hesabın var mı? giriş yap

  • ileride kızım olursa adını koymak istediğim büyük sovyet yurtseveri.
    1923 yılında doğmuş ve 1941 yılında yani 18 yaşında partizanlara katılıp nazi ordusuna karşı ülkesini savunduğu için idam edilmiş. nazi ordusu tarafından türlü işkencelere maruz kalmasına rağmen hiç bir yoldaşının adını vermemiş ölürken bile yüzünden o güzel gülümsemesini eksik etmemiş. boynundaki idam yaftasına inat 'beni asıyorsunuz ama biz 200 milyonuz hepimizi asamazsanız' diyerek gelecek güneşli günlerin müjdesini vermiştir.
    zoya bize özgürlüğün talep edilerek değil ancak uğruna bedel ödenerek kazanılabilecek bir şey olduğunu tekrar gösterdi. zoya kelime olarak yaşam demektir. yaşam da ancak zoya gibi insanlar var olduğunda
    anlam taşır. zoya, maria, yugoslav dağlarındaki yurtseverler, osetyadaki gerillalar, yunanistandaki direnişçiler, moskova'da fabrikasını, tarlasını bırakıp siperin ardında karanlığa karşı yurdunu savunan binlerce milyonlarca insan... geçmişe baktıkça geleceğe daha umutlu bakıyorum. elbette böyle insanların yetiştiği insanlık elbette üstüne sinen bu karanlığı parçalayacak ve güneşli günlere kavuşacak.
    (bkz: güzel günler göreceğiz)

  • başlık: beyler aileme cok büyük yalan söyledim
    entry: bu sene beni ünvden mezun olacak zannediyorlar ama ben daha sinavi bile kazanamadim, her sabah evden cikiyorum 4 yildir kahveye gidip geri geliyorum, napiim lan ben öldüreyim di mi annemi babami

    `@4`: o değilde bu yalanı 4 yıldır yiyecek kadar mal ailen varsa senin üniversiteyi kazanamaman normal

  • senin şehrinde kafede oturmandan ne farkı var? suçluyu yanlış yerde aramayın.

    edit: insanların hangi ruh halinde olduklarını bu açıdan nasıl anladınız?

  • canlandırmayı izlerken heyecandan ölecektim neredeyse. bir an nefesim kesildi gibi oldu. kadın delirip çıldırdıgi an gözüm hep masadaki biradaydı. ben böyle oyunculuk görmedim. butun darbeleri birayı teğet geçti. hele o yastıkla vurma sahnesinde cenin pozisyonunda titredim hep. yastık denk gelecek bira düşecek diye aklım kaydı. yemin ederim ağlardım. bir bira 10 lira amk. o yüzden puanım 10 üzerinden 9. çok heyecanlıydı. bir puanı da çerezleri döktü diye kirdim yanlış anlaşılmasın.

  • "bir hırsız yaratmak istiyorsanız sahip yaratın.
    suç yaratmak istiyorsanız yasalar koyun"

    mülksüzler, ursula k. le guin

  • babamdır. bıçağa takıp, al diye emreder, yer misin asla yoktur. meyve alır kilolarca, yenmeyip çürüyünce ayıklar onları kızarak, bir daha size meyve almayacağım diye. sonraki bir ay her gün sadece kendine yetecek kadar meyve alır, bir elma, iki portakal atıyorum. sonra unutur bir gün, elinde beş kilo meyveyle çıkagelir kurban olduğumun adamı nası yiyelim o kadar meyveyi biz tropikal hayvan mıyız? diyemezsin. canım benim, nane gözlüm.