hesabın var mı? giriş yap

  • 5 sene önce şöyle yazmıştım: "muhtemelen fiziği yüzünden kariyeri pek uzun olmayacak curry'nin. çabukluğu azalınca etkisini hızla yitirir, hem savunmada hem hücumda. ama şu anda bir yıldız değil, bir süperstar da değil, adeta bir süpernova gibi parlıyor"

    iyi ki de beni haksız çıkardı. 13 sezon zaten yeterince uzun bir kariyer ama öyle görülüyor ki, ciddi bir sakatlığı olmazsa kontratının bitimine kadar üst seviyede oynar. sonra umarım tim duncan gibi az para alıp takımı genç yeteneklere teslim eder, kendi de maç başına 20 dk oynayıp 5000 üçlük sınırını zorlar, onu geçerse zaten 3 gün 3 gece bayram ilan edilir.

    şu anda inanılmaz bir kondisyonu var. hem savunmada sürekli bunu avlıyorlar, hem de hücumda sürekli double yiyor. fiziki bir üstünlüğü olmadan bu baskıya dayanması ve sonra hiçbir şey yokmuş gibi patır patır şut atabilmesi için kenyalı maratoncu ciğerlerine sahip olması lazım. üstelik 5 sene öncesine kıyasla çok daha kuvvetli. normalde şutörler için risktir kas eklemek, şut mekaniğini bozabilir. bunda o da olmadı.

    bence gelmiş geçmiş en iyi guard. "en büyük" ayrı konu. magic efsane bir kariyere sahipti; oscar robertson triple-double ortalaması tutturacak kadar yetenekliydi, hatta ben stockton'ı da hep ilk 3'te düşünürüm, o fiziğine rağmen tam bir demir adam olduğu için ve asist ve top çalma rekorları muhtemelen hiçbir zaman kırılamayacağı için. ama diğer tüm dönemlerdeki tüm takımları yenebilecek bir ilk 5 kuruyor olsam, yani en iyi takımı kuruyor olsam, curry ile başlarım. çok net. sırf sahada bulunması yeter.

    zaten işin bu kısmı goat tartışmalarını çok karıştırıyor. biz genelde oyuncuları sıralarken, başarılarını ve yeteneklerini karşılaştırıyoruz değil mi? başarı, zamana ve rekabete göre çok değişen bir şey. klasik örnek bill russell: 11 yüzüğü var ama o zamanlar çok daha az takım vardı, ligin yıldızlarının yarısı boston'daydı ve oyuncular kolayca takım değiştiremiyorlardı. modern nba'de belki 3-4 yüzük kazanmak, russell'ın 11 yüzüğünden daha zor olabilir. maç yükü bir yana, başarılı oldukça takımı bir arada tutmak çok daha zor artık.

    yetenek kısmı da ilginç. sanki teke tek maç yapacaklarmış gibi, nba2k istatistiklerini karşılaştırırmış gibi oyuncu sıralamaya meylediyoruz. öyle yapacaksan, bırak ilk 10'u, ilk 20'ye bile zor girer curry. ortalık her alanda yüksek puan alan freak atletlerle dolu. kendisi durant için mesela, "en iyi oyuncumuz" diyordu, hatta kendi mvp sezonu ertesinde diyordu bunu (böyle bir şeyi de başkası demezdi bu arada)

    ama baskette önemli olan tek tek yeteneklerin değil, oyuna etkin. sırf sahadaki varlığıyla oyunu bu kadar etkileyen başka kim var? modern zamanlarda shaq herhalde. rezalet bir oyun ortaya koysa bile savunmayı eğip büküyordu.

    ekim ayında gm'ler arasında bir anket yapılmıştı, sorulardan biri "rakip koçları en çok taktik değişikliğine zorlayan oyuncu kim". durant, oyların %20'sini almıştı. ama ilk sırada curry vardı, %27 ile. hiçbir fiziksel üstünlüğü olmayan, 13. sezonundaki bir adamın, koçların en korkulu rüyası olması normal bir şey değil.

    bence birçok süperyıldız, kötü takımları playoffa taşıyabilir. çünkü hiç yardım almasalar bile engelleri aşacak fiziksel yetenekleri var. curry'nin durumu biraz farklı. kötü bir takımı bataktan çekip çıkarması zor ama takım iyileştikçe, onun da etkisi katlanarak artıyor ve takım iyice güçleniyor.

    askeriyede bir tabir var, force multiplier diye, curry bu işte. diğer yıldızlar, tankını tüfeğini daha yeni bir modelle değiştirmek gibiyken, curry, kuvvetlerinin çok daha iyi bir konumdan savaşması gibi. eğer elindeki birlikler ve malzeme dandikse, konumunun avantajlı olması bir işe yaramaz. ama yeterince iyi bir birliğin varsa, curry sayesinde kağıt üstünde çok daha kuvvetli olan birlikleri yenebiliyorsun. boston serisi öncesi birçok uzman da kağıt üstünde karşılaştırma yapıp, boston'dan yana olmuşlardı. her pozisyonda daha uzun, daha atletik, daha gençtiler. ama curry gibi, dokuzda sıfır üçlük attığı maçta bile takım arkadaşlarına alan açabilen bir force multiplier'ları yoktu.

    goat tartışmalarında da insanların kafasını karıştıran etki bu bence: curry, kendisinden daha iyi olması gereken oyunculardan daha önemli, daha etkin bir oyuncu.

    ayrıca, sahadaki etkinin yanında, genel olarak basketbol oyununa etki konusu var. curry'nin yerçekimi alanı, sahanın dışına, mahalle aralarına ve okullara taşıyor. bu açıdan da mj, kobe, shaq, lebron, wilt, iverson, magic-bird (ama özellikle magic) ile aynı kümede curry. bunlardan kimi oyun kurallarını değiştirmişti, kimi oyunun kültürünü, kimi de ekonomisini ve pazarlamasını. çocuklar herhalde 10 yaşına geldiklerinde bir shaq olamayacaklarını, 12 yaşında bir lebron olmayacaklarını, 14 yaşında da asla bir mj olamayacaklarını anlıyorlar ama herkes bir curry olabileceğine inanmaya devam ediyor.

    dolayısıyla bu tabloya toptan bakarsak, yani bireysel rekorlara, takım başarılarına, sahadaki etkiye ve basketbola genel etkiye bakarsak, curry'nin genel bir goat muhabbetinde ilk 10'da olmamasına bence imkan yok.

    "what they gonna say now?"

  • ölen bizden olunca sesiniz hiç çıkmaz ama. kafası taşla ezilen gençlerimizin katillerini, tecavüze uğrayan çocuklarımızın faillerini polis konvoylarıyla koruyanlar ve bunların destekçilerine sesleniyorum.

    gidicisiniz.

  • güzel bir doğal seçilim videosuydu. güçlü ve hızlı olan ayakta kaldı. zayıf ve ezik olan ise ayıklandı

  • diger ulkelere kiyaslama yapin diyen mallara soyluyorum;

    ***senin cari acigin var mi? hatta bu cari acik gsyih'nin yuzde 7'si mi? (ve hatta gelismekte olan ulkelerde durumu en kotu olan turkiye mi degil mi? (bak bakalim ustune oturdugun sicak para bu acikla sana neler yapabilir?) (ustune oturdugun para giderse yurt disindan aldigin mallarin yarisini alamaz hale gelirsin demek bu grafik)

    ***sen bu acigi, uretimi arttirarak mi yoksa sicak parayla mi finanse ediyosun? (uretim artsa issizlik azalir di mi)

    ***dolar' daki 10 kurusluk her artis, yilda ozel sektore ekstra 10 milyar dolarlik borc yuku getiriyor mu getirmiyor mu? (gelismekte olan ulkeler arasinda en fazla faiz odemesi yapan dolayisiyla basit bi sebep sonuc iliskisi kullanarak, piyasada en az rekabetci sartlarda borc bulan ulke turkiye mi degil mi?)

    ***akp 11 yilda uretim ekonomisi uzerine mi calisti yoksa sicak para ekonomisi uzerine?

    ***eger uretim ekonomisi uzerine calistiysa, neden issizlik daha da artti ve bonus; neden gelir esitsizliginde dunya rekorlari kirmaya basladik?
    -akp'nin son 11 yilda sifirdan yarattigi kac tane dolar milyarderi vardir? bu cumhuriyet tarihi' nde bir rekor mudur degil midir? bu size gelir esitsizligini hatirlatmaz mi? (gelir esitsizliginin en onemli gostergelerinden biri gini)

    ***borc stogunun gsyih' ya oranini verirken neden bu kiyaslamayi gelismekte olan ulkelerle yapmak yerine gelismis olan ulkelerle yapiyorsunuz? yoksa onlarin karnesini baktiginizda(brezilya, cin, rusya vs vs), turkiye'de yaratilan ici bos-insaat odakli-ekonomi mucezisi' nin farkina mi variyorsunuz? uykunuz mu kaciyor?

    ***ulkenin borc stogunu karsilastirirken neden uzun ve kisa donem borc stoku diye ayrima gitmiyorsunuz? dediginiz gibi 3000 lira kazanirken (diyelimki 10000 lira borcunuz var), gelecek ay 9000 lira odemek zorundaysaniz, sizin uykunuz kacar mi kacmaz mi? ve siz hala borc yigidin kamcisidir, kariyi satar onumuzdeki ay 9000 lirayi kapatiriz mi diyorsunuz?

    ben size kizamiyorum bile artik. okumaktan, arastirmaktan acizsiniz. su linklere tiklamayacaginiz bile. ve o hep akp kaliplariyla yatip kalkicaksiniz.

    fatality bonus: turkiye 1990 larda dunya'daki en buyuk 16. ekonomiydi. bugun 17. olmasiyla ovunmeyin tasaklarinizi keserim.

    edit: bazı densizler, türkiye'nin dünya ekonomisindeki sırasına kanıt göstermediğim için mesnetsiz konuştuğumu söylemiş. (mavi ekran verdim bu arada) (112 tane link var entry'de ve hala benim kafadan attığımı söyleyebiliyor ???????????)

    neyse, biz yılmadan devam edelim.

    http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/152005.asp

    o zamanlardan bir haber. 1997'de türkiye dünyanın en büyük 16. ekonomisi kısmına dikkat!!

    edit 2: bir çok arkadaş sıcak para ile cari açık arasındaki ilişkiyi öğrenmek istemiş. güzel bi başlıkla anlatmaya çalışıcam. bizlerden ayrılmayın. =)

    edit 3: entryi duzenleyen ve insanlarin(!) okuyabilecegi bir formata sokan ntpl'e cok tesekkur ediyorum.