hesabın var mı? giriş yap

  • "geçen hafta enseme allah yazan dövme yaptırdım cumaya gittim arkamdaki adam görmüş doğum lekesi sandı mucize diye bağırdı.. beni omuzladılar beş gündür geziyoruz daha yeni geldim eve."

  • eleman salakmış kızlar da çakal

    vahşi savana'da kıran kırana bir mücadeyi minik ceylan kazanmış

    pozisyon temiz, devam kararı doğru.

  • şu vasıfsız elemanlar kadar şımartılan başka bir grup yok. işi bu olm, yapacak. fırtınada motosiklet güvensizse arabayla getirsin.

  • aynı çomarlar gittigidiyor'da da vardır. ibneliğine yeni hesap açıp piyasası 150 tl olan ürünü açık arttırma ile 250 tl'ye kapatıyorum. ondan sonra "kardeş ödeme yapmayacak mısın?" diye sorduğunda en son güne kadar bekleyip "teknosa'dan sıfırını aldım 150 tl'ye" yazıyorum. adamı takip edip ilanı yeniden yayına soktuktan sonra süreci baştan başlatıyorum :)

  • inatla fiş/fatura istenmesi gereken yerlerdir. esnaf, bu durumda bir çakallık hamlesi ile çekmeceden eski fiş arayacaktır fakat özellikle yapılan işlemin/alışverişin fişi istenmeli, zorla vergi ödettirilmelidir bunlara.

  • bir yanım " herşeyi boşver , yan gel yat " derken diğer yanım " hay ağzını öpeyim ne güzel dedin öyle " diyor.

    debe editi : teşekkürler ekşi sözlük ahalisi , teşekkürler türkiye , teşekkürler uzak diyarların insanları .. bali bir iyiliğim dokunsun .. ama önce uyuyayım :)

  • durumu çok net anlatan fıkralardır.

    18 yaşındaki kız, annesine iki aydır adet görmediğini söyler. annesi, çok tedirgin olur ve eczaneye bir hamilelik testi almaya gider ve sonuçlar kızın hamile olduğunu gösterir. anne çıldırmıstır, bağırır çağırır ve bunu yapan hangi domuz,bilmek istiyorum der. kız telefon açar ve yarım saat içinde bir ferrari evin önünde durur, içinden hafif kırlaşmıs saçları ve çok pahalı bir elbisenin içinde manyak yakışıklı bir adam iner ve kapıdan içeri girer. anne baba ve kızla beraber otururlar.

    adam; kızınız durumu anlattı, kişisel durumumdan dolayı kızınızla evlenemem, ancak tüm sorumluluğu alıyorum der. eğer bir kız çocugu doğarsa annesine; bir ev, bir yazlık villa ve 1 milyon dolarlık bir banka hesabı, eğer bir erkek çocuk olursa; birkaç fabrika ve bir milyon dolarlık bir hesap, eğer ikiz doğarsa her ikisine de 500 bin dolarlık hesap ve bir fabrika vereceğim, der. ancak düşük olursa....

    o zamana kadar sessizce bekleyen baba elini dostça adamın omuzuna koyar ve ne olacak o zaman tekrar s......sin evladım der.

  • konuyu bilmeyen, hindistan ve pakistan'ın geçmişini okumayan, son dönemdeki olayları bilmeyen, iki ülkenin ekonomilerini hiç bilmeyen insanlar niye bilirkişi gibi yorum yapıyor anlamadım...

    eski ekşi sözlük'ü arıyor insan bazen... bu konuya yazmak zorunda kalıyorum yanlış bilgi verenler yüzünden:

    öncelikle iki ülke de ingiliz sömürgeliğinden çıktıkları gibi savaşmaya başlamışlardı 1947'de. daha sonra da savaştılar ve o günlerden bugüne hindistan'ın ekonomik gücü ve sanayisi pakistan'a göre korkunç derecede hızlı gelişti. hindistan, boğazına kadar borca batıp ülkeyi çin'e peşkeş çekmiş olan pakistan'ı kısa-orta-uzun her vadede ezer geçer. daha önce de öyle olmuştu gene farklı olmaz. ama savaş olacağını hiç zannetmiyorum.

    özetle bu tatsızlık, iki yobaz milletin (farklı inançlar) savaşma ihtimalini konu alan, ancak pakistan tarafından çin'in, hindistan tarafından abd'nin (veya batı'nın, çünkü abd'nin pakistan ile de derin bağları var, ama hindistan abd'nin baş rakibi çin'in rakibi), rusya'nın da silah satışından dolayı hafif hindistan'a çekerek konuya müdahil olup muhtemelen arayı bulacakları ve çıkmayacak savaştır efendim.

    iş gereği pakistan-hindistan sınırına ziyaretler yapmıştım, toplu bakınca çok cahil ve yobazlar. hintlisi de pakistanlısı da... onların suçu değil, ekonomik durumları bu. yani inanç noktasında şiddetli direnç göstermekse müslümanlar için de, hintliler (ve haliyle sihkler için de) aynı şeyler geçerli. sikh'lerin çok övündükleri iran-pers saldırılarını bertaraf ettikleri tarihleri dahi vardır, çok övünürler hatta... ben gittiğimde, o geçmişteki saldırıyı bertaraf etmeleri şerefine "sünnet" diye bellerinde bıçak falan taşıyorlardı hatta (elbette hepsi değil ama manzarayı oluşturmanız bakımından söylüyorum).

    ek olarak bu savaşta nüfusların bir önemi yok; zira 200 milyon ile 1.3 milyar nüfus silahlandırabilme kapasitesi bakımından pek farklı olmayacaktır. iki ülkede de genç sayısı, silahlandırabilecek asker sayısı onları rahat 10 yıl durmaksızın savaştıracak kadar var, nüfusları karşılaştırmanın manası yok yani... mesele silahlandırma ve teçhizat temini. bu da zaten nüfusları önemsiz kılıyor. ordunuzun kapasitesi silah ve teçhizatınız ne kadarsa o kadardır, nüfus önemsiz.

    özetle iki ülkenin de savaşma gücünü ekonomik güç ve sanayi belirleyecek. bu konuda da pakistan hindistan ile karşılaştırılamayacak kadar zayıf.

    konvansiyonel savaşlarda nüfusu yeterli olup, sanayisi de güçlü olan ipi göğüsler. bu senaryoda da bu ülke hindistan. daha önce olduğu gibi yine hindistan ve artık eskisinden daha güçlü, daha gelişmiş halde. pakistan ise son 20-30 yılda o kadar hızlı gelişemedi.

    ***

    yine de savaş çıkma ihtimali vermiyorum, ufak çatışmalar olur biraz daha, uçaklar falan düşer sonra ara yol bulunur.
    abd ile çin anlaşma aşamasında, ikisi de yararlarına olacak bir statüko yaratmaya çalışıyorlar. bunun hindistan ve pakistan yüzünden bozulmasına izin vermezler çünkü çin pakistan ile çok yakın. çin'in son yediği darbelerden sonra bu kadar büyük çaplı bir kriz işlerine gelmez.

    ayrıca nükleer savaş tehlikesi var, nükleer başlıklar caydırıcı etki yapacaktır. kimse şehirlerinin yok olmasını istemez.

    ***

    ayrıca iki ülkeyi de boş vererek türkiye adına direkt pragmatik düşünüyorum:
    türkiye'nin hiç arkasına bakmadan iki tarafa da bulaşmaması gerek. pakistan'ın geçmişte bize yardımı olmuştur, eyvallah. ama bugünkü pakistan ağırlıklı olarak islamcı terörist yuvası, başka bir şey değil. o iş bitti. pakistan ile kurulacak her yakın ilişki türkiye'nin ocağına incir ağacı diker.

    türkiye'nin muhafazakarlık, yozlaşma ve otokratlık bakımından benzemeye en yakın olduğu ülke pakistan, bu nedenle pakistan ile her açıdan yakın ilişki beni korkutuyor. zira üzüm üzüme baka baka kararır sadece insanlar için söylenmiş bir söz değil, ülkeler için de geçerli.

    türkiye uzlaştırıcı rolünü üstlenmeli. fazlasına gerek yok.

    not: umarım öngörüm doğru çıkar ve savaşmazlar. savaşacak kadar aptal olmadıklarını umuyorum.

  • ulan zaten gitsen de alacak bir şey bulamıyorsun ki. 4. yıldızı takmışız ne adam gibi bir tişört var ne forma. başkaları olsa 100 trilyon para yapardı 3 ayda.