylak olmuştum. diyeceklerim bu kadar.

    unutmadan! barda ölümüne darp edilen arkadaşın başlığı vardı. ekşi yönetimi mağdur yazarı entrysini sık güncelediği için direkt uçurmuştu. hatırlatasım geldi.