hesabın var mı? giriş yap

  • üniversite bitince abd'ye geçip abd'li üni arkadaşı ile evlenip orada yaşayan, oranın sunduğu tüm eğitimsel, sosyal, maddi ve manevi imkanları sonuna kadar kullanıp 75 yaşında arada memlekete gelip giden adam, sizin memlekete borcunuz var diyor. kime borçları var o gençlerin? tayyip erdoğan'a mı? 20 yıldır göz göre göre akp'ye oy veren çomarlara mı?

    böyle insanları profesyonel meslekleri dışında sakın dinlemeyin. yurtdışında yaşayan insanlarda memleket ve kimlik özlemi çok baskın olur, sağlıklı tavsiye veremezler.

  • bu şehirde dedeleriniz veya onların babaları akıllıca iş yapıp onlardan size, sizi diğer insanların önüne geçirtebilecek kadar bir taşınmaz miras bıraktıysa işte o zaman istanbul dünyanın en güzel şehri oluyor. ama siz dımdızlak kendi çabalarınızla bir şeyler yapmaya çalışıyorsanız da işte o zaman da bu şehrin kaosunda kaybolup gidiyorsunuz.

  • sen küçük bir kız çocuğunun 5 yaşından 35 yaşına kadar senin ürettiğin sütü içerek büyümesi, okula gitmesi, spor yapması, mezun olması, evlenmesi, anne olması üzerine reklam çekeceksin "büyüdüm büyüdüm pınar'la büyüdüm" diye, sonra aynı kız çocuğunun daha reklamın 3'te 1'ine bile denk gelmeyen kısmında, hâlâ çocukken evlendirilmesini meşrulaştıran bir kararın tek adam tarafından zart diye alınacağı, o kız çocuğunun bir daha özgürce ne spor yapabileceği ne de rüzgarın saçlarının arasından geçebileceği bir düzeni destekleyip, reddedenleri paranla tehdit edeceksin öyle mi?

    sonra da utanmadan reklamında kullandığın o özgür cumhuriyet kadınının ve onun annesinin, babasının, kardeşinin, kocasının hiçbir şey olmamış gibi senin ürünlerini market arabalarına doldurmaya devam etmesini bekleyeceksin? çok beklersin.
    çevremde izmir markasıdır, kalitelidir diye pınar kullanan ve çocuk evliliğini desteklemeyen ne kadar insan varsa, son yıllarda hiç konuşmadıklarım dahil, bu durumdan haberdar ettim, büyük firmalar için toplu alımdan sorumlu iki arkadaşımı da öyle.

    sizin yalakalık yapmanız gereken kişi henüz ev yoğurdunu, kasap sucuğunu, yerel peynirciden alınan peyniri, sek sütü keşfetmemiş olan, bu ülkenin ekonomisini ve sizin cironuzu sırtlayan insan kesimdi, evine çüküm sütü zor alıp, çocuğuna ısıl işlem görmüş gergedan sucuğunu ayda 1 zor yedirip, bir padişah gelip bizi tekrar kanırtsa hayalleri içinde deliren durgun zekalılar değil.

    biraz haysiyetiniz varsa reklamlarınızda bir daha tecavüzcüsüyle evlendirilme, şortu yüzünden tekmelenme, burkanın içinde sıkışıp kalma kaygılarından azadeymiş gibi koşup oynayan, spor yapan eski türkiye'nin kız çocuklarını kullanmayın. çok ikiyüzlü oluyor öyle. size yeni reklam önerim:
    büyüdüm büyüdüm pınar'la 14'üme kadar büyüdüm
    sonrası 24'ünde 4 çocuk annesi,
    sunumlarım, 4 duvar arası #künfeyekün

    edit: 4 senedir mado'ya adım atmadım, nimet için kötü konuşmak istemiyorum ama mideden 10 saat geri gelen dandik bir salçalı hamburgeri kemirmek için arkamdan küfreden şeriatçıların dükkanları önünde kuyruğa girecek kadar basiretsiz bir insan hiç olmadım. sahipleri içki içenler hakkında ağza alınmayacak laflar eden, müşteri tartaklayan, kazıklayan hiçbir mekana adımımı bile atmam, herkes cuma akşamı boomerang'la yapılmış rakı bardağı tokuşturma videosu çekmek için böyle yerlerin yolunu tutmuyor. gideceğim yerin kirası kimin cebine giriyor onu bile araştırıyorum. kin gütmek, öfkelenmek lazım bazen, yorucu ama lazım.
    biraz basiretli olun, malum şahsın dediği gibi artık biraz da siz kininizin davacısı olun.

  • canım sıkıldı ve uzun zamandır başlamak isteyip de bir türlü başaramadığım şu diziyi izleyeyim dedim.

    allah cezamı versin, bu zamana kadar biri keşke kafama silah dayasaymış da izleseymişim !

    1. ve 2. sezonu aralıksız, soluksuz ve her bir saniyesi kahkahalarla dolu izledim.

    ya hu o ne saçma karakterler, onlar nasıl muhabbetler öyle !? hepi topu 5 karakter var ve bunun dışına neredeyse çıkılmıyor, ancak o kadar değişik ve saçma sapan muhabbetleri olan karakterler ki bunlar ayaklarımı yerlere vurarak güldüm. saatler ilerleyince gece milleti rahatsız etmeyeyim dedim ve ağzımı burnumu kapatarak güldüm, akabinde garip sesler çıkardığımı farkettim.*

    her bir karakter muazzam ama şu charlie nedir ya... sen nasıl gerizekalı, mal ve çılgın bir adamsın, sen nasıl bir ruh hastasısın.*

  • bir nesili helikopter pilotu yapmış görevdir. bir nesilin inşaat ustalarından yıllarca nefret etmesini sağlamış görevdir. bölümü kodlayan programcının kulaklarını yıllarca çınlatmış görevdir. ellimi kolumu ıssırtmış, saçlarımı yoldurmuş, duvarları yumruklatmış, acı içinde 3 ay geçirmemi sağlamış görevdir.

    lakin daha sonra pilotluk eğitimim tamamlanıp görevi bitirince yardımına koştuğum komşu çocuklarından çokça hayır duası almamı sağlamış bir görevdir.

  • dün gece 91 yaşında ölmüştür. tek tesellim elimde -cd de olsa- re-mastering'ini yapmış olduğu birkaç kaydının bulunması.

    rvg bir gerçek anlamda bir markadır. sağda solda bulmanız zor ama rvg'nin bulduğunuz her kaydını bir şekilde almaya çalışın. ve evet, yukarıda da bahsedildiği gibi mp3 yapmayın, kırpmayın o kaydın doğuşkanlarını. adama hakaretten içeri alınırsınız inan olsun. ayıp bir de lan, hakkaten yapmayın.

  • bizim gibi eğitim seviyesi düşük toplumlarda fanatizm olmayan sporlar tutmaz. adam fener cimbom kavgası gibi kavga vermeyecek, uğrunda içinde çoluk çocuk olan metrobüsü ateşe vermeyecekse o spora spor demez. ne zaman ki bu spor için öfkeli bir mclaren taraftarı sokakta gördüğü bir ferrariyi ateşe verir, o gün tutar bu spor.

  • markette veya barda satılması ile arasında fark yoktur. laik bir ülkede normal durumdur. istemeyen almasın, içmesin. isteyen kararında içsin ve alkollü araç kullanmasın. kimse de kimseye karışmasın.

    drink responsibly

    not: alkol kullanmıyorum. kullanana da laf etmiyorum. alkol almayan herkese bu bakış açısını tavsiye ederim.

  • "şu an karda yalnız başıma yürüyorum, teknolojiden uzak... mutluyum."

    bunu facebook'a yazdığının farkında mı acaba bu gerizekalı arkadaşım...