ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ahmet bulut
-
aldığı parayı sonuna kadar hak eden nadir menajerlerden biri, hatta önde gideni. türkiye liglerinde hala batuhan'ı kabul eden klüp bulabildiğine göre, kendisiyle kız istemeye çok rahat gidilebilir.
not: başlık boş bkz idi, doldu. (bkz: #43923499)
amerikan film klişeleri
-
mezuniyet töreni günü, koronun performansı sonrası, liseli oğlan esas kıza velilerin önünde ilan-ı aşk eder ve herkes sessiz kalmış olaya bakarken, nereden geldiği belli olmayan tek başına oturan kırk elli yaşlarında biri ayağa kalkar alkış tutar, sağa sola bakıp "haydi siz de katılın" türü beden dili kullanır. bu adamın mutlaka yankees şapkası, top sakalı, keten montu vardır.
alkış da şöyle ilerler;
şak..................şak..................şak.............şak..........şak.....şak...şak..şak.şak.şak.
edit: vay arkadaş http://www.youtube.com/watch?v=qhtijeyqqy8
3 ekim 2023 kuşlara saplanan boru
-
beşiktaşlıyım ama galatasaray'ı destekledim.
yapmayın şöyle boru falan. büyük bir heyecanla takip ettim maçı. galibiyete de çok sevindim. ama siz böyle yapınca tiksinti geliyor.
iki teyzemi öldüren albayın serbest bırakılması
-
olay, 3 hafta once mersin'de yaşanmıştır, yayla evlerine giden 2 teyzem akşam üstü alışverişe çıktıklarında, köy yolunda yururlerken araç arkadan gelip vurmuştur. her ikisi de oracıkta ölmüşler. albay efendi ise otostop çekerken önüme atladılar diyerek ceza almadan serbest bırakılmıştır. vicdanlara sesleniyorum 60-65 yaşlarında iki köylü kadını otostop ceker mi ?
buradan sana da sesleniyorum emekli albay zekeriya suna, herşeyi anladım da geceleri nasıl uyuyabiliyorsun be adam ?
linki aşağıdadır
https://www.instagram.com/…hl/?utm_medium=copy_link
evrenin simülasyon olduğunun kanıtı
-
eğer kanıt doğruysa...
yani evren gerçekten simülasyonsa...
beni isveç class'ında değil de türkiye class'ında tanımlayan şerefsizin parmaklarına sıçayım.
konuyla alakalı:
(bkz: ay'ın yapay olması/#49876501) bir ürperme geldi :(
4 arap ülkesinin israil ambargosuna ret vermesi
-
arap ülkeleri bile türkiye'den çok daha zekice idare ediliyor. bizimkilerin şirazesi iyice kaydı. araptan çok arapçı olduk. en az 1 milyon filistinli göçmenin geleceği söyleniyor türkiye'ye.
çakma polat alemdar kılıklı fake abdullah çatlı da, ikinci ahmet davutoğlu olmaya aday şekilde açıklamalar yapıyor temel reisin yanında. bir arap kazığı daha yemek için çok hevesli yani, başımızdaki arap aşıkları.
ypg/pkk'lı teröristlerin vurulma anı
-
izlerken biraz canımın sıkıldığı video.
3 tane itoğlu ite o kadar mermi israftır.
arabadan in bisiklete bin
-
yıl 2001 hacıhüsrev'e tayini çıkmış bir öğretmenim. maslak'ta yaşıyorum. o zamanlar metro sadece 4 levent'e kadar. sabah otobüsle trafikte metroya git. oradan mecidiyeköy'de in yine otobüs bekle. bindiğim otobüs hacıhüsrev'e girmiyor yokuşun altında kasımpaşa yolunda bırakıyor. sabahın köründe o yokuşu tırman, çekilecek dert değil. bisiklet aldım.
maslak'tan bisikletle 4 levent'e geldim, oradan metroya attım bisikleti (bisikletten de ekstra geçiş ücreti istediler ve sabah bu saatlerde bisikleti sokma uyarısı da aldım aslında haklılar yer yok bisiklete) osmanbey durağında inip, feriköy üzerinden gittim okula. bu iş böyle olmayacak diye feriköy'de oturan arkadaşların apartmanına koymaya başladım bisikleti oradan okula gidiyorum ama 2 gün geçmedi bisikleti çalmaya çalışmışlar, kilidi kıramayınca da lastikleri parçalamışlar.
bu alternatif de olmadı dilekçe yazdım metro amirliğine. otobüs bile geçmeyen yere tayin oldum çevreci bir araçla okula gidiyorum ama siz bisikletimden ücret alıyorsunuz diye yazdım. hemen cevap geldi, görüşmeye çağırdılar. bisikletinizden ücret almasak da o saat uygun değil gelin en iyisi osmanbey'e bizim metrodaki odalardan birine park edin bisikleti buradan alırsınız işe gidip gelmek için dediler. böyle gidip gelmeye başlamıştım.
anne yatağı sererken yorganların üstüne atlamak
-
çocukluğuma dair hatırladığım en güzel anılarımdan. düşünüyorum da her şey çocukken güzel galiba.
evin misafirlerle neşelendiği günlerde bir an önce akşam olmasını isterdim küçükken. ev misafirle dolup taşınca çocuklara yer yatağı serileceğini bilirdim çünkü. bütün çocuklarla birlikte yer yatağında yatacak olmak ayrı bir heyecandı benim için.
düşünüyorum da meğer ne güzel günlerim olmuş çocukluğumda. ne güzel heyecanlarım, ne güzel telaşlarım olmuş sevinç ve hüzün dolu.
insan çocuk kalamıyor tabii. zaman geçiyor. büyüyor. telaşlar değişiyor, sevinçler azalıyor, insan hüznün daha çok farkına varıyor.
insan, artık yatakları serecek biri olmadığını anladığında büyüdüğünün farkına varıyor ve büyüdüğünün farkına vardıkça hissediyor hüznü.
yatakları serecek biri olmadığında misafirler de gelmiyor artık. ev dolup taşmıyor. insanların neşeleri birbirine karışmıyor. ev hep sessiz.
her şey çocukken güzel sözlük.
çocukken sevinç dolu.
çocukken masum.
sokrates
-
"ebe olan annem nasil var olan bir bebegin dunyaya gelmesine yardimci oluyorsa ogretmen de ogrencisine yeni bir sey ogretmez. ancak, onun aklinda var olan bilgileri gun isigina cikarir. cunku bilgiler dogustan aklimizda vardir."
sokrates
pasaport polisleri ile girilen diyaloglar
-
atina havaalanından çıkış:
polis: nereye gidiyorsun?
ben: istanbul
polis: hayır, bizans
ben: hayır, istanbul
polis: bizans
ben: istanbul
polis: bizans demezsen gidemezsin
ben: istanbul.. baksana, sen istanbul demezsen buradan bir adım bile atmıyorum
polis: hadi git
ben: istanbul demezsen gitmiyorum
polis:...
ben:..
polis: tamam tamam istanbul hadi git
ben: özür dileyeceksin
polis: tamam özür dilerim